X

İstemek ve isteklerimizi “ama” ile birleştirmek: Çelişen niyetlerimiz ve biz

Bir ev sahibi olmak istiyorum “ama”… Yeni bir araba daha almak istiyorum “ama”… Bu işe kabul edileceğime inanıyorum “ama”… Başarılı olacağımı biliyorum “ama”… Bu ilişkiyi ciddi bir boyuta taşımayı düşünüyorum “ama”… Bu ülkede kendime yeni bir hayat kurabileceğime inanıyorum “ama”… Bu kadın veya adamın hayatımın eşi olduğunu hissediyorum “ama”… Bu olanları tersine çevirebileceğimi her şeyi yeniden kurabileceğimi kaybettiklerimi yeniden kazanabileceğimi biliyorum “ama”…

İşte bunlar bizim “ama” ile devam eden cümlelerimiz. İşte bunlar bizim isteyip de ama ile birleştirdiğimizde o kadar da çok isteyemediklerimiz… İşte bunlar ama sözcüğünün olumsuz etkisini de eklediğimizde “Ben çok istiyorum bir türlü olmuyor” diyerek anlatmaya çalıştıklarımız… İşte bunlar olacağı varsa da o bizim nasıl olsa olmayacaklar diye sessizce inanmayı tercih ettiğimiz, bu sessizliği ama ile ifade ettiğimiz gerçekliklerimiz…

Ama kelimesi neden bu kadar önemli bir kelime? Bu yazımda ben sizlerle birlikte ama eklediğimiz her cümlemize yani çelişen niyetlerimize bakalım istiyorum. Evet, buna çelişen niyetler olarak isim vereceğiz çünkü aslında söylediğimiz cümle kendi içerisinde niyetimizle enerjisiyle olasılıklarıyla kısacası ‘kendi kendisiyle” çelişiyor… Belki farkındayız belki henüz farkında bile değiliz ama işte çelişkilerimiz bu ama kelimeleri ile başlamış oluyor.

Şimdi gelin hep birlikte yazının başında yarım bıraktığımız “ama” ile biten cümlelerimizi tamamlayalım. Bu işe kabul edileceğime inanıyorum “ama” yeterince iyi olduğuma inanmıyorum veya “ama” benden daha iyi bir aday olduğu durumda kabul edilmemek olasılığı da bulunuyor… Bu cümleyi okuduğunuzda ne düşündünüz? Sizce bu cümleyi söylemekte olan bir kişi bu iş için gerçekten uygun kişi midir? Bu kişi yeterince bu işi istemekte midir? Bu kişi gerçekten kendi gücüne kendi yeteneklerine kendi varlığına inanmakta mıdır? Yoksa kendini akışa mı bırakmıştır? Eğer siz evren olsaydınız ve bu cümleyi duysaydınız bir çelişki olduğunu düşünmez miydiniz? Bu kişiye tam olarak ne vermeyi isterdiniz? Evrenin sonsuz gücü olarak bu işi gerçekten verir miydiniz yoksa zaten alamayacağına inanıyor, bu çelişkide o neye inanıyorsa karşısına o çıkmalı mı derdiniz?

Bu ilişkide gerçekten mutluyum “ama” bazı noktalarda yeterince mutlu olmadığımı düşünüyorum… X ile evlenmeyi kabul ettim “ama” benim için uygun bir eş olacağına tam olarak inanmıyorum bu konuda endişeler taşıyorum. Bu cümlelere baktığınızda bu ilişki bu kişinin evlilik hakkındaki istekliliği ve her iki durumda ilişkinin gidişatı hakkında ne düşünürdünüz? Evliliğimde mutlu olmayı istiyorum “ama” X ve ben çok farklı insanlarız mutlu olabilir miyiz bilemiyorum… Eğer gerçekten mutlu olmayı istediğimizde ama ile devam eden kısma ihtiyacımız olur muydu? Siz o kocaman güzelim evren olsaydınız bu cümleyi sarf etmekte olan kişiye nasıl bir evlilik hayatı sunardınız? Gerçekten mutluluğu istediğine inanır mıydınız yoksa o ama kelimesinden sonra gelen niyetlerini (aslında mutlulukla çelişen niyetlerini) olası farklılıkları ve bunların olası mutsuzluk sonuçlarını ona göstermek üzere çalışmaya çoktan başlar mıydınız?

İşte niyetlerimiz, sözlerimiz, ifadelerimiz ve tüm bunlardaki netlik bu yüzden son derece önemlidir. Bizler istediğimizi söyleriz ve hemen ertesine korkularımızı, endişelerimizi yani çelişen niyetlerimizi ekleyiveririz. “Bu kek çok güzel oldu biliyorum ama tadı biraz az kalmış olabilir ve eşim beğenmeyebilir…” Bu cümle tek bir cümle değildir, bu cümle gerçekten beğenilecek bir kek yaptığına gönülden kalpten özden inanan bir kişinin kuracağı bir cümle de değildir, bu cümle çelişen iki niyetin bir araya geldiği bir cümledir… Sonuçta bu kek “beğenilmeyecektir.” Neden diye sorduğumuzda ise “içerisinde ama olan” niyetlerimize bakmamız gerekir… Bizler inanmak isteriz, inanmaya çalışırız fakat o ama kelimesinden sonra eklediklerimiz aslında öyle kuvvetli niyetlerdir ki bunu ancak sonuçlarını isteyip de olmayanlarımız olarak gördüğümüzde idrak edebiliriz…

Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız niyetlerinize çelişkileriniz açısından bakmanızı dilerim… Neyi istiyor da istemedikleriniz ile bulandırıyorsunuz? Neyi soruyorsunuz fakat sonuçlarına endişelerinizi de katıyorsunuz? Neyi gerçekten söylüyorsunuz da bir türlü hayatınızda tezahür bulmuyor? Bu durumda ama ile devam eden cümleleriniz var mı? Bu cümlelerin sonunda hangi isteklerinizi arzularınızı niyetlerinizi kısıtlamaktasınız?

Bizler niyetlerimizle, ön gördüklerimizle, arzularımızla ve kalbimizden geçenlerle var olmaktayız. Bu yüzden hepimizin niyetleri güzeldir ve evrenin muhteşem akışında can bulmaya potansiyellidir… Niyetlerimizdeki çelişkileri kaldırmak, ama sözcüğünden kurtulmak bizim elimizde… Bugün gelin bir niyet tutun, bir dilek tutun ve sonunda ama olmasın…

 

İlginizi çekebilir: İlişkilerin kopuş noktası: Birbirinizi yeterince dinliyor musunuz?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale