X

Arkadaşlarınıza bilimsel verilerle sarılın: Arkadaşlığın 10 olumlu etkisi

Çocukken, kardeşimle birbirimize bir söz vermiştik, arkadaşlarımızdan oluşan bir aile yaratmak. Hani, çok içten, çok saf, çok sevgiyle sarmalanmış sözler, niyetler vardır ya, bu da bizim için öyleydi. Ve bu söz, bu niyet gerçek oldu… Hayatımın her döneminde, arkadaşlarım, ailem kadar yanımda oldu, onlar benim seçilmiş ailem oldular.

Yeri geldi, bir arkadaşım, hastanede üstümü değiştirmeme yardım etti, bir başkası ihtiyacım olduğu için bana fırınını verdi, bir başkası büyürken elimi tuttu, beraber büyüdük… Geçtiğimiz günlerde okuduğum bir makalede, 2018’de, yeni yapılan bir araştırmada, yakın arkadaşlarımızla benzer beyin dalgalarına sahip olduğumuz ortaya çıkmış. (1) Ben de, arkadaşlıklarla ilgili farklı başka ne araştırmalar var diye merak ettim. Arkadaşlıklar hayatımızda neden bu kadar önemli, bilimsel araştırmalarla açıklıyorum. Artık en yakın arkadaşlarınıza, bilimsel verilerle sarılabilirsiniz. Bence hemen, en yakın arkadaşlarınızla bu yazıyı paylaşın, bir de birbirinize bir çay, kahve, yemek ısmarlayın. İyi ki varlar… Arkadaşlıkların faydaları:

Sağlığınızı olumlu etkiler.

Araştırmalar, arkadaşlığın fiziksel ve zihinsel sağlığımız için çok önemli olduğunu çokça defa ortaya çıkarmıştır. Sosyal bir ağa sahip olmak yaşam sürenizi uzatabilir, sağlıklı bir kiloda kalmanıza yardımcı olabilir ve yaşlandıkça beyninizi sağlıklı tutabilir. (2,3) Yetişkinlerde, daha fazla sosyal ilişkiye sahip olmanın, hipertansiyon dahil olmak üzere kardiyovasküler hastalık riskini azalttığı ortaya çıkmış. (4)

Yaşamınızı uzatır.

300.000’den fazla katılımcının toplam 148 farklı çalışmasını içeren bir meta analizde, sosyal izolasyonun, yaşamınız üzerinde çok ciddi bir olumsuz etki yaratabileceği sonucuna varılmış. Arkadaşlık, aile, komşu veya meslektaşları olan yeterli ya da yüksek sosyal ilişkilere sahip olanların, yalnız olan kişilere göre %50 daha fazla sağ kalma şansları olduğu bulunmuş. Araştırmada kullanılan bazı sorular şunlar: “İhtiyaç duyduğunuz zamanlarda güvenebileceğin insanlar var mı? Yalnız hissediyor musun? Yalnız mı yaşıyorsun?” (5)

Daha iyimser olursunuz.

2008’de, araştırmacılar, ağır bir sırt çantası takan bir grup kişiye bir tepenin dibinde durması istemiş. Daha sonra, ya tek başlarına ya da bir arkadaşla birlikte dururken önlerindeki tepenin ne kadar dik olduğunu tahmin etmeleri istenmiş. Bir arkadaşla birlikte duranlar, tepeyi yalnız olanlara göre daha az dik olarak değerlendirmişler. Ama daha fazlası var: Daha uzun süredir arkadaşını tanıyan katılımcılar, tepenin daha da az dik olduğunu tahmin etmişler. (6)

Acıya karşı dayanıklılığınız artar.

İngiltere’de Oxford Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada, daha fazla sayıda arkadaşa sahip olanların, acıya daha dayanıklı olduğu keşfedildi. (7) Yapılan testler sonucunda, daha fazla arkadaşa sahip olan katılımcıların, acıya karşı daha dayanıklı olduğu ortaya çıktı.

İyileşme hızınız artar.

Meme kanserine yakalanmış yaklaşık 3000 hemşire üzerinde yapılan ve üç yıllık takiple sonuçlanan bir araştırma, arkadaşları olan kişilerin iyileşme oranının yalnız kişilere göre dört kat fazla olduğunu ortaya koymuş. (8)

Mutluluğunuzu etkiler.

Toplamda 100’e yakın ülkeden 278.000’den fazla insanın katıldığı ve sağlık ve mutluluk seviyelerinin gözlemlendiği bir araştırmada, arkadaşların uzun vadede aile üyelerinden daha etkili olduğu ortaya çıkmış. Aile üyelerimiz ne kadar önemli olsa da, daha iyi sağlık ve mutluluk söz konusu olduğunda, özellikle de yaşlandıkça en büyük farkı yaratanın arkadaşlıklar olduğu bulunmuş. (9)

Stresle daha kolay başa çıkarsınız.

Pittsburgh’daki Carnegie Mellon Üniversitesi’nde Psikoloji alanında çalışan Prof. Dr. Sheldon Cohen, güçlü sosyal desteğin insanların stresle başa çıkmalarına yardımcı olduğunu söylüyor: “Arkadaşlar, kendinize daha iyi bakmanızı tavsiye eder. Daha geniş sosyal ağlara sahip insanların benlik saygısı daha yüksek olur ve hayatları üzerinde daha fazla kontrol sahibidirler.” (10)

Arkadaşlarınız sizi paradan daha mutlu eder.

2016 yılında London School of Economics’te yapılan bir araştırmada, paranın yaşamdan duyulan tatmin üzerinde çok küçük bir etkiye sahip olduğunu, arkadaşlıkların ve sosyal ilişkilerin daha önemli olduğunu ortaya çıkarmış. (11)

Hedeflerinize ulaşmanızda yardımcı olurlar.

Arkadaşlarınız, hedeflerinize asılma olasılığınızı yüzde 20 artırıyormuş. (12) Eminim pek çoğumuz, arkadaşımızla “Mesaj atmaya kalkarsam beni tut” ya da “Bak tatlı yememeye çalışıyorum, bana destek ol, tamam mı?” diye konuşmalar yapmışızdır.

Arkadaşlarınıza sorunlarınızı anlatmanız daha kolaydır.

Bir sorunun paylaşılması, sorunun ortadan kalkması için ilk adımdır. Hepimiz bunu yaşamışızdır diye düşünüyorum; bazen dışarıdan o kadar basit görünen çözümleri bile kafa karışıklığından veya moralimin bozulmasından dolayı göremediğim durumlar oluyor. Arkadaşlarımın yardımıyla önüme koyulmuş gibi çözümlerini ya da çözüm için ilk adımı bulabiliyorum, ufak da olsa içim umut doluyor. Genelde, sorunlarımızı ilk önce arkadaşlarımıza açmamızın sebebi, sağlık, finans, iş gibi konulardaki sorunlarımızla ailelerimizi çok endişelendirmek veya üzmek istemememiz. Ama bir şeyleri paylaşmadıkça da, bunlar birikip, akıl sağlığımızı zorlayacak hale dahi gelebilir. İşte bu noktada arkadaşlarımız iyi ki varlar diyorum…

Güncel paylaşımlarım ve yeni günlük bilgiler için Instagram hesabıma bakabilirsiniz.

Referanslar:
1- Similar neural responses predict friendship, Carolyn Parkinson, Adam M. Kleinbaum & Thalia Wheatley,Nature Communicationsvolume 9, Article number: 332, 2018
2-Effects of social integration on preserving memory function in a nationally representative US elderly population,Ertel KA, Glymour MM, Berkman LF, 2008
3- Social influences are associated with BMI and weight loss intentions in young adults, Tricia M. Leahey, Jessica Gokee LaRose, Joseph L. Fava, and Rena R. Wing, 2010
4- Friends With Health Benefits: The Long-Term Benefits of Early Peer Social Integration for Blood Pressure and Obesity in Midlife, Jenny M. Cundiff, Karen A. Matthews, 2018
5- Social Relationships and Mortality Risk: A Meta-analytic Review,Julianne Holt-Lunstad ,Timothy B. Smith, J. Bradley Layton, 2010
6-Social Support and the Perception of Geographical Slant, Simone Schnall, Kent D. Harber, Dennis R. Proffitt, 2008
7-Pain tolerance predicts human social network size, Katerina V.-A. Johnson & Robin I. M. Dunbar, 2016
8- Social Networks, Social Support, and Survival After Breast Cancer Diagnosis ,Candyce H. Kroenke , Laura D. Kubzansky , Eva S. Schernhammer , Michelle D. Holmes , Ichiro Kawachi
9-Associations among relational values, support, health, and well‐being across the adult lifespan, Wıllıam J. Chopık, 2017
10- Chronic stress, glucocorticoid receptor resistance, inflammation, and disease risk,Sheldon Cohen, Denise Janicki-Deverts, William J. Doyle, Gregory E. Miller, Ellen Frank, Bruce S. Rabin, and Ronald B. Turner, 2012
11- Origins of happiness: Evidence and policy implications,Andrew Clark, Sarah Fleche, Richard Layard, Nattavudh Powdthavee, George Ward, 2016 12-Spreading of components of mood in adolescent social networks, Robert W. Eyre, Thomas House, Edward M. Hill, and Frances E. Griffiths, 2017

İlginizi çekebilir: Takdir listesi zamanı: Kendinizi yeterince takdir ediyor musunuz?

Deniz Alayat: Ben Deniz, Bütünsel Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Koçu’yum. 2016 yılının sonuna doğru bir anda kendimi çok halsiz hissetmeye başladım. Bir hafta önce günde 30 bin adım yürürken, o kadın gitti, sanki 50 yıldır günde 3 paket sigara içiyormuşum gibi nefessiz kalmaya, kısacık mesafeleri dahi yürüyemeye başladım. Bedenimde böylesine ani bir değişiklik olunca sebebini araştırmaya başladım ve kanser olduğumu öğrendim. Bedenim defalarca bana stresimi azaltmam, durmam, sakinleşmem, kendime şefkatli davranmam gerektiğiyle ilgili sinyaller göstermişti ama ucundan kıyısından üstüme alınmamıştım. Sonunda, lösemiyle büyük bir uyanış yaşadım. Bedenimi tanımam, onun en yakın arkadaşı, kardeşi olmam gerektiğini anladım. Yaşadığım bu tecrübe, bende sağlıkla ilgili daha fazla bilgi edinme isteğini uyandırdı. İlik naklim sonrasında, tedavi görürken, merkezi New York'ta bulunan Institute for Integrative Nutrition okuluna başvurdum ve oradan mezun oldum. 2018’de Miami’de IIN Summit’ine katılarak Deepak Chopra gibi alanında başarılı isimlerden eğitim aldım. Ruh-zihin-beden ilişkisi ve sağlıklı yaşam alanında çalışıyorum. Duygularımız, düşüncelerimiz, bizi oluşturan inançlarımız, duygusal esnekliğimiz, strese karşı bedenimizin verdiği cevaplar ve sağlıklı bedene yolculukta beslenme alışkanlıklarımız keyifle çalıştığım alanlar. Mail adresim: deniz@denizalayat.com

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale