X

Dolabımızın vazgeçilmez parçası “T-Shirt”ün 5 hali

Bazı kadınlar elbise kadınıdır. Hayatta iddialı olmayı sever, iddialı giyinir, iddialı davranırlar. Kendilerini en iyi hissettikleri kıyafet, vücut hatlarını sergilemeyi sevdikleri elbiselerdir.

Bu kadınların tam tersi, bir kot bir t-shirt kadınları vardır bir de. Bu kadınların bir kısmı kıyafet meselesini çok kafasına takmayan, hayatlarını 3 kot, 5 t-shirtle geçiren, kış mevsiminde de t-shirtlerinin yerini kazakları alan kadınlardır ki bu tür kadınlar zaten moda yazılarını da takip etmez.

T-shirt seven diğer kadınlar ise zevk sahibi ve detaycı kadınlar. Onlar da bir kot bir t-shirt giyerler belki ama t-shirtlerini ve kotlarını büyük bir titizlikle seçerler. Genelde günlük kıyafet seçimlerinin ilk parçası ayakkabıları olur ve diğerleri ayakkabıya göre seçilir. Çünkü bir kot bir t-shirt giyme nedenleri kolaya kaçmak değil, muhteşem tarzlarının o günkü parçalarından birinin t-shirt olmasıdır.

Hayatta bir tarzınız ya vardır ya da yoktur. Üstelik tarzınızı sadece giydiğiniz kıyafet de belirlemez. Vücut diliniz, duruş biçiminiz, diksiyonunuz, yüz ifadeniz, espri anlayışınız hatta mesleğiniz ve yaşam biçiminiz bile tarzını etkiler.

Pamuklusu, likralısı, v-yakası, bisiklet yakası, düzü, baskılısı, uzunu, kısası ve hatta oversized olanı, birçok t-shirt modeli var. Üstelik de bu aralar t-shirt giymek oldukça popüler. Öyle ki elbise kadınlarının bile bu yaz t-shirt giydiklerini görebiliriz. İşte t-shirtlerin 5 hali:

“Gucci yaparsa olur” hali
Gucci’nin yeşil ve kırmızı logosu beyaz t-shirtün üzerinde harika duruyor.

Sıradan bir insan için düz beyaz logolu bir t-shirtken, bu vintage baskılı Gucci t-shirtün fenomen haline gelmesine şaşırmalı mıyız? Oldukça sıradan görünen logo baskılı beyaz bir t-shirt nasıl bu kadar çok sevilir? Bu kadar popüler olmasının nedeni, moda bloggerları tarafından sıkça yorumlanması olduğu kadar Gucci’nin ikonik yeşil ve kırmızı tonlarının, Gucci logosu ve beyaz alt zeminle harika uyumu da olabilir. Kim bilir belki de bu t-shirt, altın orana sahiptir.

“T-shirt değil, o bir elbise” hali 
T-shirt elbiseleri ister spor ayakkabılarla gündüz giyin, ister topuklu ayakkabılarla gece.

T-shirt elbiseler uzun süredir hayatımızda. Kış mevsiminde üstüne oversized bir kazak giyip dizüstü çizme veya bootielerle tamamlıyoruz ama yazın t-shirt elbise giymenin tadı bir başka. İster spor ayakkabılarla gündüz giyin, ister topuklu ayakkabılarla gece.

“Ne kadar eskiyse o kadar iyidir” hali
Kendi yırtık t-shirtünüzü yapmak için minik bir yerini kesip devamını yırtabilirsiniz.

Pastel tonlarında veya solmuş siyah renklerdeki t-shirtlere yırtılmak çok yakışıyor. Kendi yırtık t-shirtünüzü yapmak için minik bir yerini kesip devamını yırtabilirsiniz. Böylece doğal bir görünüm elde edersiniz. Zıtlıklar iyidir, mesela pudra pembesi eskitilmiş t-shirt ve mini deri etek bu tarzın harika bir yorumu.

“Coco Chanel ne iyi yapmış” hali
Bu sezon da her sezon olduğu gibi çizgili t-shirt giymeye devam ediyoruz.

Coco Chanel lacivert beyaz çizgili t-shirtleri modaseverlerle tanıştırdığında bu deseni Fransız balıkçılar giyiyordu. O günden beri hepimiz çizgilere bayılıyoruz. Bu sezon da her sezon olduğu gibi çizgili t-shirt giymeye devam ediyoruz.

Lacivert veya siyah-beyaz çizgili t-shirtlerle bordo tonlarında rujlarımızı sürüyor, sıcak yaz gecelerinde biraz Fransız, biraz balıkçı oluyoruz.

Mottolu t-shirtlerle hedeflenenin aksine feminen görünebilme ihtimali
Bu sezon maksi etekler ve yüksek belli geniş paçalı pantolonlar sloganlı t-shirtlerin en yakın arkadaşları.

Dior, defilesinde ‘we should all be feminist’ (hepimiz feminist olmalıyız) mottolu t-shirtü maksi boy, işlemeli tül bir etekle kombinlemiş. Siz de sloganlı t-shirtlerinizi feminen parçalarla birleştirebilirsiniz. Bu sezon maksi etekler ve yüksek belli geniş paçalı pantolonlar sloganlı t-shirtlerin en yakın arkadaşları. Zaten ne demiştik; zıtlıklar iyidir.

İlginizi çekebilir: Floral desenlerle tanışın: Bu yaz sokaklar çiçek açıyor Floral desenlerle tanışın: Bu yaz sokaklar çiçek açıyor 

Alaz Balıklı: İzmirli. Bornova Anadolu Lisesi, Viyana Teknik Üniversitesi mezunu. Mimarlık bölümünü bitirdikten sonra Türkiye'ye dönerek 2 yıl boyunca çeşitli mimarlık ofislerinde çalıştı. 2015 yılının sonuna doğru hayallerinin peşinden giderek Design Markett, 2016 yılında ise ALASIA studio'yu kurdu. Kışın İstanbul'da, yazın Alaçatı'da yaşıyor, Alaçatı Design Markett'in kreatif direktörlüğünü yapıyor. Çocukluğundan beri styling yapıyor, gardırobunu bir moda arşivi olarak görüyor. Modayı yazmayı da, uygulamayı da, üretmeyi de çok seviyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale