X

Neden kıyafet dolabımı düzenleyemiyorum?

Biraz gereksiz bir soru gibi gelebilir. Bunu yazacağıma dolabımı düzeltebilirim mesela. Ama olmuyor işte, hep bir bahanem var. Bugün kararlıydım, “O gün bugündür. Bu dolaptan üç torba çıkacak: Verilecekler, atılacaklar ve terziye gidecekler,” diyerek uyandım. Sonra bahaneler oluşuverdi. Aylardır görmediğim bir arkadaşım Türkiye’den ziyarete geldi. Geleceğini biliyordum tabii ki, ama büyükçene bir valizi olduğunu bilmiyordum. O valizi odama koydum. Sonra birkaç haftanın biriken çamaşırını yıkamıştım, kurutmaya asacak yerim olmadığı için kapıya, sandalyeye çamaşırlar astım. Odam dağınıkken dolabımı toplamak beni çok açmadı diyerek, kendimi bu aktiviteyi ertelemeye ikna etmek çok da zor olmadı.

Oda dağınık, hava aydınlık, dolabımı düzenlememeyi tercih etmiş olmam çok da inanılmaz bir durum değil. Daha önce daha saçma bahaneler bulmamış olsaydım bu yazıyı yazacak raddeye gelmezdim zaten. Durumun anlam veremediğim kısmı başka aktiviteleri tercih etmem değil. Anlam veremediğim kısmı bir gün daha ertelediğim bu işi, içimde yaratacağı sıkıntıyı bile bile ertelemem. Bu sıkıntıyı tanısam da, sevmesem de, kurtulmak istesem de, neden yanımda taşımakta ısrar ediyorum? Anlam veremediğim kısım bu. Soru dolabımı bugün neden toplayamadığımla sınırlı da değil. Neden yapmak istediğim, hayatımı iyileştirecek şeyleri erteliyorum ve sonra bunları yapmamamın sıkıntısıyla yaşıyorum?

Tanıdığımız sıkıntıları tanımadıklarımıza tercih ediyoruz

Çoğumuzun bu tarz yaptığı yanlışlar var. Olmayanlar da gerçekten hayranlıkla izlediğim ve ben de onlar gibi olmalıyım dediğim insanlar. Ama benim gibi olanlara şunu söylemek istiyorum, benim yanlışım buysa eğer sizinki başka bir şey. Bunun ne olduğunu fark etmek önemli, çünkü yüzleşmek istemediğimiz bazı şeyleri anlamamıza sebep oluyor. Bunun bir örneği, aylarca teslim gününü bildiğin bir projeyi son dakikaya bırakmak mesela. Ve bunu her projede tekrar yapmak. Aklın sürekli ona gitse ve yaptığın her şeyde seni gözünün kenarında hafifçe gördüğün bir karaltı gibi takip etse de, görmezlikten gelmeye çalışmak. Spor ve diyet yapıp kendimizi daha iyi hissetme isteğimizi hep ertelemek. İşimizi sevmediğimiz halde başka işlere bakmamak, başvurmamak veya insanlarla konuşmaya gelince bahaneler bulmak. Bu insan ruhunun en sinir bozucu özelliklerinden biri olabilir. Bu yazdıklarımı okurken birkaçınızın “Düzenle dolabını gitsin, off!” dediğini veya evime gelip kendiniz düzenlemek isteyebileceğini hayal edebiliyorum. Benim saçmalığım sizin için çok saçma olabilir, sizinki de benim için. Ama aslında hepimiz benzer bir şey yapıyoruz, o da tanıdığımız bir sıkıntıyı, tanımadığımız sıkıntılara tercih etmek.

İlgili yazı: Her şeyi ertelemeye başladıysanız bunu okumayı ertelemeyin!

Entellektüelleştirmeye devam etmeden önce şunu da belirtmeliyim ki, dolabımı düzeltmek istemememin en bariz sebebi gerektireceği zahmet. Hem psikolojik olarak hem de fiziksel olarak çok zahmetli bir iş. Düzenleyerek kendimle ilgili karşılaşmam gereken bazı gerçekler var. Birincisi, bu dolap bir noktada organize bir haldeydi. Gömlekler beşli bir askıda, pantolonlar bir tarafta duruyordu. Yaz geldiği için ceketler bir valize kaldırılmış, sadece yazlık kıyafetler askıları donatmıştı. Nasıl bu düzeni yapan insanla, bu dolabı karmaşık ve her şeyi alt alta üst üste hale getiren insan aynı olabilir? Öyle bir durum ki, bazı kıyafetlerimi bulamıyorum ve içimde tatsız bir şüphe var, o da bu bulamadığım kıyafetlerin, birbirinin üzerine asılmış 6 kıyafet bulunduran tek bir askıda olduğu. İşin başka bir kötü tarafı da bu askılardan sadece bir tane yok, bir kaç tane var.

Dolabımı düzenleyerek kendimle ilgili yüzleşmem gereken ikinci bir gerçekse, bir noktada edindiğim veya hiç bir zaman giymediğim ya da bir iki kere giydiğim onca eşyaya sahip olmam. Bir gün giyerim belki diye sakladığım birçok şey var ve inanın, bazen iki sene boyunca yüzüne bakmadığım kıyafetler üçüncü sene en çok giydiğim şey haline geliyor. Ama bu o kadar eşyanın içinde bir veya ikisi için oluyor. Kıyafet yatırımı ne kadar mantıklı bir şey bilmiyorum. Bunları biriktirerek elime kesin geçen bir şey varsa, o da eşya kalabalığı.

Ertelemenin sebebi devamında gelecek şeyleri yapmamanın verdiği rahatlık

Bir şeyleri ertelememizin sebebi devamında gelecek işleri yapmamanın verdiği rahatlık olabilir.

Entellektüelleştirmeye devam edip ani ve sert bir geri dönüş yaparsak, sanki bu dolabı düzelttiğim zaman başka ve daha önce düşünmediğim problemlerle yüzleşmem gerekecek gibi geliyor. Çünkü bir görev bitince diğerine geçilir, bir düzeltme yapınca daha neyi düzeltebilirim ona bakılır. Belki bir şeyleri ertelememizin sebebi onları yapmamamın verdiği rahatlıktır. Yanımda taşıdığım sıkıntı tanıdık bir sıkıntı. Bir arkadaşımızın tavrını beğenmeyip, ama onu da hiç uyarmayıp sürekli şikayet etmek gibi. Süt ürünlerinin dokunduğunu bile bile diyetimizden onları tamamen çıkarmayıp sonra bunun derdini çekmek gibi.

Sonucundan hoşlanmayıp da sürekli yaptığınız şeyleri düşünün

Bunu yazmak bana çok iyi geldi çünkü bunları kağıda dökünce o sıkıntı büyüdü kocaman oldu ve “Ne kadar abartıyorum, topla da kurtul artık” durumuna getirdi. Vereceğim 2-3 saat, karşılığında alacağım daha düzenli bir yaşam alanı. Durun ve düşünün, neyi sonucundan hoşlanmasamda sürekli yapıyorum sonra da beni rahatsız ediyor diye. Sadece düşünün. Eğer gerçekten sizi çok rahatsız ediyorsa ve çözümü benimki kadar kolaysa belki daha fazla uzatmazsınız. Zor bir şey ise de eğer aklınızın daha görünen bir köşesine getirin. Onu göre göre ya düzeltmek isteyeceksiniz ya da belki de sizi, düşündüğünüz kadar rahatsız etmediğine karar vereceksiniz. O da düşüncelerinizi düzenlemek gibi bir şey. Ben şimdi ekranımı kapatıp dolabımı ve odamı her askıyı teker teker boşaltarak alt üst edeceğim, çünkü düzen elde etmek için bir şeyleri iyice dağıtmaktan korkmamak lazım.

Merak edenler için ekliyorum. Yazıyı yazar yazmaz dolabımı düzeltmeye koyuldum. Yaklaşık üç buçuk saatimi aldı ve kendimi hafiflemiş hissediyorum. Ama kaybettiğim kıyafetler dolapta değilmiş, acaba neredeler?

Zeynep Lokmanoğlu: Zeynep 26 sene önce Mersin'de doğdu ve simdi Brooklyn'de yasiyor. Boş zamanlarını düşünerek geçirmeyi çok seviyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale