X

Evrensel niyet: Bizi şimdiye getiren gizli güç

Evrenin niyeti… Evet, yanlış okumadınız bugün bu yazımda sizlerle birlikte evrenin niyeti üzerine düşüneceğiz. Sevgili evren, bizlere ağaçları kuşları yağmuru kışı yazı güneşin ışığını yaşam kaynağımız oksijeni sağlayan bu sevgili evren… Bugüne kadar belki bir kez bile sormak aklımıza gelmedi, eğer tüm akış tüm hayat tüm oluş nizami bir tasarım hali ise evrenin niyeti nedir? Evrenin de bir niyeti var mıdır ve bizler bu niyetin neresinde yer alıyoruz?

Bu soru aslında bu hafta okuduğum bir makalede karşıma çıktı. Kendi kendime bu sorunun çok özel bir soru olduğunu düşündüm. Üzerine yazı yazılabilecek kadar özel bir soru… Makale içerisinde İngilizce terimler kullanılmaktaydı ve aslında evrensel niyet şöyle ifade edilmişti “universal will”… Şimdi sizlerle birlikte farkında olmadan karşılaştığımız bazı durumları bazı olayları sorgulayalım istiyorum ve tüm bu akışa evrensel niyetin penceresinden bakmaya çalışalım…

Örneğin yeni bir işe girmeyi istiyoruz, yeni bir işe gerçekten ihtiyacımız var. Günler boyunca arayıştayız, yeni bir iş konusunda sürekli arkadaşlarımıza etrafımızdakilere örnekler vererek olası pozisyonları sorguluyoruz. Öyle bir an geliyor ki spor salonundayız veya her zaman gittiğimiz bir kafedeyiz ve işte aradığımız işveren karşımıza çıkıyor ki kendisi de uzun süredir bizim gibi istekli bir eleman arayışında… Karşılaşmanın “böylesi” fakat “gerçek” olan evrensel bir niyetin, tüm evrensel niyetler çerçevesinde bizi bir araya getirmesi… Ben aradığım işi bulurken, işveren ise aradığı çalışanı bulmuş oluyor…

Hemen farklı bir örnek ile ilerleyelim. Artık tek başımıza olmaktan oldukça sıkıldık. Karşımıza çıkan ilişkilerden yıprandık. Gerçek bir aile kurabileceğimiz ve hayat boyu birlikte olabileceğimiz bir eş istiyoruz. Bunu çoğu kez tekrarlıyoruz. Bunun dışında bize ulaşan tüm tekliflere gözümüzü kapatıyoruz. Ve işte bir gün öyle bir insanla karşılaşıyoruz ki sipariş vermişiz gibi sanki biri gerçekten “istediklerimizi” niyetimi duymuş gibi gerçekten karşımıza çıkıveriyor… Ve bu öyle bir tesadüf ki karşımızdaki kişi de tam da bizim dilediğimiz özellikleri olan ve bir aile kurmayı dileyen bir kişi oluyor. Nasıl oldu da aynı anda aynı istekte aynı zamanda ve bu derece uyumlu olabildik diye bakakalıyoruz. Yine de niyetlerimiz karşılık bulduğunda işte aradığımız kişiyi buluveriyoruz ve aradığımız kişi de aslında bizi aramakta olan oluyor…

Mevcut evimizi değiştirmek ve yeni bir ev almak istiyoruz. Bu evin özelliklerini sıralıyoruz fakat o kadar çok özelliği bir araya getirmemiz gerekiyor ki, “her istediğimiz” kriteri sağlayabilecek özellikte bir ev neredeyse mümkün değil. Yine de söylemeye istemeye ve aramaya devam ediyoruz. Belki aylar geçiyor ve sonunda öyle bir yer çıkıyor ki karşımıza ve öyle değişik yollarla bu evden haberdar oluyoruz ki şaşıp kalıveriyoruz. Gerçekten de hayallerimizdeki ev tam olarak karşımızda. Üstelik sahibi de acil satmak durumunda oluyor, yani şartlarımızı kabul etmeye oldukça pozitif yaklaşıyor… Nasıl olduysa onun ihtiyacı karşılanırken gerçekten kalbimizi dolduran bu “hayal ev” bizim oluyor, ona böyle bir tesadüfler silsilesi ile sahip oluyoruz…

Dünyada en çok görmeyi istediğimiz şehir belki Paris belki Roma belki Buenos Aires… Yıllarca aklımızın bir yerinde hep hayallerimizi süslüyor. Niyet ediyoruz ama şartlar el vermiyor, planlarımızı erteliyoruz… Fakat öyle bir anda öyle bir olasılık çıkıyor ki karşımıza yollarımız açılıyor ve kendimizi Paris sokaklarında buluveriyoruz. Bu “an” ya çok önemli bir doğum günümüz oluyor, belki o güne kadar aklımızın ucundan bile geçirmediğimiz balayı rotamız veya sadece bir seyahat hediyesi kazanıveriyoruz… Ama illa ki o hayal ettiğimiz Roma köprülerinde “gerçekten” niyetimizdeki, gerçekten hayalimizdeki gibi salınarak yürüyüveriyoruz…

Evrensel niyet aslında her daim yanımızda. Bizler niyet ettiklerimizin tezahürü için sabırsızca isteksizce geçici hevesler ile bazen yeterince “hayal” etmiyoruz. Fakat evrensel niyet bizi her ne istiyorsak, düşlerimiz isteklerimiz gerçekte her ne kadar derin ise, her ne kadar büyük ise o kadar çok “donatmak” üzere tam olarak yanı başımızda… Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız evrensel niyetin gücü ve varlığı konusundaki inançlarınızı, farkındalığınızı gözden geçirmenizi dilerim. En son niyetiniz neydi? En son ne zaman kalbinizden geçen bir tohumu gizli gizli her gün aynı şefkatle aynı inançla sulayarak büyüttünüz? O tohumu en son ne zaman o can-ım evrensel niyetin ellerine tam anlamıyla “güvenerek” bırakabildiniz? En son ne zaman evrensel niyetin akışını her adımınızda her karşınıza çıkanda her yaşadığınızda hissettiniz? Sizi nasıl donattığını nasıl size vermek üzere çırpındığını her zaman doğru anı en iyi şekilde kolladığını ve her daim yolunuza çıkanlar ile sizi hayallerinize bir adım daha yaklaştırdığını en son ne zaman kalbinizden hissedebildiniz?

Sevgili evrensel niyet, bizi şimdiye getiren gizli güç, bugün burada tüm bu kelimeler senin güzel varlığın için yazıldı… Bizimle olduğunu biliyoruz ve hep öyle kalmanı diliyoruz…

 

İlginizi çekebilir: Gerçek başarı: Başarıyı görebilmek mümkün mü?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale