X

Et yemeklerine vejetaryen alternatifler: Hot karnabahar wings, vejetaryen iskender, vegan havyar tarifi

Bitkisel bazlı beslenme hem sağlık için sunduğu faydalar hem de hayvancılık endüstrisinin doğaya verdiği zararı azaltmanın etkili bir yolu olarak son yıllarda her geçen gün daha fazla insanın benimsediği beslenme stillerinin başında geliyor. Yapılan çalışmalar bitkisel besinlerce zengin bir beslenme düzeninin kolesterolden kalp hastalıklarına kadar pek çok sağlık probleminin önüne geçtiğini, yaşam kalitesini ve süresini artırdığını gösteriyor.

Veganlık ve vejetaryenlik gibi bitkisel bazlı beslenme stillerini benimsemek isteyen insanların en büyük çekincelerinden biri, aradıkları lezzeti sebzelerde bulamayacaklarını düşünmeleri. Ancak hayvansal besinleri tüketenlerin bayılarak tükettiği pek çok lezzetli yemeğin artık vejetaryen ve vegan alternatifleri var! Bitkisel bazlı beslenmek isteyen ancak ‘lezzetten asla ödün veremem’ diyenler, vegan ve vejetaryen arkadaşlarını yemeğe davet ettiğinde yaratıcı ve lezzetli tarifler bulamadığı için eli ayağı birbirine girenler, sırf et olmadan pişirilemeyeceği düşünülen klasiklerden vazgeçemediği için bitkisel bazlı beslenme stillerine mesafeli yaklaşanlar için harika tarifleri bir araya getirdik!

Yemeklerde en az ana malzeme kadar sosların, baharatların ve pişirme şeklinin de önemli olduğunu kanıtlar nitelikteki, normalde etle hazırlanan klasik tariflere vegan ve vejetaryen dokunuşlar yapan muhteşem reçeteleri sizler için bir araya getirdik. Karnabahardan ‘buffalo hot wings’, istiridye mantarından ‘iskender’, soya sosundan ‘havyar’ tariflerinin ‘sebze yemekleri lezzetsiz olur’ önyargısını yıkabilecek kadar muhteşem olduğuna iddiaya gireriz.

Karnabahardan acılı çıtır buffalo hot wings tarifi

Tasty

Orijinalinde tavukla hazırlanan, son derece lezzetli ve yedikçe yiyesinizin geldiği bir lezzet olan buffalo wings, karnabaharla da en az tavukla olduğu kadar lezzetli bir tarife dönüşebiliyor. Pratik tariflerine bayıldığımız Tasty’nin formülüyle hazırlayacağınız bu muhteşem lezzetle, özellikle karnabaharın bol bulunduğu kış mevsiminde sevdiklerinizi şaşırtabilirsiniz. Karnabahar sevmeyenlerin bile bayılacağı karnabahardan acılı çıtır buffalo hot wings tarifinin detaylarına geçelim.

Malzemeler

– ¾ su bardağı un
– 1 yemek kaşığı kırmızı toz biber (tercihinize göre acı ya da tatlı)
– 2 çay kaşığı toz sarımsak ya da 1 diş ezilmiş taze sarımsak
– 2 çay kaşığı tuz
– 1 tatlı kaşığı zerdeçal
– 1 tatlı kaşığı köri ya da kimyon
– ¼ su bardağı tabasko ya da sriracha sos
– ½ çay kaşığı karabiber
– ¾ su bardağı süt (vegan olması için bitkisel bazlı süt kullanabilirsiniz)
– 1 baş karnabahar (1/2 kilo kadar)
– 2 yemek kaşığı bitkisel yağ

Yapılışı

1. Fırını 230˚C’ye getirerek önden çalıştırın.
2. Büyük ve derin bir kasede, un, baharatlar, acı sos, tuz ve sütü homojen hale gelene kadar karıştırın.
3. Karnabaharı iyice yıkadıktan sonra, elinizle bölerek iri parçalara ayırın.
4. Karnabahar parçalarını hazırladığınız sıvı karışımın içine atın ve tüm parçalar tamamen sosyal kaplanana kadar iyice karıştırın.
5. Pişirme kağıdı serdiğiniz tepsiye tüm karnabaharları, aralıklı olarak dağıtın ve önceden ısıtılmış olan fırınınızda 20 dakika kadar (üzeri kızarana kadar) pişirin. 20 dakikadan sonra karnabaharları bir maşa yardımıyla ters çevirerek üste gelen kısımlarını 20 dakika daha pişirin.
6. Karnabaharlar fırında pişerken, küçük kaselere istediğiniz sosları koyun ve servis tabağınızı hazırlayın. Nar gibi kızaran karnabaharlarınızı, dilerseniz üzerine biraz ince kıyılmış Frenk soğanı da ekleyerek soğutmadan servis edebilirsiniz.

İstiridye mantarından vejetaryen iskender tarifi

Türk mutfağının en sevilen yemeklerinin büyük çoğunluğu etli olsa da, bu klasik yemekleri de bitkisel bazlı malzemelerle hazırlamak ve son derece lezzetli sonuçlar elde edebilmek mümkün. Mantar, vejetaryen ve vegan tariflerde et yerine sıkça kullanılan, hem lifli yapısı hem de protein içeriğiyle her mevsim tüketilebilen besinlerden biri. Mantarla hazırlayabileceğiniz bu muhteşem iskender tarifi, hiç şüphesiz listedeki en ilginç tariflerden biri. Mösyö Şokola’nın bu kez gerçekten yaratıcılığının sınırlarını zorladığı bu tarife bayılacağınıza eminiz.

Malzemeler

– 400 gram istiridye mantarı
– ½ adet rendelenmiş soğan
– 2 diş ezilmiş sarımsak
– 3 yemek kaşığı bitkisel yağ
– 1 yemek kaşığı pekmez
– 1 yemek kaşığı soya sosu
– 1 çay kaşığı tuz
– 1 çay kaşığı karabiber
– 1 yemek kaşığı domates-biber karışık salça
– 1 adet rendelenmiş domates ya da 2 yemek kaşığı domates püresi
– 1 tatlı kaşığı şeker
– 1 çay kaşığı kırmızı toz biber
– 1 tatlı kaşığı tereyağı (vegan olmasını isterseniz kullanmayabilirsiniz)
– Küp küp dilimlenmiş ekmek ya da pide

Yapılışı

1. İstiridye mantarlarını yıkadıktan sonra iri parçalar halinde geniş bir tavaya, yan yana dizin ve ocağı orta seviyede açın. Ocağın başka bir bölmesinde mantarları pişirdiğiniz tavanın içine geçebilecek büyüklükte, boş ve ağır bir tavayı da ısıtın.
2. Yaklaşık 2 dakika sonra boş tavayı mantarların olduğu tavanın üzerine, tabanı mantarlara değecek şekilde yerleştirin ve mantarları presleyin. Boş tavanın içine temiz bir bez yerleştirip elinizle ya da havan gibi ağır bir cisim yardımıyla mantarların daha fazla preslenmesini sağlayabilirsiniz.
3. Mantarları 10-15 dakika kadar bu şekilde pişirdikten sonra üstteki tavayı kaldırın ve mantarları ters çevirin. Alt kısımlarının kızarmış olduğundan emin olun.
4. Mantarların diğer yüzünü de benzer şekilde 15-20 dakika kadar tavayla presleyerek kızartın ve ocaktan alın.
5. Rendelediğiniz soğanı, sarımsağı, soya sosunu, pekmezi, 2 yemek kaşığı sıvı yağı tuzu ve karabiberi bir kasede çırparak karıştırın. Hazırladığınız bu sosu tavada bekleyen mantarların üstüne gezdirerek dökün ve kenarda bekletin.
6. Salçayı bir sos tenceresinde, 1 yemek kaşığı sıvı yağ ile birlikte kavurun. Salça kavrulduktan sonra üzerine domates rendesini, şekeri, toz biberi ekleyin ve 1 çay bardağı kadar sıcak su da ekleyerek karıştırarak kaynayana kadar pişirin. Sos piştikten sonra dilerseniz tereyağı ekleyebilir, hayvansal ürün hiç olmamasını istiyorsanız bu adımı atlayabilirsiniz.
7. Evde kalan bayat ekmekleri ya da pideleri küp küp keserek bir fırın tepsisine koyun.
8. Mantarları eklemiş olduğunuz sosla birlikte 220˚C önceden ısıtılmış fırında 15-20 dakika kadar pişirin.
9. Mantarları fırından çıkarmanıza 7-8 dakika kalmışken dilimlediğiniz pideleri de fırına sürün.
10. Her şey hazır olmaya yakınken, bir tavada 2-3 yemek kaşığı kadar tereyağını eritin. Tereyağı kullanmak istemiyorsanız bu adımı atlayabilirsiniz.
11. Önce ekmekleri servis tabağının tabanına yayın. Sonrasında ise mantarları ekmeklerin üzerine yerleştirin ve hazırlamış olduğunuz salçalı sosu üzerinde gezdirin.
12. Eğer tercih ettiyseniz, tavada kızdırmış olduğunuz tereyağını da bu aşamada sosun üstüne dökebilirsiniz. Yanına yoğurt da eklediğinizde vejetaryen iskenderiniz hazır! Afiyet olsun.

Soya sosundan havyar tarifi

Hepimizin bildiği gibi havyar aslında mersin balığının yumurtası ve nadir bulunduğu gastronomi dünyasının en değerli malzemelerinden biri. Tereyağımsı yumuşak bir tada sahip olan ve sushi, ana yemekler, soslar ve salatalarla tüketilebilen havyara hem tat hem de görüntü olarak fazlasıyla benzeyen, üstelik hem vegan hem de son derece kolay yapılabilen havyar tarifimizle sevdiklerinizi şaşırtmaya ne dersiniz? İnternette pek çok farklı versiyonunu bulabileceğiniz bu tarifi biz Appeasing A Food Geek bloğundan aldık ve hem lezzetini hem görüntüsünü çok beğendik.

Malzemeler

– 1 çay kaşığı agar agar tozu (bitkisel jelatin)
– 1 su bardağı soya sosu
– 2 su bardağı sıvı yağ

Yapılışı

1. Sıvı yağı derin bir kaseye koyarak buzlukta 1 saat kadar bekletin.
2.Soya sosunu ve agar agar tozunu bir sos tenceresinde karıştırarak kaynayana kadar ocakta pişirin. Sos kaynadıktan sonra 2-3 dakika kadar dinlendirin.
3. Sosu çok bekletmeden iğnesiz bir enjektör ya da varsa damlalık yardımıyla tencereden alın ve soğuk yağın içine damlatın. Jelatinli soya sosu karşımı soğuk yağ ile temas ettiği anda, damlacığın çevresindeki jelatin donarak bir zar oluşturacak ve havyar tanecikleriniz hazır!
4. Damlaları bir süzgeç yardımıyla dikkatlice yağın içinden alabilir, özellikle atıştırmalıkların ve ana yemeklerin servisinde sofistike bir dokunuş yaratmak için kullanabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Yemek ürünlerini farklı şekillerde kullanarak ortaya çıkarabileceğiniz 12 lezzet tarifi

 

 

 

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale