X

Her gün değişen beslenme akımlarında yerini uzun zamandır koruyan trend: Clean Eating

Nedir bu Clean Eating? Paketli ve işlenmiş ürünlerden mümkün olduğunca uzak durup besinleri doğal haline en yakın şekilde tüketmek anlamını taşıyor. Bu konseptin en güzel tarafı, çok önemli bir soruyu bizlere soruyor olması: Yiyeceklerimiz nereden geliyor? Bu beslenme zihniyeti sizi etiketleri okumaya, kaynakları kontrol etmeye ve yediğiniz yiyecekle ilgili düşünmeye teşvik ediyorsa, kesinlikle buna devam etmenizi öneriyoruz.

Fakat bugünlerde, sağlıklı yemek ifadesinin yanlış yönlendirilmiş bir ifadeye dönüşmesinden endişelenmemek mümkün değil. Çünkü, eğer “sağlıklı” yemiyorsanız, aksi halde yediğiniz şey hijyenik değildir anlamını çıkartmak doğru değildir. Sağlıklı gıda tüketmek ile ilgili farkındalık duygusunun, diyet güdümlü bir kast sistemine dönüşmesine engel olmalıyız.

Unutmayın ki, Hindistan cevizi yağı hala doymuş bir yağdır, soğuk sıkılmış meyve suyu hala konsantre bir şeker kaynağıdır ve vegan çikolatalı puding hala tatlıdır, kahvaltı değil.

Sonuç olarak: Birçoğumuz yediklerimiz yüzünden kendimizi kötü hissediyoruz. Ancak sayısız ürün seçeneği olan dünyada, en iyi seçimlerin nasıl yapılacağını bilmek zor olabiliyor. Bu nedenle, sağlıklı gıda seçimleri yaparken akılda tutulması gereken 7 önemli şey vardır.

  • Sosyal medyayı bir rehber değil, kaynak olarak kullanın. Hangi paylaşımların daha gerçek, hangilerinin sadece arka plan gürültüsü olduğunu düşünerek sağlık hedeflerinize ilham vermek için sosyal medyayı kullanın. Bu şekilde genellemeden kurtulabilirsiniz.
  • “Sağlıklı” özneldir. Bir yeme tarzı bir kişide işe yaradığında, evrensel olarak uygulanabilir olduğu anlamına gelmez, son derece kişiseldir.
  • Daha sık sebze tüketin. Benden sonra tekrar edin: Sebze, sebze, sebze! Bu ifade “sadece sebze yemelisiniz” ve “her zaman” anlamına gelmez. Bu ifade, yemeklerinizi sebze ağırlıklı yapmanız anlamına gelir ve gerçekten dengeli bir beslenmede tüm bileşenlerden faydalanmanız gerekmektedir. Bunun bedeninizde nasıl işlediğini anladığınızda, “sağlıklı veya sağlıksız” konusu önemsiz hale gelecektir.
  • Sağlık “Instagram Kaseleri”nin çok ötesinde! Sağlık salata, smoothie ve bowl’ların çok ötesinde. Bunun yerine, yaşam tarzınıza işleyen ince ayarlarda düzeltmeye gidin. Suşi siparişinize veya sandviç teslimatınıza hangi sebzeleri ekleyebilirsiniz? Atıştırmalıklarınızın içine biraz meyve ekleyebilir misiniz? Amacımız, zaten sevdiğimiz yiyecekleri bir üst seviyeye çıkarmak.

  • “Temiz olmak” üzerinde “şeffaf” düşünün. Şeker hakkında neyi sevdiğimi biliyor musunuz? Belki ideolojik olarak “sağlıklı yeme” ile uyumlu olmayabilir, ancak kendisini bir tutku malzemesi olarak doğru bir şekilde temsil eder. Kimse şeker alırken keyif verecek bir yiyecek dışında bir şey aldığını düşünmez! Şekerli tatlınız bir şekerli tatlı mı, yoksa bir enerji çubuğu gibi mi davranıyor?! Eğer ikincisiyse, geri koyun ve gerçek olanı seçin.
  • Gıdaların katkı maddeleri, sağlıksız olduğu anlamına gelmez. Sağlıklı beslenme diyetine sahip bazı insanlar, gıdanın en saf, doğal durumda olmadığına inandıkları için katkı maddesi içeren yiyecekleri yemeyi reddedebilir. Bununla birlikte, bazı yararlı gıda katkı maddeleri vardır.Örneğin, kemikleri geliştirmek için süt veya portakal suyuna eklenen demir, D vitamini sayılabilir. Bu yiyecekler, saf olmasa da bir kişinin günlük beslenme ihtiyaçlarını elde etmesine yardımcı olabilir. Bununla birlikte, bazı katkı maddeleri yararlı değildir ve kirli olarak tanımlanabilir. Bunların öncü gelen örneği, raf ömrünü uzatmak için gıdalara eklenen trans yağlardır. Trans yağların, bir kişinin kolesterol seviyelerini önemli ölçüde arttırdığı ve bu da kalp sağlığı ile iligli sorunlara neden olabileceği düşünülmektedir.
  • Döküm tava ve tencerelere yönelin. Döküm tava ve tencereler üretilirken sentetik kimyasallara başvurulmaz. Sağlık için en güvenilir ve hijyenik malzemelerden üretilir. Yüksek sıcaklıklara dayanabilir ve bakteri üretmez. Unutmayın, ne yediğiniz kadar, hangi gereç ile pişirdiğiniz de önemlidir.

Kısacası, sağlıklı bir diyetin çok kısıtlayıcı olması gerekmez. Önemli olan, kişinin gıdalara karşı sağlıklı bir tutuma sahip olmasıdır. Zaman zaman sağlıklı kategorisine girmeyen yiyecekleri tüketen bir kişi bundan suçluluk hissetmemelidir.

Kaynak

https://www.goodhousekeeping.com/health/diet-nutrition/a37595/what-is-clean-eating/

İlginizi çekebilir: Mutluluğa giden yol kalabalık sofralardan geçer: Ailenizle yemek yemeniz için 7 neden

Hecha: Hecha'nın doğuşu, lezzet kaşifi Yağız İzgül'ün 2006 yılında gittiği bir restoranda dökme demirde pişen etleri tatması ile başladı. Tadına duyduğu hayranlığı baba mesleği olan dökümcülükle birleştirme kararı alan Yağız İzgül, kendi tava markası olan Hecha'yı üretti. Hecha ürünleri %100 dökme demirden imal edilir ve emaye ile kaplanır. Yerli üretimde bir dünya markası olma yolunda ilerleyen Hecha, sizlere Uplifers aracılığı ile sizlerle buluşuyor olmaktan çok mutlu!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale