X

Huzurlu savaşçıya giden yol: Meditasyon

“Yumuşak ve esnek olan, hayatın bir öğrencisidir. Sert ve katı olan kırılır. Yumuşak ve esnek kalan ise var olur.”

Lao Tzu, binlerce yıl önce söylemiş bu sözü. Ne kadar basit ve bir o kadar da derin bir cümle değil mi? Yumuşak ve esnek olmak, akışkan olmak, darbelere karşı sert ve kaskatı durmanın aksine esnek kalabilmek… Peki nasıl?

Şüphesiz bu tavra giden en kestirme yol meditasyondan geçiyor. Bu yola ulaşırken beyinde yaşanan değişimler muazzam. Harvard Üniversitesi’nde Sara Lazar önderliğinde yapılan, meditasyonun beyin üzerindeki etkilerini araştıran çalışmayı burada zikretmekte fayda var. Çalışma süresince daha önce hiç meditasyon yapmayan bir gruba 8 hafta boyunca 30-40 dk meditasyon yaptırılıyor. Meditasyon öncesi ve sonrası karşılaştırılan beyin mr sonuçları epey ilgi çekici. Özellikle dikkat çeken nokta ilkel beyin olarak da nitelendirilen, beynimizde “savaş-kaç” komutunun aktive edildiği, korkunun merkezi, duyguları kodlayan, yorumlayan ve depolayan adeta “pandoranın kutusu” amigdalanın hacminde yaşanan küçülme. Bu küçülme neticesinde kişiler daha az stres ve anksiyete özellikleri gösteriyor. Ayrıca hipokampusta bulunan gri madde miktarının artışının da meditasyon ile doğru orantılı olduğuna yönelik çalışmalar mevcut. Gri maddenin artışı; streste azalma, daha net düşünme, empati yeteneğinde artış, duygu ve dürtülerin daha iyi kontrol edilmesi, öz farkındalığın artması gibi pozitif etkilerin tetikleyicisi olarak değerlendirilmekte.

Beynimizde yaşanan tüm bu rönesans sürecinin sonunda ruhsal dünyamızda yaşananlar da bir o kadar ilginç. Hayata daha sakince ve stressiz bakmayı öğrendikten sonra gelen “Bana bundan sonra hiçbir şey olmaz.” farkındalığı… Belki fazla iddialı ancak bu öyle bir eşik ki, nefesini yönlendirip kontrolü içeride sağladıktan sonra her türlü durumu kucaklayıp içerisinden rahatlıkla geçip akabileceğini hissettiğin güçlü bir alan, Lao Tzu’nun bahsettiği yumuşak ve esnek olma hali tam olarak. Sadece pozitif duygulara açık olup neşeyle dolmak değil; acı, keder, öfke gibi yüzleşmekten çekindiğimiz duygulara da alan açarak onların da içeride akmasına izin verdiğimiz, esneyebildiğimiz bir farkındalık hali…Ve bu farkındalığın neticesinde aslında en yakın dostunun nefes oluvermesi…En zor ve en keyifli anlarında senin yanında olan, karşına çıkan durumları nasıl yöneteceğin konusunda seni yönlendiren bir usta adeta. Tüm bu sürecin getirisinin bir motto ile ifadesi : “Bana hiçbir şey olmaz.” Bir çeşit duygusal ve ruhsal bağışıklığın artması da denebilir bu duruma. İçeriyi yönetmeyi öğrendikçe daha dayanıklı, sakin ve huzurlu bir savaşçıya dönüşme süreci aslında yaşanan. Hala bir savaşçısın, kılıcın kınında okun sırtında ancak atmaya gerek duymayacak kadar yönetebiliyorsun süreci artık, mental olarak en büyük silaha sahipsin çünkü.

İşte bu yüzden sana hiçbir şey olmaz.

İlginizi çekebilir: Hayatta farkındalıkla akabilmek için yoga

Buket Elmas: Dokuz yaşında başladığım voleybolla hareketi ve sporu çok sevdim. Ardından dans etmeye başladım ve ruhumla olan iletişimimi dans sayesinde kurdum. Bu iletişimin derinleşmesi ise yogayla tanışmam sayesinde oldu. Yoga ve meditasyon pratikleriyle değişen hayatımla bambaşka yerlerde buldum kendimi. Uluslararası ilişkiler ve siyaset alanında doktora yapan ve akademik bir kariyer hedefleyen ben, kendimi ruhumun derinliklerine yolculuk yaparken buldum. Ardından yoga eğitmenlik eğitimini tamamlayarak farklı insanların hayatına da dokunma şansı yakalamaya başladım. Şu an Feneryolu’nda tatlı bir stüdyoda yoga ve pilates eğitmenliği yapan, kendince yazan, üretmeye ve keşfetmeye devam eden biriyim. Yoldayım ve yolda olmanın keyfine varmaya çalışıyorum. Keyifli yollara, güzel kefişlere... :)

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale