X

İç huzurunuza ulaşmak için aşmanız gereken 8 engel

İç Huzur İçin Aşılması Gereken Engeller

Kişisel gelişiminizi ve mutluluğunuzu engelleyen faktörlerin ortadan kalkmasına izin verdiğinizde, iç huzurunuzun ortaya çıktığını ve gittikçe büyüyerek sizi nasıl ileri taşıdığını görürsünüz.

Uplifers ekibi olarak bu yazımızda, hayatınıza daha huzurlu ve kendinden emin bir şekilde devam etmenizi engelleyen faktörleri belirledik.

İşte daha huzurlu bir yaşam için hayatınızdan çıkarmanız gereken 8 engel:

1. Pişmanlıklara ve bahanelere sığınmak

Hayatınızda olup biten şeylerin kontrolü her zaman elinizde olamaz, ancak bu olaylar karşısında verdiğiniz tepkiler ve hissettikleriniz sizin kontrolünüzdedir. Geçmişte yaptığınız ya da yapmadığınız şeyleri etiket olarak üzerinizde taşımak zorunda değilsiniz. Pişmanlıklarınızın sizi kontrol etmesine asla izin vermeyin. Evet, belki çok daha iyisini yapabilirdiniz; fakat unutmayın ki zamanı geri getirebilecek bir sihirli değneğiniz yok.

Tüm pişmanlıklarınızı geride bırakın; hepsi sizi başarısızlığa iten birer bahaneden fazlası değil. Unutmayın, başarısızlıkların devam etmesinin en büyük sebebi pişmanlıklarla ve altı dolu olmayan bahanelerle yaşamaya çalışmaktandır.

Başarısızlıklar sizin yapmış olduğunuz şeyler yüzünden değil, yapmamış olduğunuz şeyler sebebiyle ortaya çıkar

2. Her şeyi bilmek için çabalamak

Hayatınızın nereye doğru yol aldığını asla bilemeyeceğinizi kabul edin ve bu bilinmezliğin getirdiği özgürlük duygusunun tadını çıkarmaya çalışın. Kendinizi boşluğa bıraktığınız ve nereye gideceğinizi bilmediğinizde, kanatlarınızı açabildiğiniz kadar açacak ve ancak bunun verdiği cesaretle uçmayı öğrenebileceksiniz. Bazen yeterince yükseldiğiniz halde hala nereye gideceğinizi bilemiyor olabilirsiniz; fakat önemli olanın nereye gideceğinizi bilmeniz değil uçabiliyor oluşunuz olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Kanatlarınızı açabildiğiniz kadar açın ve kendinizi rüzgâra bırakın.

3. Mutlu ve acısız bir hayat beklentisi

Acı, hepimizin hayatının bir parçası ve farklı boyut ve şekillerde ortaya çıkabiliyor.

Mezuniyet, iş yaşamına giriş gibi bilinmeyene yapılan yolculuklar hepimiz için korkutucu ve stresli süreçlerdir. Bu süreçler yaşanırken deneme yanılma yoluyla, büyük üzüntüler ve stresler yaşayarak edindiğiniz deneyimler sizin için en iyiye giden yolda atılmış sağlam adımları oluşturur. Bildiğinizi sandığınız ancak yanlış bildiğiniz şeyler, o ana kadar yaptığınız bütün planların bir anda çöpe gitmesine sebep olabilir.

Planladığınız bir işin önce istediğiniz gibi olduğunu düşünüp başarısını kutlamanız, hemen ardından aslında planlanılana ulaşamadığını fark etmeniz ve yaşadığınız şok da en sık karşı karşıya kalınan sıkıntılardan biridir. Yaşanan mükemmeliyet duygusu, başarının verdiği haz, hiç bitmeyecekmiş gibi duran mutluluğunuz küçücük bir anda yapılan hatanın fark edilmesiyle sona erer ve size boşluğa düşmüşsünüz hissi verir.

Her ne kadar negatif bir olgu olarak beynimizde yer edinmişse de, acı aslında hayatınızdan eksik olmaması gereken bir histir. Size nefes aldığınızı hissettirir. Vardığınız her sonucun bir alternatifi olduğunu, yaptığınız her hatayı telafi edebilecek olasılıklar olduğunu gösterir. Unutmayın, acı sadece canlıların tadabileceği bir duygudur. Onu hissedebilmeniz, bir şeyleri değiştirebilmek için hala bir şansınızın olduğunun göstergesidir.

4. Çevrenizdeki insanları değiştirmeye çalışmak

İnsanları değiştirmek oldukça zordur. Sizi çıldırtan, saygı duymayan ve size kötü davranan insanlar hayatınızın her aşamasında var olacaktır. Hayatınızı bu insanları değiştirmeye ya da onların gözüne girmeye çalışarak heba etmeyin. Aynı şekilde onlardan nefret etmeye ve intikam almaya çalışarak zamanınızı boşa harcamayın. Su bir şekilde akacak ve yolunu bulacaktır. Bir kenara çekilin ve olacakları izleyin.

İç Huzur İçin Aşılması Gereken Engeller

5. Olumsuz haberlere takılıp kalmak

Her gün televizyonda ya da gazetelerde karşılaştığınız felaketler, savaşlar ve cinnet geçiren insanlar hayatımızın bir parçası olabilir, ancak kameraların arkasında dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için var gücüyle çalışan ve insanlık için faydalı işler yapmaya kendini adamış insanlar olduğunu unutmayın. Nefes almadan ardı ardına sıralanan her felaket haberine karşılık, dünya üzerinde binlerce iyi şey olduğunu; her gün insanların her alanda başarılara imza attığını aklınızdan çıkarmayın. Olumsuz olaylara takılıp kalmak ve onlar için üzülmek yerine bu olaylardan ders çıkarmayı ve sahip olduğunuz donanımı daha aydınlık bir yarın için kullanmayı deneyin.

6. Sonuç odaklı yaşamak

Başarı, hedeflenen bir noktaya ulaşmış olmak demek değildir; hedefe ulaşırken geçirmiş olduğunuz sürecin size kazandırdıkları ve bu süreçten ne kadar tatmin olduğunuzla ilgilidir. Fikirlerinizi, amaçlarınızı, yaptığınız aktiviteleri ne sonuçlar doğuracağına odaklanarak değil; kişiliğinize yapacağı katkıları düşünerek şekillendirin. Amacınız açık, tutarlı ve anlamlı olduğunda hedeflediğiniz sonuca ulaşamamış olsanız bile yaptığınız işten zevk almış olacaksınız.

7. Başarıyı somut verilerle ölçmek

Yaptığımız işlerin sonunda elde ettiğimiz istatistiksel veriler, aldığımız maddi ödüller ya da terfiler çoğu zaman kişisel değerlerimizin ve kişisel başarımızın önüne geçer. Başarıya ulaştığınızda yapmanız gereken ilk şey ne kadar değerli olduğunuzun farkına varmak ve başarınızı kişisel değerlerinizle örtüştürmenizdir. Başarma duygusu, mutluluk ve huzur bir işin sonunda kazanabileceğiniz en büyük ödüllerdir.

8. Değişiklikten kaçmak

Her şey değişim içindedir. İnsanlar doğar ve ölür; savaşlar yaşanır ve biter; ama hayat devam eder. Zaman çok hızlı ilerleyen bir olgudur. Saniyeler içinde sakin bir anınız kaotik bir durumla bölünebilir. Anlık değişimler hayatlarımızda büyük değişiklikler yaratır. Bir göktaşının Dünya’ya anlık çarpışı tüm Dünya coğrafyasını değiştirebilir.

Çoğu zaman değişiklikler hiç beklemediğimiz zamanlarda gerçekleşir ve bizi çaresizlik duygusuyla doldurur. Peki, bu değişikliklerle nasıl başa çıkabiliriz? Değişiklikler istesek de istemesek de eninde sonunda gerçekleşecektir, bundan kaçamayız. Fakat bu değişikliklere uyum sağlayabilmek için hayatımızda yapacağımız küçük düzenlemelerle değişikliklerin işkence olmaktan çıkması mümkün. Değişiklik yaratacak ve hayatınızın akışını değiştirecek bir durumla karşı karşıya kaldığınızda onunla savaşmak yerine yeni bir sayfa açıp hayatınıza kaldığı yerden devam etmeyi deneyin.

 

Merve Dökmeci: Lisans ve yüksek lisans eğitimlerimi Boğaziçi Üniversitesi’nde tamamladım. Boğaziçi Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak çalıştığım 4 yıl boyunca uzmanlık deneyimimi üniversitenin rehberlik ve psikolojik danışmanlık biriminde (BÜREM), bireysel danışmanlık ve grup çalışmaları ile edindim. Bu süreç zarfında sempozyum ve kongrelerin organizasyonunda, ve çeşitli bilimsel araştırma projelerinde yer aldım. Mindfulness Temelli Bilişsel Davranışçı Terapi ekolüne olan ilgim ve araştırmalarım sonucunda, öz şefkatin kişilerarası kabul-red ve duygusal tepkisellik arasındaki ilişkiye olan etkilerini incelediğim tezimle birlikte, yüksek lisans eğitimimi yüksek onur derecesiyle tamamladım. ODTÜ Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Doktora Programı’nda doktor adayı olarak bilimsel çalışmalarımı ve uzmanlık eğitimimi sürdürüyorum. Doktora eğitimimle birlikte Bilgi Üniversitesi’nde başlayan akademisyenlik yolculuğuma ise, MEF Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak devam ediyorum. Akademideki çalışmalarımın yanı sıra, kurucusu olduğum Uniqus Eğitim ve Psikolojik Danışmanlık merkezinde, beden farkındalığı ile travma çözümlemesi ve stres yönetimi üzerine psiko-biyolojik bir yaklaşım olan Somatik Deneyimleme’yi mindfulness pratiğime entegre ederek; bireylere psikolojik danışmanlık, kurumlara ise seminer ve eğitim destekleri veriyorum. Büyük bir heyecanla çalıştığım ruh sağlığı alanındaki bilgi birikimimi paylaşma merakımın ve yazmaya olan tutkumun beni 2013 yılında buluşturduğu Uplifers’ta, editör olarak ilgi duyduğum konularda araştırmaya, öğrenmeye ve paylaşmaya devam ediyorum.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale