X

Kitap önerileri: İlkbahar ruhunu yansıtan kitaplar

İçimizi kıpır kıpır eden coşkusuyla, doğanın uyanışıyla, bin bir renk çiçekleri ve mis gibi kokusuyla yılın en umutlu, en hareketli ve yeni başlangıçları temsil eden mevsimi uzun bir bekleyişin ardından sonunda bizimle. İlkbahar mevsimi tam da bu sebeple pek çok kültürde yepyeni başlangıçları ve umudu temsil ediyor. Bizlere de bu muhteşem mevsimin enerjisini yansıtan kitaplarla kırlara uzanıp saatlerce güneşin altında yuvarlanarak kitap sayfaları arasında büyülü dünyalara yolculuk etmek kalıyor. İlkbahar’da elinizden düşürmemeniz gereken, doğanın yeniden uyandığı ilkbahar mevsiminin ruhunu yansıtan en iyi kitapları sizler için yazımızda bir araya getirdik. İşte en iyi bahar kitapları:

Görsellerin üzerine tıklayarak ilgili kitapları inceleyebilir ve satın alabilirsiniz.

Küçük Prens, Antoine de Saint-Exupery

Umut denince ilk akla gelen kitaplardan biri elbette Küçük Prens. Aslında bir çocuk kitabı olarak bilinse de yaşam boyu dönüp tekrar tekrar bakılabilecek, her okunuşta yeni bir şeyler keşfetmenize olanak veren bir felsefeye sahip. Hepimizin her yaşta Küçük Prens’ten alacağımız çook fazla ders var ve bu kitabı tekrar okumak için bahar en güzel zaman!

Outliers – Malcolm Gladwell

Bazı insanların neden daha başarılı olduklarını düşünürken çoğumuz bu insanların daha zeki ya da hırslı oldukları çıkarımını yapıyoruz. Ancak Malcolm Gladwell Outliers’ta başarının gerçek hikayesinin bundan çok farklı olduğunu ve bazı insanların neden başarılı olduğunu anlamak için, bu insanların çevrelerine daha dikkatli bakmamız gerektiğini söylüyor. Başarının hikayesinin başta göründüğünden çok daha karmaşık ve ilgi çekici olduğunu anlatan Outliers, Beatles ve Bill Gates’in ortak yanlarının ne olduğunu, Asyalıların matematikteki olağanüstü başarısının sırrını, star sporcuların bilinmeyen avantajlarını ve tüm New Yorklu avukatların özgeçmişlerinin neden aynı olduğunu ve dünyanın en zeki adamının neden adını bile duymadığınızı açıklıyor. Bu kitapla sizi daha başarılı olmaktan alıkoyan kalıplanmış inançlarınızla kısa sürede vedalaşabilir ve başarı yolculuğunuzda yepyeni başlangıçlara yelken açabilirsiniz.

İnsanın Anlam Arayışı – Viktor E. Frankl

Avusturyalı psikiyatr Victor E. Frankl tarafından kaleme alınan İnsanın Anlam Arayışı, ilkbaharda umudunu yeşertmek isteyenlerin en seveceği kitaplardan biri olacak. Frankl’ın toplama kampından kurtulmuş bir Yahudi olması ve kitapta kendisinin ve kamptaki diğer insanların, umudun kasten yok edildiği bir ortamda bile umutlarını nasıl koruyabileceğine dair ilham verici anektodlar paylaşılıyor. İç karartan bir atmosferde geçse de sonu aydınlık biten, en zor koşullarda bile umudunuzu korumanın ne derece önemli olduğuna değinen bu kitabı bir solukta okuyacağınıza eminiz.

Otostopçunun Galaksi Rehberi – Douglas Adams

Absürt olayların ve bilim-kurgu dokunuşlarının incelikle işlendiği bu sürükleyici eser sizi bulunduğunuz yerde maceradan maceraya sürükleyen ve bakış açınızı genişleten olay örgüleriyle bezeli. Kitabımızın kahramanı Arthur Eden’in gezegenin aniden yok edilmesiyle başlayan otostop yolculuğu insanın yaşam yolculuğuna dair çarpıcı detaylar içeriyor.

Üç Şiir – Nazım Hikmet

İlkbaharın romantik ve umutlu atmosferini şiirlerle taçlandırmak isteyenler için harika bir kitap olan Üö Şiir, cumhuriyet tarihinin ölümsüz şairlerinden Nazım Hikmet’in Yaşamaya Dair, Ceviz Ağacı ve Masalların Masalı şiirlerini Sedat Girgin’in muhteşem çizimleriyle zenginleştirdiği bir kitap olma özelliği taşıyor. 7’den 70’e herkesin içini sıcacık yapacak bu keyifli kitabı okuduğunuz an içinizde yaşama sevincinin yeşerdiğini hissedeceksiniz.

Masal Terapi – Judith Malika Liberman

Masal anlatıcısı, eğitmeni ve sanat terapisti olan Judith Malika Lieberman’ın ‘çantanızda taşımanız gereken bir pusula’ olarak nitelendirdiği Masal Terapi, kendinizi yol ayrımında bulduğunuz zamanlarda hangi yöne gideceğinize karar vermeniz konusunda size rehberlik etmeyi amaçlıyor. Yeni başlangıçların bilinmez yolculuğunda size yol arkadaşlığı edecek olan bu kitap, kısa hikayeler, her bir hikayenin verdiği mesaj, hikayeden çıkarılacak dersi yaşamınızda kullanmanıza yardım edecek alıştırmalar ve harika alıntılarla dolu.

Kabuk Adam – Aslı Erdoğan

İlkbahar ve Yaz mevsimini sevmeyenlerde bile her şeyi bırakıp Karayipler’e gitme arzusu uyandıran bu harika kitap sizi uçsuz bucaksız kumsallara, rahat ve mutlu insanlara, deniz kabuklarına ve yazın rehavetine doğru keyifli bir yolculuğa çıkaracak. Tropiklerde, gözden uzak bir adada yaşanan umutsuz bir aşkın umut dolu öyküsünü bir solukta okuyacağınıza ve kitabın kapağını kapattığınızda tatilden dönmüşçesine keyifli bir hisle kaplanacağınıza emin olabilirsiniz.

Yaşamak Sakinlik İster – Özgür Bacaksız

En ne zaman çıplak ayağınızla toprağa bastığınızı, denizin kokusunu içinize çekip saatlerde dalgaları izlediğinizi, günün doğuşuna ya da batışına şahitlik ettiğinizi hatırlıyor musunuz? Doğada muhteşem değişimlerin yaşandığı ilkbahar aylarında bu muhteşem dönüşüme şahit olmak için biraz yavaşlamaya ve daha fazla anda olmaya ne dersiniz? Özgür Bacaksız bu huzur dolu eserinde yavaşlamanın, durmanın ve sükunetin yaşamımıza getirebileceği güzelliklerle ilgili çok önemli ipuçlarını bizlerle paylaşıyor.

Unutma, Mutlu Bir Hayat Çok Az Şeye Bağlıdır – Marcus Aurelius

Bundan tam 2000 yıl önce yazılmış olsa da geçerliliğini her daim koruyacak bu kitap, zamansız bir mutlu yaşam rehberi. Roma’yı en iyi yöneten beş imparatordan sonuncusu olarak tarihe geçen Stoa’cı filozof Marcus Aurelius bu kitapta bizlere mutlu bir hayatın çok az şeye sahip olduğu ve ölümlü bir dünyada insana yaraşır şekilde yaşamaktan daha yüksek başka bir amaç olamayacağını söylüyor. Marcus Aurelius, gösterişten uzak, yalın, basit ama mutlu bir yaşam üstüne inşa ettiği güçlü felsefesiyle size fazlasıyla ilham verecek.

Doğadaki Son Çocuk – Richard Louv 

“Çocuk ve doğa hareketi şu temel fikirden güç alıyor: Doğadaki çocuk, soyu tehlike altında olan bir türdür ve çocukların sağlığı ile Yeryüzü’nün sağlığı birbirine sıkı sıkıya bağlıdır.” Richard Louv

Çocuklarının doğayla anlamlı bir bağ kurmadan büyüyen bir kuşağa ait olmasını istemeyen anne babaların başucu kitabı olan Doğadaki Son Çocuk, tüm dünyada hızla yayılan doğaya dönüş hareketinin biçimlenmesinde ve yaygınlaşmasında önemli roller üstleniyor. Richard Louv Doğadaki Son Çocuk’ta çocuklarda ve gençlerde obezite, dikkat bozukluğu, depresyon gibi vakalarda büyük artış yaşanması ile çocukların yaşamında doğanın giderek daha az yer alması arasında bir ilişki olduğunu örneklerle kanıtlarken aynı zamanda içinde bulunduğumuz bu durumu tersine çevirebilecek bir yol haritası sunuyor.

Alice Harikalar Diyarında – Lewis Carroll

Hem çocuk hem de yetişkin edebiyatında önemli bir yere sahip olan bu kitap, hayal gücü zenginliğiyle büyülü bir dünya sunarken, içerdiği sembollerin anlam derinliğiyle dikkatleri üstüne çekmeyi başarıyor. Matematikçi ve mantıkçı kimliğiyle de tanınan Lewis Carroll’un unutulmaz eseri  Alice Harikalar Diyarında, macera dolu çocukluğunu özleyenleri keyifli ve fantastik bir yolculuğa çıkarıyor.

Bir Ömür Nasıl Yaşanır? – İlber Ortaylı

Engin bilgi birikimi ve üslubuyla adından sık sık söz ettiren akademisyenü, tarihçi ve yazar İlber Ortaylı; bu kez karşımıza yalnızca cevaplarla değil, bir kitap dolusu yanıtı olan şu soruyla çıkıyor: “Bir Ömür Nasıl Yaşanır?” İlk gençlik yıllarından beri bilgiyi ve çalışmayı hayat felsefesi haline getiren İlber Ortaylı, Bir Ömür Nasıl Yaşanır? adlı kitabında kendi yaşam tecrübesinden yola çıkarak okurlarına eşsiz bir yaşam rehberi sunuyor. Eserinde insan hayatının dönüm noktalarından doğru çalışma metotlarına, meslek seçiminden dil öğrenimine, seyahatten sanata kadar birçok konuda görüşlerini okuyucuya olabildiğince yalın bir dille aktarıyor.

Lagom, Lykke, Hygge – Linnea Dunne & Meik Wiking

Rahatlık ve huzur, kuzeyin soğuk coğrafyalarında, mutluluk dolu bir yaşam felsefesi olarak karşımıza çıkıyor. Danimarkalılar’ın Hygge’si ve Lykke’si, İsveçliler’in Lagom’u, mutluluğa aralanan kapının anahtarı niteliğindeki 3 farklı yaşam felsefesi. Linnea Dunne ve Meik Wiking’in kaleme aldığı ve İskandinavlar’ın mutlu yaşam sırlarını eğlenceli bir anlatımla okuyuculara aktardığı bu harika üç kitap İlkbahar’da başucu kitaplarınız olabilecek kadar renkli ve keyifli.

Ikigai – Hector Garcia & Francesc Miralles

Japonların uzun ve mutlu yaşam sırrı Ikigai, her sabah bizi yataktan kaldırıp hayatın koşuşturmacasına sürükleyen itici enerjinin nereden geldiğine odaklanan bir yaşam felsefesini anlatıyor. Sevdiğiniz, iyi olduğunuz, insanlığa hizmet eden ve para kazandığınız bir şey yaptığınızda Ikigai’ye ulaşabileceğinizi söyleyen bu kitap, en basit haliyle sabahları yataktan coşkuyla kalkma sebebimizi neden bulmamız gerektiğini irdeliyor. Ikigai, bizleri yaşam amacımızı ve bizi mutlu eden şeyleri bulabilmek için içimize doğru bir yolculuğa çıkarıyor ve kendimiz olabilmemiz için harekete geçmeye davet ediyor.

Küçük Kara Balık – Samed Behrengi

Kış ortasında bir akşam vaktiydi. Denizin en derin yerinde, yaşlı mı yaşlı bir balık nine sayıları on iki bini bulan çocuklarıyla torunlarını çevresine toplamış onlara bir masal anlatıyordu…

Küçük Prens gibi çocuk kategorisinde olan Küçük Kara Balık, yetişkinlerin de severek okuyacağı, içinizde pek çok noktaya temas edecek detaylar barındırıyor. Devrimci minik bir kara balığın hikayesini konu edinen bu kitap, cesarete, kararlılığa, azmin gücüne ve pes etmemeye dair ilham verici anekdotlarla bezeli. Çok kısa, keyifli ve bir o kadar da ilham verici bu kitabı yüzünüzde tebessümle okuyacaksınız.

Martı Jonathan Livingston – Richard Bach

Bir martının kendini tanıma yolculuğunda sürüden ayrılarak yeni arayışların peşinde koşması ve nihayetinde sürü tarafından sürgüne yollanması sonucunda hayatına yalnız devam etmesini konu edinen Martı, insanın özgürlük tutkusuna dışarıdan bir gözle ışık tutuyor. Sürü psikolojisi ve bireyselliği dokunaklı bir hikaye üzerinden okuyucuya aktaran bu kitapta ilerlemek için ihtiyaç duyduğunuz motivasyona, umuda ve kararlılığa dair çok şey bulacaksınız.

Mutlu Olma Sanatı – Bertrand Russel

Şeker Portakalı – José Mauro de Vasconcelos 

Büyük küçük hepimizin her dönemde severek okuduğu, edebiyat tarihinin unutulmaz eserlerinden biri olan Şeker Portakalı’nda minik Zeze’nin hüzünlü ama umut dolu yaşamına misafir oluyoruz. İnsanın en temel ihtiyaçlarından biri olan sevginin her şeyi nasıl dönüştürebildiğini, aile içi iletişimsizliği, yoksulluğu en yalın haliyle bizlere aktaran bu roman, iyi ya da kötü tüm karakterlerle empati kurmanızı sağlayacak anlatımıyla benzerlerinden ayrılmayı başarıyor.

İlginizi çekebilir: Kitap önerileri: Sonbahar ruhunu yansıtan kitaplar

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale