X

Zarafet, konfor ve özgünlüğün ikonik adı: CITROËN C3 ELLE

Özgün olmak, günümüzde belki de tüm zamanlardan daha zor ama çok daha önemli. Benliğimize özgü bir kimlik yaratmanın; benzersizliğimizi açığa çıkarmanın, hem kendimiz hem de başkaları için ilham kaynağı olmanın, yaratıcılığımızı konuşturmanın, kısacası kendimizi ortaya koymanın yolu yaptığımız tüm işlere, elimizin değdiği her şeye ‘kendi imzamızı’ atmaktan geçiyor. Evet, imza atmak! İletişim tarzımızdan kolumuzdaki çantaya, stilimizi yansıtan tüm parçalardan tercih ettiğimiz otomobile kadar her şeyin ‘bir imzası olmalı’. Doğru okudunuz, otomobilin bile! “Bu nasıl mümkün?” diye düşünmeye başlamadan önce sizi CITROËN C3 ELLE ile tanıştıralım.

İki ikonik Fransız marka Citroën ve ELLE arasındaki tutkudan doğan; modayı, zarafeti, rahatlığı birleştiren ve başta tüm kadınların günlük yaşam alışkanlıklarını destekleyen bir felsefenin parçası olan Citroën C3’ün özel versiyonu CITROËN C3 ELLE, ELLE Dergisi’nin 21 Kasım 1945 tarihinde yayınlanan ilk sayısına atıfta bulunuyor. Siyah şerit üzerine sade beyaz harflerle “1945’ten Beri Ve Sonsuza Dek” imzasını atarak dikkat çekiyor. Sınırlı sayıda üretilen ve tarzıyla, tutkusuyla, renkleri ve donanımıyla ön plana çıkan CITROËN C3 ELLE, sunduğu benzersiz konfor deneyimiyle de adından söz ettirmeyi başarıyor. Gelin, zarafet, konfor ve özgünlüğün ikonik adı CITROËN C3 ELLE’yi yakından keşfedelim.

Geçmişi bugüne taşıyan benzersiz bir imza

Citroën C3 ELLE, daha önce bilinmeyen bir grafik ve kentsel görsellik ile çağı yakalamayı başarıyor ve geçmişi bugüne en özgün şekilde taşıyacak imzayı atıyor. Aracın hem dışında hem de içinde, siyah bir şerit üzerinde beyaz harflerle, ELLE marka imzası olan “1945’ten Beri Ve Sonsuza Dek” ifadesi göz dolduruyor. Moda dünyasının ölümsüz kombinasyonu olan siyah beyaz ELLE şeridi, dönemi tam olarak yansıtmak için güçlü bir yazı tipiyle kullanılıyor. Ve görenleri adeta hayran bırakıyor…

Çarpıcı tonlarla bütünleşen asalet ve sadelik

Zıtlıkların benzersiz uyumunun en güzel örneği olan ‘siyah ve beyaz’ın zamansız güzelliğini vurgulayan ve ELLE logosuna gönderme yapan Citroën C3 ELLE, siyah ve beyaz olmak üzere iki tavan rengi seçeneği ile bizi karşılıyor. Asaletin diğer adı siyah ve sadeliğin simgesi beyaz tavan seçenekleri kum beji, kutup beyazı, çelik gri, platin gri veya parlak siyah olmak üzere birbirinden etkileyici gövde renkleriyle kombinlenebiliyor. Yeni mat gümüş mavi renk paketi ile de C3’ün çekiciliği daha bir ön plana çıkıyor. Ayrıca, metalik vurgulara sahip derin buzul mavisi, taze ve modern görünümüyle tüm gövde renkleriyle kusursuz uyumu yakalıyor. Airbump® ekleri, ızgaradaki far ekleri ve tavan etiketinin çevresini kaplayan renkli vurgular, Citroën C3 ELLE’in yeni renkleriyle uyum sağlıyor.

Tüm Avrupa’daki C3 müşterilerinin yaklaşık yüzde 60’ının, otomobillerini iki tonlu yani tavanı farklı renkte olan kombinasyonda tercih ettiğini düşününce Citroën C3 ELLE’in geniş bir renk seçkisi sunması, onu daha da çekici hale getiriyor.

Kusursuz ortaklığın eseri kaliteli donanım ve konfor

Citroën C3 ELLE’in benzersiz ve çarpıcı tasarımı, iç mekanda da devam ediyor. Yeni mat gümüş mavi renk paketi ile kusursuz uyumlu bir ambiyans sunan Citroën C3 ELLE’de iki renkli Advanced Comfort koltuklarda ana döşeme olarak açık Prusya grisi kumaş kullanılırken, sırtlıkların üst kısımlarında koyu mavi-gri tonlarında rüzgar grisi Alcantara kullanılıyor.

Yeniden yorumlanan şerit desene sahip marka logosu baskılı dekoratif şerit, mavimsi saten vurgularla sırtlığın üst kısmını koltuğun geri kalanından ayırıyor. Değişen malzemeler ön konsoldaki kalite algısını arttırıyor. İlk kez özel versiyonda, genelde premium versiyonlarda kullanılan Alcantara, C3 ELLE versiyonunun ön konsolunda kullanım buluyor. Mat rüzgar grisi, renk paketinin buzlu efektli metalik mavi çerçeveyle kontrast oluşturuyor. Ayrıca Alcantara’nın zarif ve şık yüzeyini yine mavi tonlarda çift dikey dikiş tamamlıyor. Beyaz ana renk ve siyah şeritle çevrelenen ELLE logosu, zemin paspaslarının arka planında net olarak görünüyor. Anahtarlık ve araç içi çanta da Citroën ve ELLE ortaklığının iki logosunu gururla sergiliyor.

Benzersiz tasarım, kusursuz konfor ve ikonik tarzının yanı sıra 1.2 PureTech 110HP EAT6 motoruyla, geri görüş kamerası, anahtarsız giriş & çalıştırma, ısıtmalı ön koltuklar, gelişmiş sürüş destek sistemleri, Vector 17 inçlik alaşım jantlar, koyu renkli arka camlar, gösterge panelinin etrafında krom çerçeve ve deri direksiyon simidi ile de sınırların ötesine geçen Citroën C3 ELLE ile tanışmak için hemen tıklayın.

*Bu yazı Citroën katkılarıyla hazırlanmıştır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale