X

Doğru kararlar almak için hayata nasıl bir pencereden bakmak gerek?

Çevremizdeki birinci dereceden yakınlarımız, doğduğumuz andan itibaren bizim üzerimizde büyük etkiye sahip. Henüz bilişsel olgunluğa erişmediğimiz dönemde bizim adımıza söz sahibiler, karar vericiler. Eğer karar verme konusunda ufak yaşta yetkilendirmeler başlamadıysa muhtemelen seçim yapmaya aklımız fikrimiz yetse bile kararlar hala ya onlarda ya da etkiliyorlar.

Birinin, adına karar veriyor olması bazen işleri kolaylaştıran ama uzun vadede insanın önündeki pek çok fırsatı engelleyen bir durum. Aileden uzaklaştığın, kendi ayaklarının üstünde durmaya başladığın dönemde karar veren kişi olmak gerçeği belki çaresizlik bile hissettirebiliyor. İşinin lideri veya bir işin sahibi olabilmek sadece karar verebilmekle ilgili değil ama gerektiğinde zorlu kararları alabilmek özellikle liderler için olmazsa olmaz. Karar vermek hem zor hem kolay. Peki, nasıl olursa daha doğru kararlar alırız? Yeni kararlar alma konusu, sonbaharın ilk konusu olsun istedim.

Kararların arkasındaki en kritik başlık belki de dinlemek ve anlamak. Tek kaynaktan değil, birden çok kaynaktan konuyu dinlemek çok sihirli bir şey. Ünlü yatırımcı Warren Buffet’ın “İnsanlığın yaptığı en iyi şey, yeni edindiği bilgiyi konu hakkında ilk yargısı aynı kalacak şekilde yorumlamaktır.” sözünü özellikle iyi dinleyici olması gereken karar vericiler için önemli buluyorum.

Aslında kendi fikirlerimize uyan, doğruluğundan emin olduğumuz şeyi kabul etmek ve onunla yola devam etmek en kolayı gibi geliyor ama bazen bildiklerimizi alaşağı edebilecek yeni doğruları da hayatımıza sokabilir ve yargısız olabilirsek doğru ve adil karar verebiliriz. Okumak da dinlemek kadar kıymetli tabii… Tarafsızca, önyargısızca yapılan dinleme ve okumaların öğrettiklerini hayatımızın her alanında kullanabiliyoruz.

Çok uzun metinler okumak, çok fazla toplantıya katılmak, çok fazla kişiden fikir almak bizi fark etmeden bir boşluğa doğru itiyor. Hick Hyman Kanunu’nun da desteklediği “az fazladır” yaklaşımı, az ama öz seçenek, sadeleşen mail trafiği, azalan toplantı yoğunluğu ile ilişkilendirebileceğimiz bir karar. Bunu yaratacak ortamı sağlamak, iyi planlama, doğru kaynağa doğru zamanı ayırma ve bilgi bombardımanı arasından doğrusunu seçebilme tabii ki analiz ve düşünsel bir ayrımla mümkün. Buna yatırım yapmak iyi kararın anahtarı.

Farklılıkları, karşıt görüşleri dinlemek, kritik etmek ve sonuca varmak kararın önemli bir adımı. “Bizim gibi” olmayanların, çeşitliliğin desteklendiği ortamlarda insanların çok daha doğru kararlar alıp çok başarılı işlere imza attığını hepimiz görüyoruz. Çeşitlilikten beslenen bir kültür yaratabilirsek belki karar alma, başarılı iş sonuçlarına ulaşma gibi birçok konuda aynı anda başarılı olacağız. Çeşitlilikten beslenip yine de farklı fikirlere hayır diyebiliriz. İkna olmak ve ikna etmek de işin bir parçası ama hayır demeden ve kritik etmeden önce önyargılardan arındığımıza emin olursak kabul ettirmek de daha kolay oluyor.

Bir de kriz anları var ki burada karar vericinin kim olduğu hayattaki en büyük “şansımız” veya “şanssızlığımız” olabiliyor. Bazı kararlar gerçekten hayatımızı değiştiriyor. Örneğin batmakta olan bir feribotun dümeninde olduğunuzu ve dümen dönerken hala kurtulma şansı olan kişilere “Panik yapmayın, dünyanın en güçlü feribotundasınız” dediğinizi düşünün. Bu açıklamayı yapan kişi aslında fark etmeden %80’i ölümle sonuçlanan bir kazanın gidişatına karar veriyor. (Estonya Feribotu Sendromu’nu okumanızı öneririm.)

Beynin kriz anlarında kaç-savaş veya don tepkisi de tam olarak buradan geliyor. Sürekli tetikte olmak veya olaylar karşısında donmak ayrı ayrı psikolojik rahatsızlıkları beraberinde getirebiliyor. Vücudumuzu ve zihnimizi rahatlatmak, kendimize zaman tanımak ve mental yorgunluğumuzu iyi dinlenerek atmak karar verirken de size ivme kazandırıp sonuçlarından daha memnun olmanızı sağlıyor.

Her ne rolde olursak olalım hayatta birtakım kararlar vermemiz gerekiyor. Bir kararı aldıktan sonra arkaya dönüp bakmamak gerektiğini düşünenlerdenim. Bununla ilgili düşüncelerimi daha önce tercihler üzerine kaleme aldığım yazımda da paylaşmıştım. Karar verirken yardımcı olacağını düşündüğüm maddeler benim kendime notlarım… Sizler de yeni kararlar alma dönemindeyseniz bu başlıklar belki sizin için de birer ipucu olur.

İlginizi çekebilir: Sebat etmek neden önemlidir: Pes etmeden ilerlememizi sağlayan güç

Didem Sümer Tiryaki: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji lisans eğitimi ardından Galatasaray Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını tamamladı. Yaklaşık 10 senedir özel sektörde İnsan Kaynakları alanında çalışıyor. Kadın Girişimciler Derneği'nin Geleceğin Kadın Liderleri programından 2013 yılında mezun oldu. Kagider ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nde öğrenci veya yeni mezun kadınlara mentorluk yaptı. BÜMED'in yürüttüğü Next-Gen programında mentorluk çalışmalarına devam ediyor. Deneyimsel oyun terapisi eğitimleri ardından supervizyonlarını tamamladı ve Oyun Terapisi Uygulayıcısı oldu, son iki senedir gönüllü olarak 2-11 yaş arası çocukları destekliyor. Öğrenmeyi, gezerek/okuyarak veya deneyimlerek yeni bilgiler keşfetmeyi, bu öğrenme ve keşiflerinden insan doğasına dair çıkarımlar yapmayı ve bunları yazmayı seviyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale