X

Bahar aylarının tadını doyasıya çıkarmak için alerji semptomlarıyla baş etme yolları

Doğanın tadını çıkarmak, kuş cıvıltıları ile coşmak, ısınan havada birbirinden eğlenceli etkinlikler planlamak için bahar, harika bir mevsim olsa da alerji şikayetleri olanlar için zorluklarla dolu bir zaman dilimi olabilir. Çünkü polenlerin arttığı bahar mevsiminde hapşırma, öksürme, göz kaşıntısı gibi şikayetler alerjiye yatkın bireylerde bu zamanda hızla çoğalmaya başlar.

Ne yazık ki alerjenler, hava yoluyla yayılarak bireylerin solunum sistemini tetikler ve çok çeşitli semptomlara neden olabilir. Dolayısıyla bahar alerjileriyle başa çıkmanın en önemli adımı, farkındalıktır. Bedeninizi iyice gözlemlemeli, şikayetlerinizin arttığını hissediyorsanız vakit kaybetmeden harekete geçmelisiniz. Hem yaşam kalitenizi artırmak hem de sağlığınızı desteklemek için alerjik bir bünyeniz varsa bahar aylarını çok dikkatli geçirmelisiniz. Gelin, bahar mevsiminde artan bu alerjileri ve onlara karşı neler yapılabileceğini yakından keşfedelim.

Bahar alerjileri kendini nasıl belli eder?

Bahar alerjilerinin en büyük ortaya çıkma nedenlerinden biri bu dönemde artan polenler. Bu minik partiküller, solunum yoluyla vücuda girer ve alerjik reaksiyonlara neden olurlar. Çeşitli bitkiler, çiçekler ve ağaçlar tarafından üretilen ve rüzgarla taşınan polenler, alerjik bünyelerde bir tehdit olarak algılanır ve vücut bu tehdit karşısında histamin adı verilen kimyasallar salgılamaya başlar, bu da enflamasyona ve alerjik semptomların ortaya çıkmasına neden olur. Bahar alerjilerinin en yaygın belirtileri arasında:

  • Burun tıkanıklığı ve burun akıntısı
  • Gözlerde kaşıntı ve kızarıklık
  • Göz sulanması
  • Hapşırık
  • Boğaz ağrısı
  • Boğaz kaşıntısı veya boğazda batma hissi
  • Genel yorgunluk hali yer alır. Bu belirtilerin şiddeti ve sıklığı her bünyede farklı olduğundan kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

Bahar alerjileri, solunum yollarını doğrudan etkiliyor olsa da vücudu genel olarak yorduğu için genel bir halsizlik ve keyifsizliğe de neden olabilir. Bu nedenle alerjik bünyelere sahip kişiler için bahar aylarını özellikle açık havada geçirmek, çok zorlu bir mücadeleye dönüşebilir.

Eğer siz de benzer şikayetlere sahipseniz ve baharın gelmesine alerjik semptomlarınız nedeniyle sevinemiyorsanız, şikayetlerinizi hafifletecek bazı önerilere kulak vermenizde fayda var.

Alerjik semptomlarla başa çıkmanın yolları

İlk adım bedeninizi tanımak ve bedeninizin verdiği alerjik tepkilerin ne zaman yoğunlaştığını fark etmek. Daha sonra ise alerjenlere maruz kalma sürenizi mümkün olduğunca minimize etmek.

  • Özellikle çok rüzgarlı ve polen yoğunluğunun fazla olduğu, hatta gözle görünür bir şekilde etrafınızı polenlerin sardığı günlerde açık havada fazla zaman geçirmemeye çalışın.
  • İç mekanlardaki hava kalitesini korumak ve polenlerin girişini mümkün olduğunca önlemek için ev ve araba camlarını kapalı tutun. Yaşam alanlarınızın havasını temizlemek için HEPA filtreli hava temizleyicileri kullanın.
  • Anti inflamatuar besinler tüketmeye özen gösterin. Bunlar Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin besinler, zencefil, zerdeçal gibi baharatları içerebilir. Bu sayede histaminin neden olduğu enflamasyonu en aza indirerek şikayetlerinizi hafifletebilirsiniz.
  • Bol su tüketin. Su içmek, mukus akışını artırarak solunum yollarının temizlenmesine yardımcı olur ve daha rahat nefes almanızı destekler.
  • Düzenli egzersiz yapın. Düzenli fiziksel aktivite, genel bağışıklık sistemini güçlendirerek alerjik reaksiyonlara karşı daha dirençli hale gelmenize yardımcı olur.
  • Stres, hemen hemen her sağlık sorununda olduğu gibi söz konusu alerjiler olduğunda da önemli bir tetikleyici. Stres, alerjik reaksiyonları tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir. Meditasyon ve yoga, stresi azaltarak alerji semptomlarının hafiflemesine katkıda bulunabilir. Ayrıca, nefes egzersizleri de bu konuda oldukça etkili.

Bahar alerjileri ve nefes egzersizleri

Doğru nefes egzersizleri ile bahar alerjilerinin neden olduğu semptomları hafifletebilir, yaşam kalitenizi artırabilirsiniz. Nefes egzersizleri, stres hormonlarının seviyelerini düşürerek alerjik tepkilerin şiddetini azaltabilir, bu şekilde daha iyi hissetmenize ve rahatlamanıza yardımcı olabilir. Öte yandan, nefes egzersizleri doğru nefes alıp vermeyi iyileştirebilir, bu da solunum yollarının rahatlamasına destek olabilir.

Derin nefes alma, bronşları genişleterek daha fazla hava alımını teşvik ettiği için özellikle burun tıkanıklığından şikayetçi olan alerjik bünyeleri rahatlatabilir. Ayrıca, nefes egzersizleri otonom sinir sistemini dengelediği için savaş ve kaç modunun kapanmasına yardımcı olur, bu da alerjik semptomları şiddetlendiren enflamasyonun azalmasını sağlar. Peki, hangi nefes egzersizleri, bahar alerjileri ile başa çıkmayı kolaylaştırır? İşte uygulayabileceğiniz birkaç teknik:

  • 4-7-8 Nefes Tekniği: Nefesinizi 4 saniye boyunca içeri çekin, 7 saniye boyunca nefesinizi tutun ve 8 saniye boyunca yavaş yavaş dışarı verin.
  • Diyaframik Nefes (Karın Nefesi): Bu teknikte nefesi göğsünüzden değil, diyaframdan almaya odaklanın. Dilerseniz doğru bir şekilde uygulayıp uygulamadığınızı anlayabilmek için bir elinizi göğsünüzün üst kısmına, diğer elinizi de karnınıza yerleştirerek nefes alış-verişlerinizdeki inme-çıkmayı takip edebilirsiniz. Nefesinizi diyafram alırken karnınızın şişmesine, verirken ise çökmesine odaklanın.
  • Nadi Shodhana Pranayama (Alternatif Burun Deliği Nefesi): Başparmağınızı sağ burun deliğinizin üzerine, işaret ve orta parmağınızı alnınıza, yüzük parmağınızı ise sol burun deliğinizin üzerine yerleştirin. Sağ burun deliğini kapatarak sol burun deliğinden derin bir nefes alın. Sol burun deliğini kapatarak aldığınız nefesi sağ burun deliğinden yavaşça verin. Ardından sağ burun deliğinden nefes alın, sol burun deliğini açın ve sağ burun deliğini kapatarak nefesi sol burun deliğinden verin.

Dilerseniz yukarıdaki videodan da bu nefes tekniğini izleyerek uygulayabilirsiniz.

Daha fazla nefes egzersizi için şu yazılarımıza da göz atabilirsiniz:

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale