X

Davranışlarınız işinizi kaybetmenize sebep olmasın: İşinizi sabote ettiğinizin 5 göstergesi

Eğer yeniden işinizden kovuldunuz ve haksızlığa uğradığınızı mı düşünüyorsunuz? Belki de tüm kurallara uymaya çalıştınız ancak yine de kovulmaktan kurtulamadınız. Burada önemli olan nokta sorunları görmek için köklere bakmanız gerektiği. Belki de sizin bir problem olarak dahi görmediğiniz davranışlarınızla farkında olmadan işinizi sabote etmişsinizdir.

Kovulmayı hak etmedim” diyenlerdenseniz ya da sadece halihazırdaki işinize sahip çıkmak istiyorsanız bu maddeleri dikkatlice okuyun. Çünkü farkında olmadan işinizi sabote ediyor olabilirsiniz. İşte bunun 5 göstergesi:

1. Gelecekteki kariyer planlarınızı paylaşmak

Var olan işinizden kaçmak için kafanızda büyük planlar mı yapıyorsunuz? İki ya da üç aya çalıştığınız yerden kurtulmak istiyor olabilirsiniz. Bu kararınızı iş arkadaşlarınıza anlatmadan önce durup biraz düşünün. Herhangi bir ofiste söylenen kelimeler çok hızlı yayılır ve bir bakmışsınız sizin iş değiştirmeyle ilgili bu planınız yöneticinizin kulağına gitmiş bile.

Eğer yöneticiler ve yüksek konumdaki kişiler birilerini işten çıkarmaya karar verirse, zaten sizin planlarınızı duyduğu için gözden çıkaracakları ilk kişi olursunuz. Şirketler, çalışanlarından birinin aktif olarak yeni iş aradığını fark ederse bu çalışanı yöneticilerin gözünde daha arka bir plana itecektir.

Eğer başka bir şirketle yaptığınız görüşmeden olumlu olarak cevap alırsanız var olan şirketinizle ayrılık konuşması yapmanız daha doğru olacaktır.

2. Fazla dedikodu yapmak

İnsanlar biraz kaba olabiliyor ve lise alışkanlıklarının çok da geride bırakılamadığı böylelikle anlaşılıyor. Ofislerde en yaygın şey de verilen küçük molalarda yapılan dedikodular. Ancak iş yerinde daha uzun süreli çalışmak istiyorsanız dedikodudan mümkün olduğunca uzak durmanız gerekir.

Asılsız dedikodular sadece çalışma arkadaşlarınızı incitmekle kalmaz ve bir noktadan sonra geri dönüp sizi de bulur. Eğer dedikoducu, hatta yalancı konumuna düşmek istemiyorsanız dedikodulara son vermeniz gerekiyor.

3. Çalışma arkadaşlarınızın kötü alışkanlıklarını taklit etmek

Kimi iş arkadaşlarınızın iş yeri kurallarına uygun olmayan kötü alışkanlıkları olabilir. Bazıları bilgisayarından film izlerken bazıları da tüm günü Twitter başında geçirebilir. Onlar bunu yapıyor diye siz de bunları yapabilirsiniz anlamına gelmez.

Belki de gününü Twitter’da geçiren kişi şirketin en eski çalışanlarından biridir ve şirket için bu kişinin anlamı büyüktür. Ya da sizin görmediğiniz zamanlarda işini kusursuz bir şekilde yaptığı için vaktinin geri kalanını dilediği gibi harcıyordur. Belki de sadece yöneticilerine yakalanmamakta usta bir çalışandır. Ancak sizin de bu davranışları örnek almanız işinizi büyük ölçüde riske atacaktır.

4. Eleştirileri kibarca karşılayamamak

Kimse eleştiriden hoşlanmaz ama iş hayatında performans görüşlerinin merkezindeki kişi sizsiniz. Dolayısıyla yöneticileriniz sizin hakkında görüş bildirirken eleştiride de bulunabilirler. Yöneticilerinizden aldığınız eleştiriler karşısında asla yapmamanız gereken birkaç önemli detay var:

  • Problemin kendinden kaynaklanan kısmına bakmadan herkesi suçlamak.
  • Sözlü olarak yöneticiye saldırmak.
  • Yöneticinin dile getirdiği sorunu inkar etmek.
  • Problemin varlığını kabul etmeyi reddetmek.
  • Problemin öznesi kendiniz olduğunuz halde bunu iş arkadaşlarınıza yıkmaya çalışmak.

Eğer yöneticinizin size yönelttiği eleştiride gerçekten haksız olduğunu düşünüyorsanız saygı çerçevesinde görüşlerinizi ifade edebilir ve bu konuyu tartışabilirsiniz. Ancak bu hiçbir zaman sözlü kavga boyutuna varmamalı.

5. Kötü tutum

Evet bazı işler ruhunuzu emiyor olabilir ya da kimi yöneticiler siz zirveye tırmanmaya çıkarken basamaklardaki engeller olabilirler. Ya da beklemediğiniz anda çıkan ekstra işlerin hayat kalitenizi düşürdüğünü düşünmüş olabilirsiniz. Ama kötü sözler kullanarak agresif davranışlar sergilemekten uzak durmalısınız.

Eğer her zaman mutsuz görünen ve negatif enerjisiyle dikkat çeken bir çalışansanız bu tüm iş arkadaşlarınızı etkiler. Kötü tutum aynı zamanda yaptığınız işin ortalamanın altında olmasına sebep olabilir ve o işe liderlik etmekte de sınıfta kalabilirsiniz.

Bir kişinin her zaman aşırı neşeli ve canlı olması beklenemez ama üzerinizde sürekli bir olumsuzluk varsa bunu aşmaya çalışın.

 

İlginizi çekebilir: İş yerinde farkındalığınızı artırarak başarıya ulaşmanın 6 yolu

Kaynak: Wise Bread

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale