X

Yetişkin olmanın büyük sorunsalı: Neden zor partnerler seçeriz?

Duygusal birlikteliklerde partnerimizi seçmekte özgür olsak da, aslında bu konuda tam anlamıyla özgür hareket edebildiğimizi söylemek güç. Bunun en büyük nedeni ise geçmişten gelen kalıplarımız. Bir başka ifadeyle; her ne kadar kimi sevebileceğimize ve kime çekim hissedebileceğimize biz karar veriyor olsak da, bu kararı verirken bazı kısıtlamalar çerçevesinde düşünüyoruz. Ve bu kısıtlamaların tek bir kökeni var: Çocukluğumuz.  

Hepimizin bir psikolojik geçmişi var. Bu geçmişin en önemli kısmını ise çocukluğumuz oluşturuyor. Bu dönemde geliştirdiğimiz alışkanlıklar, daha sonraki dönemlerde başkalarına karşı hissettiklerimizi de belirleyebiliyor ve biz küçükken sevgi olarak tanımladığımız hisleri sağlayan kişilere aşık oluyoruz. Buradaki sorun ise şu: Çocukluğumuzda içselleştirdiğimiz sevginin sadece cömertlik, şefkat, incelik gibi olumlu özelliklerden oluşmuş olma ihtimali çok düşük.

Ebeveynlerimize benzeyen partnerler seçmemizin nedeni de aynı

Dünyanın hemen her yerinde sevgi birtakım acı verici deneyimlerle iç içe geçmiş halde bulunmaktadır. Örneğin; anne-babanızla aranızda çok iyi bir bağ olabilir. Dolayısıyla çocukluğunuz boyunca onların yanında kendinizi her zaman güvende hissetmiş olmanız da doğaldır. Ancak ebeveynlerinizden birinin kırılgan ya da depresif bir ruh haline sahip olması, sizin kendinizi bu tür bireylerin yanında güvende hissetme alışkanlığı kazanmanıza neden olur. Sevginin ve kurulan güçlü bağların bu tür insanlarla sağlanabileceği düşüncesi bilinçaltınıza yerleşir ve bu durumda yetişkinlik döneminde depresif partnerler seçme olasılığınız da yükselir. 

Başka bir örnek vermek gerekirse; sesini sık sık yükselten öfkeli bir ebeveyne sahip olduğumuzu düşünelim. Kendisini sevdiğimiz için o sinirlendiğinde “hata bende olmalı” hissine kapılmamız hayli olası. Ne var ki bu durum bizim ürkek ve aciz hissetmemize sebep olur. Bunun yetişkinlik dönemindeki partner seçimine etkisi ise şöyle olacaktır: Çekim hissettiğimiz kişi sinirlendiğinde çocuklar gibi tepki verebilir, surat asıp suçlu hissedebiliriz. Ancak kırgınlığın yanında hissettiğimiz başka bir şey daha vardır; onun bağırmasını ‘hak etmiş’ olmamız.

Ya da belki de çok çabuk incinen, hassas, savunmasız bir ebeveynimiz vardı. Bu durumda zayıf ve bizden ilgi talep eden insanlara çekiliriz. Fakat sonrasında onların zayıflıklarına katlanamamaya başlarız. Bir yandan, aynen küçüklüğümüzdeki gibi onlara karşı çok dikkatli ve nazik davranır, destek olmaya çalışırız; bir yandan da onları gördükleri ilgiyi hak etmediklerini düşündüğümüz için ayıplar, suçlu ilan ederiz.

Çocukluk döneminde sevgiyle bağdaştırılan güçlüklerin kişi üzerindeki etkisi o kadar güçlüdür ki; yetişkinliğimizde de buna özlem duyabiliriz. Ve bu güçlükleri kişiliklerinde barındırmayan muhtemel partner adaylarını görmezden gelebiliriz. İlgilenmediğimiz biri için “sıkıcı, hoş biri değil” gibi farklı farklı nedenler bulsak da, aslında o sırada bilinçaltımızdaki cümle şudur: “Sevginin gerçek olduğunu hissetmem için yaşamam gereken sıkıntıları bana yaşatmayacak birisine benziyorsun.”

İlginizi çekebilir: Psikolojide “bağlanma teorisi”: Çocukluğumuz yetişkinlikte kurduğumuz ilişkileri nasıl etkiliyor?Psikolojide “

Ne yapabiliriz?

Sorunlu insanlara çekim hisseden kişilere, genelde o insanlardan ayrılmaları ve psikolojik olarak daha sağlıklı adaylar bulmaları tavsiye edilir. Ancak bu pratikte neredeyse imkansız bir şeydir. Çekim gücünü sihirli bir değnekle başka bir yöne yönlendiremeyiz. Çekim duyduğumuz insan tiplerini değiştirmeyi amaçlamaktan ziyade, geçmişimizin bize çekici bulmamızı söylediği karakterler karşısında nasıl davrandığımızı ve onlara karşı nasıl tepkiler verdiğimizi değiştirmek daha akıllıca olacaktır. Çünkü sorun yaşamamızın asıl sebebi, çekici bulduğumuz insanlar karşısında çocukluğumuzdaki davranışlarımızı erişkinliğimizde de sürdürüyor olmamızdır.

Çekim şablonlarımızı değiştirmemiz pek mümkün olmasa da çekim hissettiğimiz güçlüklerle ilgili tepkilerimizi, çocuksuluktan olgunluğa taşımak yetişkinler olarak hepimizin yapabileceği bir şey. İçgüdülerimizi radikal bir şekilde yeniden tasarlamaya çalışmak yerine, çekim hissettiğimiz adaylara çocukluğumuzdaki gibi değil, daha olgun ve yapıcı bir şekilde, yani rasyonel bir erişkin gibi karşılık vermeyi öğrenmeliyiz.

Duygusal ilişkilerimizde neden zor partnerleri tercih ettiğimizle ilgili daha fazlasını öğrenmek için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:

 

İlginizi çekebilir: Evlenmeden önce partnerinizle ilgili gözden geçirmeniz gereken 5 kişilik özelliği

Kaynak
theschooloflife

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.

Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları

Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale