X

Günlük işlerinizi strese girmeden bitirmenin 10 yolu

Her sabah uyanıyorsunuz, sabah rutininizi yerine getirmenizin ardından işe / okula gidiyorsunuz ya da yapmakla yükümlü olduğunuz işleri yapıyorsunuz. Ancak her nedense tüm gün süren koşturmacanın ardından, akşam ayaklarınızı uzatıp bir anlığına kendinizi dinlediğinizde gün içinde son derece stresli ve gergin olduğunuz gerçeğiyle yüz yüze kalıyorsunuz.

Siz de gün sonunda kendinizi “savaştan çıkmış” gibi tükenmiş ve bitkin hissediyorsanız, günlük işlerinizi daha az stres ve daha çok performansla yapmanızı sağlayacak 10 tavsiyeye mutlaka göz atın:

İlgili yazı: Zihinsel farkındalığı yüksek bir lider olmak için edinmeniz gereken 7 alışkanlık

Aynı anda birden fazla iş yapmayın

Evet iş dünyasında “multi-tasking” olmak yani aynı anda birden fazla iş yapabilme yeteneği önemlidir. Ancak bunu yapan insanlar genelde, esas işlerine gerektiği kadar odaklanamazlar ve hatalar yapmaya eğilimli hale gelirler. Bir süper kahraman gibi her şeyi aynı anda yapmaya çalışmaktansa, işleri mantıklı bir sıraya sokup teker teker halletmek sizi hem daha az yorar, hem de bu sayede daha az hata yaparsınız.

Çalışma alanınızı sade tutun

Çalışma masanızın üstü ne kadar kalabalıksa günün sonunda gözünüz o kadar yorulur ve odaklanma problemi yaşarsınız. En iyisi çalışma masanızın üzerinde, işinize yaramayan ve sizi gerçekten motive etmeyen hiçbir şeyi barındırmamaktır.

İlginizi çekebilir: Mutlu bir çalışma hayatı için Google’dan alınabilecek tavsiyeler

Ağırdan alın

Strese girdiğiniz anlarda işleri hızlandırmak tıpkı trafikteki gibi istenmeyen sonuçlar doğurabilir. Siz siz olun kontrolü kaybettiğinizi hissettiğiniz anlarda işleri yavaşlatın ve derin nefesler alın.

Gereksizleri eleyin

Kendinize dönüp şu soruyu sorun “Yaptığım her iş kalemi gerçekten bu kadar acil ve önemli mi?” Bu sorunun cevabını kendinize dürüstçe verin ve acil olmayan işleri tüm haftaya bölerek yavaş yavaş halledin.

Çalışma zamanına da molalara da %100 odaklanın

Stresli kişilerin yaptıkları en büyük yanlışlardan biri de “anda kalamamaktır”. Yani çalıştığınız sürelerde mola vakitlerini, molalarda halledilmesi gereken işleri düşünmek yerine; iş ve mola zamanlarına ayrı ayrı odaklanmayı deneyin. Verimliliğiniz yarı yarıya artacaktır.

İlginizi çekebilir: Daha verimli bir çalışma alanı oluşturmanıza yardımcı olacak öneriler

Mailinizi her dakika kontrol etmeyin

E-maillerinizi filtreleyin ve sadece görmeniz gereken alıcılardan gelecek e-mailllerle muhatap olun. Ayrıca maillerinizi kontrol etme sıklığınızı yeniden gözden geçirin. Emin olun hiç kimse attığı bir maile 1 dakika içinde cevap geleceğini ummaz.

İşler planladığınız gibi gitmediğinde sakin kalın

İşler bazen hiç de hesap etmediğiniz şekilde gidebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda kendinizi hırpalamak yerine enerjinizi alternatif çözümler üretmek için kullanın. Eğer hiçbir çözüm söz konusu değilse, hatanızda ders alın ve geleceğe bakın.

Günlük öğrenme aktivitenizi limitleyin

İnternet çağında herkes, istemez gün içinde yüzlerce yeni makale, içerik ve bilgiye maruz kalıyor. Ancak bu durum bir noktadan sonra gerçek bir bilgi kirliğine ve zihinsel kapasite aşımına dönüşüyor. Bu yüzden her gün okuyacağınız içerikleri en iyilerden ve en çok işinize yarayacaklardan seçmenizde fayda var.

Her gün kendinize sorular sorun

Gün içinde hepimiz akışa kapılıp kendi bedensel ve zihinsel sağlığımızı ikinci plana atabiliyoruz. Bu yüzden kendinizden uzaklaşıp günü ekstra stresli bitirmemek için kendinize, bedeninize ve ruhunuza ihtiyaçları hakkında sorular yöneltin ve cevapları can kulağıyla dinleyin.

İlginizi çekebilir: Micheal Jordan’ın bize öğrettiği eşsiz hayat dersleri

Varsayımlar üzerine kafa yormayı bırakın

“Keşke”lerle “Ya öyle olsaydı?”larla uğraşmaktan vazgeçin. Çünkü bu sorulara odaklanıp sürekli geriye dönmek, hem enerjinizi hem de kendinize olan güveninizi emen bir parazitten farksızdır. Bu yüzden keşke demek yerine “Şimdi ne yapabilirim?” sorusunu mantra olarak benimseyin.

 

Kaynak:

Positivityblog.com

 

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale