X

İstanbul Maratonu: İyilik peşinde, güle oynaya

“15 mi, maraton mu, kaç koşsam, ne yapsam?” derken İstanbul Maratonu kayıtlarının bitmesine ramak kala verdim kararımı: 15 km koşacaktım; ama bu sefer alelade bir koşu olmayacaktı. Tekerlekli sandalye iterek kat edecektim onca mesafeyi.

Geçtiğimiz  hafta Belgrad Ormanı’nda yaptığımız antrenmanda ne kadar doğru bir karar verdiğimi bir kez daha anladım. Şen şakrak, engelli takım arkadaşım Aysel Abla ile tanışınca da maraton günü pek eğleneceğimiz konusunda en ufak bir kuşku kalmadı içimde.

Koşmaktan anladığım acı çekmek, ertesi gün yürümez hale gelmek değil, eğlenmek oldu hep. Seviyorum ben koşarken etrafımla ilgilenmeyi, mümkünse sohbet etmeyi, dağda bayırda çocuklarla fotoğraf çektirmeyi. Nerede olduğumu bana unutturacak kadar hırsa kapılmadım hiç, kapılmaya da niyetim yok. Farkında olayım istiyorum her şeyin. Süreçten keyif almaya bakıyorum. ‘’PB (Personal Best)’’ gibi bir takıntım yok.

Takıntım sevdiklerimle bir arada olmak, ‘ekip’ halinde koşmak. Ayşe Tolga gibi eski dostlara rastlayıp, adım adım birlikte ilerlemek.

10. km’den sonra ekip arkadaşlarım ufka doğru uzaklaşırken, onlara yetişebilmek için 200-300 m’lik bir yolu koşmayıp, kestirmeden geçtim. O geçmediğim yolda da çipleri okuyan halılardan olduğunu biliyordum üstelik. Anlayacağınız diskalifiye oldum. Koşanlar listesinde yok adım. Umurumda mı peki, değil elbette. Finish’e tüm ekip bir arada, el ele girdik. Aysel Abla’nın yüzünden gülücükler eksilmedi ya, daha ne olsun.

15 km tamamlanmış, sıra Sultanahmet’e çıkıp 42 km koşan arkadaşlarımızı karşılamaya gelmişti. Beklerken ilginç görüntülerle karşılaştık her zamanki gibi…

Adım Adım ekibinde olmak ve iyilik peşinde koşmakla ilgili ne desem boş. Fotoğraflar anlatıyor zaten tüm coşkuyu, mutluluğu.

Ben üzerime düşeni yapıp -300 m eksik olsa da- söz verdiğim mesafeyi koştum. Tam da şu anda yardımınıza ihtiyacım var TOG gençleri için. Nedeni önceki yazımda.

Hesap bilgileri aşağıda. Lütfen bağış yaparken miktarı dert etmeyin. 5 lira, 10 lira bile çok değerli.

Şimdiden teşekkürler herkese. İyi ki varsınız.

TOG Bağış bilgileri
Garanti Bankası
Bağlarbaşı Şubesi (422)
Hesap: 6295434
IBAN: TR07 0006 2000 4220 0006 2954 34
Alıcı: Toplum Gönüllüleri Vakfı
Web üzerinden bağış: http://tog.org.tr/bagis_206
PAYPAL: http://tog.org.tr/paypal_207
Açıklama: KERGU AA ADINIZ SOYADINIZ

TOG’u daha detaylı incelemek için tıklayınız.

Daha önceki yıllarda gençlere sağlanan kaynağın nerelerde değerlendirildiğini görmek için tıklayınız.

Not: Eğer siz de iyilik peşinde koşmak istiyor ama nasıl başlayacağınızı bilmiyorsanız, geç kalmış sayılmazsınız. Yazın bana, birlikte koşalım: kivergu@gmail.com

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız. tıklayınız. 

Kıvanç Ergun: Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz bir spor tutkunu olan Kıvanç, ‘yükseklerde’ yaşamanın, hayattan keyif almanın yolunu sporda bulmuş ve her gün yeni alanlara kayıp, kendini bilinmezlerde kaybetmekten hiç ama hiç çekinmiyor. Yaşını başını almış ama adrenalin söz konusu olunca kendini alamıyor, aktiviteye dalıyor. 2013 İstanbul Maratonu’nda ilk maratonunu (42 km), 2014'te Frig Vadileri'nde ilk Ultra Maraton’unu (60 km) koştu. Ulaşım aracı olarak bisikleti kullanıyor ve bisiklet kullananların sayısını kültürel gelişmeyle eşdeğer tutuyor. Yazdığı yazılarda sınırları nasıl zorladığından, deneyimlerinden bahsederken, bir yandan da hareket etmemek için yaratılan bahaneleri çürütmekten büyük keyif alıyor. Yardımseverlik koşusunun Türkiye'de tanınmasını sağlayan Adım Adım Yardımseverlik Platformu'nda Marka ve İletişim Koçluğu görevini yürütürken, aynı zamanda TOG'un AA içindeki STK Sorumlusu ve gönüllü koşucusu olarak da devam ediyor yaşamına... Fotoğraf konusunda fena değildir, takip etmek isterseniz: instagram/kiverg

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale