X

Günlük hayatın karmaşasında farkındalığı geliştirmenin en kolay yolu

Başarı; aslında etrafınızda olup bitenden değil, içinizde olup bitenden gelir. Hayatta, işte veya bir girişimci olarak sürdürülebilir bir başarı sağlamak, sadece kafanızı çalıştırmaktan daha fazlasını gerektiriyor. İstediğiniz şeyleri gerçekleştirmek için kafanızı çalıştırmanız gerekiyor ancak hala gerçekleştirmek için bir şeylere daha ihtiyaç var. Başarılı olmak için kendi kendini yönetme becerisine sahip olmalısınız. Bir başka deyişle, başarılı olmak için kendi içinizdeki rakiple mücadele etmelisiniz. Bunu başarmak tabii ki çok kolay değil.

Modern dünyada hepimizin hayatı çılgınca bir şekilde akıp gidiyor. İşte, evde, sosyal hayatta yapılması gereken düzinelerce şey bizleri bekliyor. Her sabah işe gittiğinizde karşınıza çıkan onlarca e-mail, daha güne başlarken bile yapmanız gereken şeyleri hatırlatıyor. Sosyal medyadan geri kalmamak veya hayatımızı düzene sokmak için bile günlük aktiviteleri ve zamanımızı daha etkin bir şekilde kullanmanın yollarını arıyoruz.

İlgili yazı: Hastayken daha az ağrı / sıkıntı çekmenin sırrı: Bilinçli farkındalık

İşte hayatın bu çılgınlığı içinde birçoğumuz zaman zaman kendimizi unutuyoruz. Her ne kadar spor salonlarında ter atarak bunun aksini kanıtlamaya çalışsak da, aslında birçoğumuz gerçekten hayattan tatmin olmak için değil, fit olmak için spor salonlarına gidiyoruz. Başarılı olmak için her şeyden bir parça koparmaya çalışıyoruz. Oysa aslında gerçek başarının ne olduğunu unutuyoruz. Aslında kendi zihnimizin, bedenimizin, duygularımızın içsel yönetimi becerisini kazanmadıkça, hayatın anlamını da bir türlü keşfedemiyoruz.

Kendi içinize dönebileceğiniz sıradan anların farkında varın.

İşte bu becerinin adı; farkındalık. Farkındalığın faydaları o kadar çeşitli ki; bir yandan bağışıklık sisteminizi güçlendirirken, bir yandan da psikolojik yanıtlarınızı güçlendirerek stres ve olumsuz duygularla mücadele gücünüzü artırıyor. Üstelik, aileyle ve yabancılarla olan sosyal ilişkileri de güçlendiriyor. En önemlisi de farkındalık; stres, depresyon ve anksiyetenin semptomlarını azaltıyor.

İlgili yazı: Farkındalık hayatımızda kendini nasıl gösteriyor?

Farkındalık denince birçok kişinin aklına saatlerce sessizce oturup meditasyon yapmak geliyor. Hadi dürüst olalım, birçoğumuz bunu ne kadar çok istesek bile vakit bulamıyoruz. Peki o zaman farkındalığı geliştirmeyecek miyiz? Tabii ki hayır. İşte size günlük hayatta farkındalığı geliştirmenizi sağlayacak 4 pratik adım:

1. Öncelikle kendi içinize dönebileceğiniz sıradan anların farkında varın. Örneğin sıra beklerken, trafikteyken veya bulaşıkları yıkarken kendi zihninize dönebilirsiniz. Farkındalığı hatırlamak, başarının ilk adımıdır.

2. Bu anların farkına vardıktan sonra nefesinize odaklanın. Nefes alış-verişlerinizin süresine odaklandıktan bir süre sonra zihninizi tek bir noktaya toplayabilirsiniz.

3. Eğer zihniniz nefesinizden başka şeylerle ilgileniyor veya başıboş geziyorsa, tekrar nefesinize odaklanmaya çalışın. Zihninizi toplamakta zorlandığınızda kendinizi suçlamayın. Bu çok önemli. Böyle zamanlarda zihninizin sadece biraz dolaşmak istediğini düşünün ve yine nefesinize odaklanmaya çalışın.

4. Nefesinize odaklandıktan sonra şimdi de etrafınızdaki dünyaya pasif bir şekilde odaklanmaya çalışın. Ancak aynı zamanda nefesinizle ilgili farkındalığınızı devam ettirin.

Zaman geçtikçe bu basit egzersizin hayatın birçok alanında size yol gösterici, rahatlatıcı olduğunu fark edeceksiniz. Bu anlar aynı zamanda günlük hayatın içinde kendi içinizde döndüğünüz anlar.

İlgili yazı: Anksiyeteyi yenmenize yardımcı olacak farkındalık becerileri

Nefes egzersizi neden farkındalık için bu kadar önemli?

Şimdi gelelim günlük hayatta farkındalığı geliştirmek için nefes pratiğinin neden bu kadar önemli olduğu konusuna. Beynimiz stresi şöyle algılıyor; belli bir stres etkeni sempatik sinir sistemini tetikliyor ve bu da beynin en ilkel bölgesinin savaş ya da kaç yanıtı olarak da bilinen bir dizi otomotik fizyolojik değişiklikleri ortaya çıkarıyor. Bu değişiklikler arasında kalp ritminin artması, kasların kasılması, kan basıncının yükselmesi ve konsantrasyon. Parasempatik sistem hem bedende hem de zihinde dinlenme durumuna gelinceye kadar bu uyarılma hali devam ediyor.

Eğer zihniniz nefesinizden başka şeylerle ilgileniyor veya başıboş geziyorsa, tekrar nefesinize odaklanmaya çalışın.

Savaş ya da kaç yanıtı, hayatın bazı alanlarında çok işe yaramakla birlikte, bazı alanlarda anksiyeteye neden olabiliyor. Oysa başarıya ulaşabilmek için bu stres ve anksiyeteyle mücadele etmek, yani hayatta gerekli olmayan alanlardaki savaş ya da kaç uyarısını bastırmak gerekiyor. İşte nefes alış-verişlere odaklanarak yapılan farkındalık çalışması da bu noktada devreye giriyor ve hem bedenin hem de zihnin gereksiz uyarılmalardan kurtulup, dinlenme evresine geçmesini sağlıyor.

Kaynaklar:
Huffington Post
Lifehack

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale