X

İstediğiniz yaşama ulaşmak için uygulaması kolay 7 koçluk aracı

Önce darbe/kalkışma saçmalığından çalışamadığımız yaklaşık bir ay… Akabinde uzun süredir ihtiyaç duyduğum bir tatil… Hemen ardından gelen bayram… Ve sonra da sonbaharın getirdiği iş yoğunluğu derken; Uplifers yazılarımı çok aksattım… Sizi bilmiyorum ama ben sizinle bilgi paylaşmayı çok özledim!

Bu özlem ve heyecanla da size çok faydalı olacak bazı yöntemleri uygulanabilir detaylarla size aktaracağım. Bu yöntemleri uygulayarak hayatınıza kattığınızda, etkisi adeta kendinize koçluk etmek gibi olacak… Hayatınızı dönüştürmeye hazırsanız başlayalım.

Koçluk kariyerim boyunca çok çeşitli sektörlerden sayısız insanla çalışma fırsatım oldu. Çalıştığı sektör ve içinde bulunduğu yaşamsal durumdan bağımsız olarak; bana gelenlerin neredeyse tamamında şöyle bir beklenti oluyor: “Madem koçsun, hadi söyle bakalım bana; şimdi ben ne yapacağım?”

Oysa durum bundan oldukça farklı…

Çalıştığım danışanlarım arasında; doktordan hemşireye, üst düzey yöneticilerden öğretmene, emlakçıdan öğrenciye, sporcudan tasarımcıya kadar çok geniş bir yelpazede sayısız insan var. Takdir edersiniz ki herkese uyacak mucizevi bir tavsiye yok… Tamamının yaptığı işi bildiğimi iddia etmek zaten komik! E, her birinin hayat tecrübesi, dünyayı algılama modeli farklı… Tutup da bu insanlara şunu yap bunu yap demek de haddime değil.

Bu yüzden de danışanlarımın hayatlarına kalıcı fayda katmak isteyen bir Yüksek Performans Stratejisti olarak süreci planlıyorum… Yani;

  1. Danışanlarıma tavsiye vermek yerine; onlara güçlü sorular sorarak zihinlerini açmalarına destek oluyorum.
  2. O açık zihinle bir beyin fırtınası yaratarak, hayatlarında gerçekten ne istediklerine dair beklentilerini fark etmelerini sağlıyorum ki hedefleri zihinlerinde netleşsin.
  3. Akabinde de, o yeni hedefe/role/kariyere ulaşıncaya kadar onların motivasyonunu yüksek tutmak ve karşılarına çıkacak olası engelleri (işe yaramayan davranış kalıpları, kısıtlayıcı inançlar, duygusal endişeler vb.) bertaraf etmekle ilgileniyorum.

Şimdi, neredeyse her alanda yaptığımız koçluk çalışmalarında kullandığımız bazı araçları sizinle paylaşacağım. Bu araçlar genellikle danışanın kendi kendine yaptığı çalışmalarda kullanılıyor… Yani bir nevi ev ödevi gibi danışan bunları iki seans arasında uygun zamanında yapıyor ve sonrasındaki seansta yaptıkları bu çalışmayı derinlemesine inceliyoruz.

İşte sizin de kendi kendinize rahatlıkla kullanabileceğiniz 7 basit koçluk aracı

  1. Listeleyin

İçinde bulunduğunuz ve değiştirmek istediğiniz durum işiniz ya da özelinizle ilgili olabilir. Her ne konuda hayatınızı dönüştürmek isterseniz isteyin; bir liste yaparak başlamak, işinizi büyük ölçüde kolaylaştıracaktır. Üstünde çalıştığınız alanla ilgili; şu anda ki yaşamsal durumunuzda SEVDİĞİNİZ şeyler neler? Listeleyin!.. Aynı şekilde şu anda içinde bulunduğunuz durumla ilgili NEFRET ETTİĞİNİZ neler var? Onları da listeleyin.

Ve lütfen bu listeleri detaylı yapmaya özel zaman ayırın çünkü o detaylı liste(ler) hedefinize daha hızlı ilerlemenizle ilgili büyük fayda sağlayacak.

Koçluk sürecinde bu listeyi yaptıktan sonra danışanımla oturup istedikleri değişimi yaratmak konusunda nelere odaklanması gerektiğini ve hangi konularda tedbir alıp, nelerden kaçınmasının lazım geldiğini konuştuğumuz bir seans yaparız.

Bu süreci siz de kendi kendinize yapabilirsiniz. Bakın bakalım sevdiğiniz şeyler listesinden neler hayatınızda olmazsa olmaz? Ve elbette nefret ettikleriniz arasında en çok hangi maddelerden kurtulmanız gerekiyor?

  1. En önemli 10 değerinizi belirleyin

Hayatımızda yapacağımız herhangi bir dönüşüm ve/veya değişimde dikkat etmemiz gereken en önemli unsur değerlerimiz. Çünkü hedefimiz ve hedefe ulaşmak için atmamız gereken adımlarla değerlerimiz arasında bir çelişki varsa; bu durum bizi oldukça mutsuz edebilir.

Örneğin; “Katkıda Bulunmak”, “Paylaşmak”, “Destek Olmak” gibi değerlere sahipseniz bire on kâr ile aslında insanların ihtiyaç duymadıkları bir ürün pazarlamaya dair bir iş -ne kadar para kazandırırsa kazandırsın- günün sonunda sizi mutsuz edebilir.

Sizi heyecanlandıran, diğerlerini mutlu etmenizi sağlayan, statünüzü ve kendinize bakış açınızı güçlendiren şeyleri düşünerek değerlerinizi bulabilirsiniz: Bu Dünya’ya ne katmak için buradasınız? Bu size ne sağlayacak (hedefe ulaştığınızda ne hissedeceksiniz)? Sizi daha güçlü, mutlu ve huzurlu hissettiren şeyler nelerdir?

10 değerinizi belirleyip yazdıktan sonra yapacağınız şey ise; hedeflediğiniz şeyin bu değerlerle uyumuna not vermek. Hedeflediğiniz iş, yeni yaşam biçimi veya özel hayatınızda yapacağınız değişikliğin her bir değerinize ne kadar uyduğunu 1 ile 10 arasında bir puanla belirleyin. Çıkan sonuçta tüm değerlerinizle uyum ortalamanın üstündeyse tam kendinize göre bir değişim hedeflemişsiniz demektir!

  1. Olmalı mı olmamalı mı?

Dönüşümü hedeflediğiniz alana dair MUTLAKA OLMASI GEREKENLER ve ASLA OLMAMASI GEREKENLERİ yolun başındayken bilirseniz müthiş zaman kazanmış olursunuz. Bir kağıda basitçe OLMALI – OLMAMALI listenizi yazın:

  • OLMALI listeniz, hedeflediğiniz dönüşümü gerçekleştirmeniz için asgari gereklilikleri size sunmuş olacak…
  • OLMAMALI listeniz ise söz konusu değişimin sizin için ne kadar uygun olup olmadığına karar vermenize yardım edecek.
  1. Gelecekteki kendinize bağlanın

Böyle yazınca içinizde bir şeyler belki itiraz edebilir ama bilin ki meditatif süreçlerde geçmişimize ve geleceğimize küçük dokunuşlar yapmamız mümkün. Bunun en iyi yöntemi elbette, söz konusu bağlantıyı alanında uzman bir rehberle yapmak…

Seanslarda danışanlarıma; gelecekteki kendileriyle bağlantıya geçmeleri ve hatta onlardan tavsiye almalarını sağlayan harika yönlendirilmiş meditasyon süreçleri yaşatıyorum. Bunu yapmanın en güzel ve eğlenceli yolu da “İmgeleme” (Visualization) egzersizleri…

Bunu kendiniz yapmayı da deneyebilirsiniz:

  • Gözlerinizi kapatın; kendinizi hedefinize ulaşmış hayal edin (Görsel olarak o durumu canlandırın).
  • Ne görüyorsanız görün, ne duyuyorsanız duyun, ne hissediyorsanız hissedin (Neredesiniz, nasıl bir evde yaşıyorsunuz, arabanız var mı, varsa nasıl, etrafınızda kimler var, günlerinizi ne yaparak geçiriyorsunuz, bu gördüğünüz hayatı yaşayan kişi olarak siz nasıl hissediyorsunuz; farkına varın).
  • İmgelediğiniz bu gelecekteki kendinizin size söyleyeceği neler var? Bir başka deyişle; hedefe ulaştığınız o gün sahip olduğunuz ve olmadığınız şeylere bakarak; şimdiki halinize neler söylerdiniz? Söyleyin.

  1. SWOT candır!

İş dünyasında yerini daha komplike analiz sistemlerine bıraksa da kişisel gelişim konusunda SWOT harika sonuçlar almanızı sağlayan mükemmel bir yöntemdir. SWOT’u bilmeyenler için kısaca anlatayım: Strengths (Kuvvetli Yönler) – Weaknesses (Zayıf Yönler) – Opportunities (Fırsatlar) – Threats (Tehditler) kelimelerinin İngilizce baş harflerinden oluşan SWOT çalışmasında size yardımcı olacak, sizi engelleyecek, sizi harekete geçirecek ve kendinizi korumanızı gerektirecek her detayı belirlemeniz mümkün.

Güçlü yönlerinizi belirlerken bir yandan da potansiyel olarak güçlendirebileceğiniz yönlerinizi de dikkate alın; zayıf yönlerinizi belirlediğinizde de onların moralinizi bozmasına ya da sizi durdurmasına izin vermeyin: Tüm zayıflıklar azaltılabilir ve hatta güçlü yönlere dönüştürülebilir. Zayıf yönlerinizi belirledikten sonra güçlendirmek istediğiniz kısımlarda eğitimler alabilir ya da o bölümleri başkalarına delege edebilirsiniz.

  1. Geçmişteki kendinize bağlanın

Geçmişteki kendinize bağlanmak gelecekteki kendinize bağlanmaktan daha hızlı yapabileceğiniz bir şey… Çünkü geçmişinizi biraz düşününce zaten hatırlıyorsunuz. Kendinize şu soruları sormak size yardımcı olabilir:

  • Çocukken ne olmak istiyor, nasıl bir yaşam hayal ediyordunuz?
  • Küçüklükten gençliğinize değerlendirdiğinizde yapmayı/yaşamayı/deneyimlemeyi en çok sevdiğiniz şeyler nelerdi?
  • Şimdi o sevdiğiniz şeyleri ne kadar yaşıyor/yapıyorsunuz?
  • Geçmişteki kendinizin sevdiği şeylerden hangilerini hâlâ seviyor hangilerini artık sevmiyorsunuz?
  • Sizi o dönem heyecanlandıran şeylerden hangileri sizi hâlâ heyecanlandırıyor?

Bu soruların detaylı cevaplarını verdikten sonra, şimdi ki hayatınızı bir kontrol edin; istediğiniz dönüşüm ile ilgili kullanabileceğiniz ne gibi bilgilere sahipsiniz?

  1. Yeni şeyler deneyin

Devam edeceğiniz bir kurs, alacağınız bir eğitim, katılacağınız bir kulüp, düzenli olarak yapacağınız bir aktivite… ne olursa olsun; mutlaka ama MUTLAKA hayatınızın çeşitli alanlarında süregiden bir yenilenme yarattığınızdan emin olun.

Her an hayatınıza yeni bir şeyler katmak, yeni ortamlara girmek ve yeni insanlarla tanışmak konusunda cesur olun. Farklı şeyler yapmak sizi heyecanlandırır, yeni insanlarla tanışmak bakış açınızı genişletir, yeni şeyler öğrenmek beyninizde yepyeni sinirsel (nöral) patikalar yaratır ve zihninizi açar.

Koçla mı yalnız mı?

Bir koçla çalıştığınızda bunları yapmanız koçluk ilişkisinin bir parçası olarak sizin sorumluluğunuzda oluyor. Ve koçunuza karşı sorumluluğunun bilincinde bir danışan olarak bu adımları oldukça hızlı atıyorsunuz. Bu yüzden koçluk ilişkisinin avantajları büyük…

Bununla birlikte eğer bir koçla çalışmıyorsanız; okuduğunuz ve eminim ki size son derece mantıklı gelen ve hatta belki de “Evet ya! Bu kadar basit!” dediğiniz bu adımları siz tek başınıza atmalısınız. Çünkü siz o adımları atmazsanız hayat hiç değişmeyecek… O yüzden lütfen okuduklarınızı uygulamayı hatırlayın!

Bana ulaşmak isterseniz tolga@powercoaching.us adresine yazabilirsiniz. Görüşmek üzere.

V. Tolga Hancı: Doğma büyüme İstanbul'lu Tolga, 20 yıllık reklamcılık kariyerini danışmanlığa, ve oradan da koçluk ve eğitmenliğe dönüştürmüş bir yüksek performans stratejisti. Çalıştığı kişi ve kurumların; hayatın her alanında sınırsız potansiyellerinin % 100'ünü kullanarak, daima yüksek performansta kalabilmeleri için stratejiler üretiyor. Power Coaching'in ve Anthony Robbins Türkiye oluşumlarının kurucu ortağı. Birlikte çalışacağı kişi ve kurumların hedef ve hayallerini merak ediyor ve şöyle söylüyor: "İstiyorsan yaparsın! Asıl soru şu: Harekete geçmek için ne kadar isteklisin?"

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale