X

Doğru seçimler yaparak kendi stilinizi oluşturmanın püf noktaları

Bir insanın stil sahibi olduğunu belki ilk görüşte değil ama en geç üçüncü karşılaşmanızda anlarsınız. Bir kere gördüğünüz bir insan, gözünüze inanılmaz şık, tarz sahibi gelebilir ve bu büyük bir tesadüf olabilir. Bu kişi mağazada gördüğü hazır kıyafet, ayakkabı, aksesuar kombinini satın almış ve hiçbir değişiklik yapmadan giymiş olabilir. Bu yanıltıcıdır. Aynı şekilde bir kere gördüğünüz insanı inanılmaz zevksiz bulabilirsiniz. O gün seçtiği pantolon vücut tipine hiç yakışmamış olabilir veya evden çıkarken son dakikada bir kaza yaşamış, hızlı karar vermiş ve önceden giymeye karar verdiği bluz yerine bir başka alternatifi giymek zorunda kalmış olabilir.

Ben tarz sahibi insanı gardırobundan tanırım mesela. Her insanın bir ruhu vardır. O ruh bohem bir ruh olabilir, çingene bir ruh olabilir, tek renk ve düz kesimler tercih eden garantici bir ruh olabilir, tam tersi çiçekli ve renkli bir ruh olabilir… En önemlisi ruhunuzun ne yansıttığının farkına varmanız ve seçimlerinizi buna göre yapıp, tarzınızı buna göre oluşturmanız. 20 yaşında da olsanız, 60 yaşında da olsanız kendi tarzınızı yaratmanız zor değil, yeter ki birkaç anahtar ipucu hakkında fikriniz olsun.

Vücut yapınızı tanıyın.
Pantolon için ödediğiniz paraya kendi bedeninizin pantolonunu bulun ve o parayı doğru parça için harcayın.

İnternetten bir alışveriş yapıyorsunuz ve mankende bir pantolon beğeniyor, kendi bedeninizi sipariş veriyorsunuz. Satın aldığınız pantolon eve geliyor, pantolonu deniyorsunuz ve büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorsunuz. Bedeni tam olmasına rağmen pantolonun duruşunu hiç beğenmediniz. Bu durumda ne yapmalı?

Öncelikle zaman kaybetmeden iade edin, “bir gün giyerim” diye beklettiğiniz kıyafetlerin %90’ını bir gün asla giymeyeceğinizi biliyoruz. Onun yerine o pantolon için ödediğiniz parayla kendi bedeninize uygun bir pantolon bulun ve o parayı doğru parça için harcayın.

Günümüz standart değerlerine göre boyunuzun kısa olması veya kilolu olmanız, tarz sahibi olmayacağınız anlamına gelmez. Tam tersi vücudunuzun beğenmediğiniz taraflarını kişisel stilinizi belirlemek adına avantaja bile çevirebilirsiniz.

1.75 boyunda ideal vücut ölçülerine sahip bir kadın, mağazada gördüğü bütün kıyafetleri giyebileceği için beğendiği her şeyi alıp, karmaşık bir stile sahip olabilir ama siz 1.55 boyundaysanız maksi elbiselerin üzerinizde güzel durmayacağını bilir, onlardan uzak durursunuz. Böylece mini elbiselere yönelir ve stilinize artı bir puan kazandırırsınız. Kendi bedeninizi tanımak bu anlamda çok önemlidir.

Günümüz standart değerlerine göre, boyunuzun kısa olması veya kilolu olmanız tarz sahibi olmayacağınız anlamına gelmez.

Bacaklarınız hafif kalınsa skinny pantolonlar yerine boru paça veya boyfriend kot tercih eder yine stilinize artı bir puan kazandırırsınız. Önemli olan kendinizi tam anlamıyla tanımanız ve sevmeniz. İnanın bana sokakta ideal vücut ölçülerine sahip olup rüküş dolaşan herhangi biri olmak yerine, ufak tefek defolarla stil sahibi dolaşmak çok daha keyifli.

Birkaç tüyo vermek gerekirse;

  • Bacaklarınızı olduğundan uzun göstermek için bilekten bantlı ayakkabılardan kaçının. Ten rengi sivri burunlu ayakkabılar her renk giysiyle kombinlenebilir ve bacaklarınızı olduğundan uzun gösterir.
  • Göğüslerinizin olduğundan daha küçük görünmelerini istiyorsanız açık yakalı üstler tercih edin.
  • Vücut ölçülerinizle orantılı çantalar kullanmak genel görünüm açısından oldukça önemlidir. Oversized bir çanta, iri yapılı bir kadının vücut ölçüleriyle uyum sağlarken, minyon kadınların proporsiyonunu bozar. 
  • Bilekte biten dar kesim pantolonlar bütün vücut yapıları için kurtarıcıdır. Bu tür pantolonları geniş basenleri kamufle etmek istiyorsanız uzun bir üstle, dikkati üst bedeninize çekip bacak boyunuzu uzatmak istiyorsanız da kısa, dar bir üst ve yüksek belli pantolon seçenekleriyle giyebilirsiniz.
  • Tulum riskli bir parçadır. Büyük göğüsleri ortaya çıkarır, bel bölgesine ve kalçaya dikkat çeker. İnce uzun bir vücut yapınız ve küçük göğüsleriniz yoksa tulumdan uzak durmanızı öneririm.
  • Koyu renk pantolon ve elbiseler silüetinizi inceltip uzatır.
  • Aynı rengin farklı tonlarından yararlanmak, görünümünüzü bölmeyerek daha kompakt ve şık bir görüntü sergilemenize yardımcı olur.
  • V yakalı, bel kısmı dar olan midi elbiseler belinizi inceltir ve geniş basenleri kamufle eder.
Gardırobunuzu düzenleyin
İhtiyacınız olmayan kıyafetleri atmak yerine ihtiyaç sahibi birine bağışlayabilir veya ikinci el kıyafet sitelerinden birinde bir dolap oluşturup fazla kıyafet, ayakkabı veya aksesuarlarınızı satabilirsiniz. 

Kişisel stilinizi oluşturmak için yapacağınız ilk hareket gardırobunuzu düzenlemek, eksikleri belirlemek ve fazlalıklardan kurtulmak olmalı. 5 yıl önce aldığınız ve neredeyse hiç giymediğiniz botlar eğer zamansız bir parça değilse çoktan demode oldular, bugüne kadar giymediyseniz bundan sonra da giymeyeceksiniz ve o botların bundan sonraki süreçte tek işlevleri, belirli zaman aralıklarında kafanızı karıştırmak olacak. Onlardan kurtulun.

İhtiyacınız olmayan kıyafetleri atmak yerine ihtiyaç sahibi birine bağışlayabilir veya ikinci el kıyafet sitelerinden birinde bir dolap oluşturup fazla kıyafet, ayakkabı veya aksesuarlarınızı orada satabilirsiniz. Bunun dışında boş zamanlarınızda kıyafetlerinizi kombinleyebilir, birlikte giymeyi düşündüğünüz kıyafetleri aynı askıya asabilirsiniz. Kombinlerin parçalarını birlikte asmak sizi zaman kaybetmekten ve kafa karışıklığından kurtarır.

Gardırop temizliği yaptıktan sonra eksik olduğunu düşündüğünüz parçaları bir kağıda ya da telefonunuza not alın. Çok sevdiğiniz paltonuzun altına severek giyebileceğiniz bir ayakkabınız yoksa, öncelikli olarak bu eksiğinizi tamamlamanız gerekir. Gardırobunuzun favori parçalarıyla kombinleyeceğiniz bir ayakkabı veya çanta, bütün görünümünüzü, en önemlisi ruh halinizi değiştirebilir. Günümüzde tüketimden kaçınmak, hiç alışveriş yapmamak, evdekileri değerlendirmek gibi popüler trendler var ve biz de bunlara karşı değiliz ama aynaya baktığınızda kendinizi iyi hissetmenin önemi de tartışılamaz.

Esinlenin.
Gardırobunuzun favori parçalarıyla kombinleyeceğiniz bir ayakkabı veya çanta bütün görünümünüzü, en önemlisi ruh halinizi değiştirebilir.

Stilini beğendiğiniz blogger, oyuncu veya başka insanların görünümlerini ve bir bütün olarak kıyafet seçimlerini inceleyin. Ten renklerine, saç renklerine, vücut yapılarına bakın. Beğendiğiniz kıyafet tarzlarını benzer parçalarla kendi dolabınıza uygulayabilirsiniz.

Örneğin camel rengini çok seviyor olabilirsiniz, fakat camel rengi sizin ten renginize veya saç renginize yakışmıyorsa, başka renklere yönelin.

Bohem tarzı seviyor ve bu tarzda kıyafetlerinizi çeşitlendirmek istiyorsanız esinlenmek iyi bir yaklaşım olabilir. Bunun için bir moodboard hazırlayabilir, özellikle de Pinterest’ten destek alabilirsiniz.

Eskiyle yeniyi, pahalıyla ucuzu birleştirmek günümüzün en kurtarıcı moda trendlerinden biri.

En önemlisi de kendinizi sevin ve kendinize güvenin. Yüzünüzdeki tebessüm sizin en çarpıcı özelliğiniz. Sürekli somurtan bir insan ne giyerse giysin kendisine yakıştıramaz.

Biz hepimiz çok güzeliz ve en önemli giysimiz, gülüşümüz.

 

İlginizi çekebilir: Kırmızı tonlarında sıcacık bir kış: 2017 – 2018 Sonbahar Kış sezon trendleriKırmızı tonlarında sıcacık bir kış: 2017 –

Yazarın diğer yazıları için tıklayın. Yazarın diğer yazıları için tıklayın. 

Alaz Balıklı: İzmirli. Bornova Anadolu Lisesi, Viyana Teknik Üniversitesi mezunu. Mimarlık bölümünü bitirdikten sonra Türkiye'ye dönerek 2 yıl boyunca çeşitli mimarlık ofislerinde çalıştı. 2015 yılının sonuna doğru hayallerinin peşinden giderek Design Markett, 2016 yılında ise ALASIA studio'yu kurdu. Kışın İstanbul'da, yazın Alaçatı'da yaşıyor, Alaçatı Design Markett'in kreatif direktörlüğünü yapıyor. Çocukluğundan beri styling yapıyor, gardırobunu bir moda arşivi olarak görüyor. Modayı yazmayı da, uygulamayı da, üretmeyi de çok seviyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale