X

İnsan olmak nedir: Nefes aldığımız her an insan olmayı deneyimlemiyor muyuz?

Son zamanlarda dost sohbetlerinde şu cümleyi sıkça kurduğumu fark ettim: “Ben bu hayatta insan olmayı öğreniyorum.

Kişisel gelişim anlamında her şaşırdığım bilgi, kendimde keşfettiğim enteresan tepkiler, marazlar; her şey beni bu cümleye götürüyordu. Dün gece bir anda şöyle oldum: “İyi de belki de insan olmayı öğrenmek diye bir şey yoktur?

Yani benim “Öğreniyorum” dediğim aslında belirli, genel geçer kabul edilen insan sınırlarına adım atmak ve yaklaşmak olmuyor muydu? Eee ama insan olmanın da tek bir çizgisi yoktu?

İnsan olmayı öğrenmek, ruhun, insan bedeninin içindeki deneyimlerin içinden geçmek, onları gözlemlemek, hayatın içinde rahatça var olmak için insana dair özellikleri kullanmak değil miydi aslında? Ve tüm bunların da tek bir çizgisi yoktu. Her insanın kendine has, kendi çizdiği şekildeydi çizgisi. Bir çizginin var olduğunu sanmak ve ona girmeye çalışmak, işin aslı, acemiceydi.

Yani, “Böyle olursam insan olmayı öğrenmiş olacağım, şöyle olursam insan olmaya bir adım daha yaklaşacağım” demek, insan olmayı öğrenmekten ziyade kendini senden önce belirlenmiş kalıpların içine sokmak olmuyor muydu? Zaten öyle bir an, hal de hiç var olmuyordu. O anı beklemek sanki, koşu bandında koşan farenin yolun sonunu beklemesinden ne kadar farklıydı?

Belli kalıplarda olunca insan olmayı öğrenmiş olmuyordun da, sadece belli kalıplara girmeye çalışmış oluyordun. Son zamanlarda nasıl da gözümden kaçmış bu durum… Biliyordum, unutmuşum. Şimdi yeniden hatırlıyorum. Belki bir süre sonra tekrar unutur, daha sonraki adımda ise yeniden keşfederim. Tam da insan olmanın en has özelliklerinden biri değil mi bu? Unut, hatırla, unut, hatırla…

Her an, her deneyim, her anı anlamak, algılamak zaten insan olmaya dair değil miydi? Bu öğrenilecek bir şey değil, sadece yaşanacak bir şeydi. İyi-kötü ya da böyle olunca insan-böyle olunca insan değil demek sınıflandırmaktan öte değildi. İnsan olmak sıfatların ötesiydi. İnsan olmak, nefes aldığın her an ve her haldi.

Aslında insan olmak sadece uzakta bir gözün daha varmış ve kendini o gözden izliyormuşsun gibi, yani sessiz tanığından izlemek, herhangi bir kalıba kendini sokmadan kendine meraklı gözlerle, yargısız ve şefkatli bir yerden tanıklık etmekti. Son zamanlarda anlarımın içine rahatça yerleşemiyorum, kendimi rahatça bırakamıyorum. Hatta bazen bütün günümü “Eyvah bugünümü boş geçiriyorum, kayda değer bir şey yapmıyorum” endişesiyle geçiriyorum. Bir bakıyorum endişelenmekten zaten o günü yaşamaya zaman kalmamış. Ben sanıyordum ki, o endişeyle geçen günlerimde insan olmayı deneyimleyemedim, çünkü öylece durdum. Ah hayır… İşin aslı insan olmanın en endişeli tarafını, endişe hayatın orta yerine konursa hayatımın nasıl şekil alabileceğini gözlemleyen tarafını yaşamıştım.

Her şey, her an insana dairdi.
İnsan olmayı öğrenmek yok, salt insan olmayı yaşamak vardı.
Bir de kendime son bir not: Hayatta illa her şeyi öğreniyor olman gerekmiyor Gamze. Kendini sadece hayata bırak ve yaşa. Lütfen.
O zaman nice yaşanacak olan insan anlarına…

Farkındalıkla ve sevgiyle…

İlginizi çekebilir: Monotonluğa farklı bir açıdan bakın: Her şey tekrar eder ama hiçbir şey aynı değildir

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale