X

Hala yaşayan birinin yasını tutmak ne anlama geliyor?

Kayıplar ve yas hayatın kaçınılmaz bir parçası. Sevdiklerimizin ölümü, ilişkilerin bitimi, arkadaşları arkada bırakmak ve geride bırakmanın acısı nedeniyle yas tutarız. Peki kayıp bu kadar açık seçik olmadığında ne olur? Bitiş net olmadığında yas süreci kafa karıştırıcı ve bitmemiş gibi olabilir mi? Belli belirsiz kayıplar söz konusu olduğunda yas karmaşıktır ve genelde görmezden gelinir.

Muğlak kayıp ne anlama gelir?

Bu tür bir yası tanımlamak için muğlak kayıp terimi oluşturulmuş. Kayıp sürecinin net bir sonucu veya bitişinin olmaması olarak tanımlanıyor. Sevdiğimiz birisi fiziksel olarak varken psikolojik olarak olmadığında, örneğin bunama veya zihin hastalıklarına sahip olduğunda ortaya çıkabiliyor. Birisi fiziksel olarak gitmiş olmasına rağmen hala hayattaysa, örneğin açıklanmayan bir ayrılık veya uzak durma ile yaşanabiliyor.

Her iki durumda da yas süreci sekteye uğrar. Kapanış olmadığında insanlar duygusal bir arafta kalırlar ve belirsizlikle mücadele etmek için adeta umutla güreşirler.

Neden bu kadar acı verir?

Muğlak kayıp özellikle acı verir çünkü öngörülebilir bir düzen izlemez. Sevdiğimiz birisi öldüğünde, yas sürecinde genellikle şu adımlar vardır: reddetme, kızma, pazarlık etme, depresyon ve kabullenme. Ancak sevilen birisi açıklama yapmadan gider veya iletişimi keserse, bu yol haritası ortadan kaybolur. Kayıp devam eder, çözülmemiştir ve genelde diğerleri tarafından umursanmaz.

Bir uzman şöyle anlatıyor: “Annem öldüğünde çok fazla destek aldım. İnsanlar yasımın derinliğinin farkına vardılar ve bu da iyileşmeme yardımcı oldu. Ancak bir aile bireyi evi terk etmeye karar verdiğinde ve bu hissedildiğinde, aynı desteği bulmak zordur.”

Ebeveynlerinizin 45 yıllık bir evlilikten sonra boşandıklarını hayal edin ve üvey babanız da iletişimi tamamen kessin. İnsanlar bunun sizi ne kadar etkilediğini tahayyül edemezler. “En azından yaşıyor, sana değer vermiyorsa sen neden ona değer veriyorsun?” gibi şeyler derler ancak bunlar sizin acınızı anlamadıkları anlamına gelir.

Yaşayan birisine yas tutmak, eksik parçaları olan bir puzzle gibidir. Resmin tamamı ortada değildir, son cevap yoktur ancak duygusal yük oradadır.

Muğlak kaybın yası nasıl tutulabilir?

Muğlak kayıp için yas tutmak özellikle zor olur ancak kendinizi desteklemek için şunlara göz atabilirsiniz:

  1. Kaybınızı adlandırın: Muğlak kayıplar başkaları tarafından genelde fark edilmez ve bu da yasınızı görünmez kılar. Bitmiş bir ilişki için de olsa, ayrılan bir bağ için de olsa, duygusal bir bağın kaybı için de olsa yasınızı adlandırın, ona anlam verin. Hislerinizi kelimelere dökmek acılarınızı ortaya koyar ve onu daha kontrol edilebilir kılar.
  2. Bitme ihtiyacını kenara koyun: İstediğiniz cevabı asla alamayabilirsiniz. Bir açıklama beklemek sizi genelde arafta tutan şeydir. İyileşme bu muğlaklığı kabul etmekle ve rahatsız edici olsa bile kişisel gelişiminize odaklanmakla başlar.
  3. Anlam arayın, cevap değil: Bu neden oldu demek yerine bu deneyimden ne kazanabilirim deyin. Anlam bulmak acıyı azaltmaz ancak cevap yokluğunda bir amaç ve açıklık verebilir.
  4. Destek arayın: Yas süreci izole hissettirebilir ancak bunu tek başınıza aşmanız gerekmiyor. Terapi, destek grupları, güvenilir arkadaşlarınız, destekleyici ortamlar gibi şeyler yasınızın tanımlanmasını kolaylaştıracaktır.
  5. Kendinize karşı nazik olun: Kendini suçlamak muğlak kayıplarda sık görülür. Yeterince iyi değildim, sevilmez birisiyim gibi düşünceler ortaya çıktığında kendinize merhamet gösterin.
  6. Ritüeller yaratın: Muğlak kayıpların illa ki bir cenazeyle ve resmi törenlerle sonuçlanmaları gerekmez. Ancak iyileşme için bu tür sembolik şeyler gereklidirler. Bir mektup yazabilir, onun onuruna bir ağaç dikebilir, denize bir şey bırakabilirsiniz. Bu ritüeller size bir kapanma hissi verecektir.

Muğlak kayıpların illa ki ölüm belgesiyle gelmeleri gerekmez ancak yine de gerçektir ve merhamet gerektirir. Bu sessiz, görünmez bir yas sürecidir ancak daha az gerçek değildir. Hala yaşayan ancak yasını tuttuğunuz birisi varsa, şunu unutmayın: Duygularınız ve acılarınız gerçektir ve iyileşme hala mümkündür.

Kaynak: psychologytoday

İlginizi çekebilir: Yas dönemi psikolojisi: Bu zorlu süreci nasıl atlatabilirsiniz?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale