X

Yurt dışı tatil önerileri: Schengen vizesiyle gidilebilecek uygun fiyatlı tatil rotaları

Yaz tatili yaklaşıyorken planlar yavaştan yapılmaya başlandı. Dövizin artması tüm seyahat severleri üzdü. Neyse ki hala uygun fiyatlı tatil rotaları var. Bu rotalardan herhangi birinde tatil yapmak için sadece Schengen Vizesi’ne sahip olmanız yeterli. Bu rotaların ortak özellikleri ise; Avrupa’nın birçok şehrine kıyasla uygun fiyatlı rotalar olmaları ve herkese hitap edecek farklı konseptte tatiller sunmaları. İşte uygun fiyatlı 4 yurt dışı tatil önerisi:

Atina: Geleneksel ve kültürel
Monastiraki Meydanı

Yunanlıların kültürü bizden hiç de farklı değil, tarih boyunca karşılıklı etkileşim içinde olduğumuzdan birçok ortak noktamız var. Komşumuz Yunanistan hafta sonu kaçamakları için her zaman ideal bir destinasyon.

Atina / Akropolis

Antik Yunan medeniyetinin izlerini taşıyan sokakları ile tarihi derinden hissettiriyor. Peki bu keyifli şehre gittiğinizde öncelikle nereleri gezmelisiniz?

Şehre iner inmez kendinizi Monastiraki Meydanı’na atın, oradaki samimiyeti gördüğünüz an kanınız kaynayacak. Antik Yunan kalıntılarını görmek için Akropol’e tırmanın. İnerken Plaka bölgesinin renkli sokaklarında yolunuzu bulun.

Yunan Adaları: Deniz tatili
Sakız Adası

Türkiye’de en uygun Yunan Adaları rotaları Sakız Adası ve Samos Adası. İki adanın da doğal güzellikleri ve sımsıcak köyleri anlatmakla bitmez. Damla sakızının anavatanı Sakız Adası. Damla sakızı bütün dünyada sadece Sakız Adası’nda yetişiyor.

En keşfedilesi köyleri; geometrik desenli süslemelerle kaplı Pirgi, terk edilmiş ıssız Anavatos, eski bir orta çağ köyü Mesta.

Samos Adası

Samos Adası ise Türkiye’ye en yakın Yunan Adası olmasına rağmen Sakız Adası’ndan biraz daha pahalı bulunduğu için henüz çok popüler değil. İnanılmaz güzellikteki plajları turkuaz denizi ve doğasıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deniz tatili sunuyor.

En keşfedilesi köyleri; ünlü matematikçi Pisagor’un memleketi Pythagorion, ufak bir balıkçı kasabası Kokkari, dağ yamacında kurulmuş ufacık ve sımsıcak Manolates.

Porto: Şarap rotası
Porto / Portekiz

Portekiz’de şarabın başkenti Porto 2017 yılında Avrupa’nın en iyi destinasyonu seçildi. Son birkaç yılda merkezdeki eski binaların yaratıcı sokak sanatıyla değerlendirilmesiyle adeta şehrin yıldızı parladı. Douro Nehri’nin iki yanına kurulmuş şarap bağlarından dünyaca ünlü şaraplar elde ediliyor çünkü bu nehir okyanusa açılıyor, bu yüzden de “okyanusa açılan kent” kentin sloganı olmuş.

Porto şarabının özelliği aperatif olarak içilmesi çünkü tatlı bir şarap. Porto’ya gelince kendinize alternatif bir rota çizmek istiyorsanız önce Dom Luis köprüsünü yürüyerek geçin. Yalnız köprünün iki katı var, üst katında tramvay ve yayalar geçiyor. Bu yolu kullanın ve şehrin enfes manzarasının tadını çıkarın. Karşıya geçtiğinizde Gaia bölgesindesiniz, artık dünyaca ünlü Porto şarabını tatmak için mahzenlere gidebilirsiniz.

En popüler şarap üreticileri: Taylor’s, Calem, Dow’s, Fonseca ve Graham’s ancak yerel halk daha geleneksel olduğu için Calem’i daha çok öneriyor.

Lizbon: Nostaljik keşif
Lizbon / Portekiz

Portekiz’in yedi tepeli sıcacık başkenti Lizbon her daim popülerdi. Nostaljik sarı renkli tramvayı, tarih kokan sokakları ve leziz deniz mahsülleri ile Avrupa gezilerine yeni bir tat olmayı başardı.

Alfama, Lizbon’un en eski sokaklarının, evlerinin bulunduğu ve fado müziğinin doğduğu bölge. Fado müziği Portekiz’in geleneksel müziği, biraz hüzünlü biraz da arabesk. Ama Alfama sokaklarında akşam saatlerinde öyle güzel çalıyor ki sevmemek elde değil. Ancak Portekiz’e özgü bir tatlı var ki tatmadan dönmek olmaz. Evet Nata’dan bahsediyorum. Nata gelenekselleşmiş bir Portekiz tatlısı ama Nata’nın doğduğu yer Pasteis de Belem olarak kabul ediliyor. Bu pastanede Nata’ya Belem turtası deniyor. Dışı çıtır çıtır hamur, içi bol muhallebili ve üstünün hafif yanık olması tercih edilir.

İlginizi çekebilir: Dünyada nefes kesen güzelliğe sahip 10 sahil

Ege Şahin: Seyyah olmayı kafasına koymuş, gezerken yeni tatlar denemekten de keyif alan yeni mezun bir psikolog. İzmirli Egeli Gezgin Ege seyahat etme tutkusuyla kendini yollarda buldu, o günden beri evin yolunu bulamıyor çünkü hayat gezince güzel! www.egeligezginege.com

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale