X

Yetenek uzmanı Jason Shen etkili işe alım sürecinin nasıl olması gerektiğini açıklıyor

İş dünyası bugün kıran kırana bir mücadelenin geçtiği bir yer haline geldi. Dolayısıyla kariyer hedefleriniz doğrultusunda çok çalışıyor olsanız bile, bazen hak ettiğiniz yerde olmadığınızı düşünebilirsiniz. Bu konuda bize ilham veren hikayelerse genellikle önce görmezden gelinen ve küçümsenen, sonra haklılığını kanıtlayan insanlar oluyor. Mühendislik yetkilisi Brian Acton’ın piyasa değeri 19 milyar dolar olan mesajlaşma platformu WhatsApp’ın eş kurucusu olmadan önce hem Twitter hem de Facebook tarafından reddedilme hikayesi de bunlardan biri.

Yetenek uzmanı bir girişimci olan Jason Shen, konuyla ilgili olarak 20. yüzyılda oluşturulan işe alım sistemlerinin başarısız olduğunu ve inanılmaz potansiyele sahip insanları kaçırmamıza neden olduğunu belirtiyor. Bu konu üzerinde kafa yorarken kendi kendineGeleceğin etkili çalışanlarını belirlemek için ne tür araç ve stratejilere ihtiyacımız var? sorusunu yönelten Shen, yanıt aramak için birçok sektörden lidere danışmış ve yapılan onlarca araştırma ve raporlardan faydalanmış. Ve tüm çabalarının sonucunda işe alım sürecinde önemli olanın yetenekler olduğunu ve bunun çoğu zaman göz ardı edildiğini fark etmiş.

Jason Shen

İlginizi çekebilir: İnsan çok çalışınca da başarılı olur mu? Yoksa yetenek bir zorunluluk mu?

Shen’e göre eğer yeteneği hep aynı yerde arıyorsak her zaman aynı sonucu almamız kaçınılmaz. Yeteneğin genellikle ünlü okullar, yetenekli çocuklar için programlar, prestijli organizasyonlar gibi yerlerde olduğu düşünülüyor. Ancak yetenek arayışı bundan çok daha fazlasını gerektiriyor:

“ABD’li bir spor kulübü olan Oakland Athletics, iflas edip, sayımlarda yüksek skor edinememiş oyuncuları bünyesine kattığında, beyzbol tam anlamıyla bir dönüşüm geçirmişti. Çünkü sayı yapan koşu hamleleri, takımın yüksek skor almasına ve kazanmasına yardım ediyordu. Üstelik bu fikir spor dışında da kendini gösteriyor. Pinterest’in Tasarım ve Araştırma yetkilisi, Silikon Vadisi’nin en çeşitli ve yüksek performanslı ekiplerinden birini kurduklarını ifade etmişti, çünkü onlara göre hiçbir insan yetenekte tekel değildi. Bu yüzden temel teknoloji merkezlerinin ötesine bakmak için uğraştılar ve tasarımcıların tecrübesine ya da geçmişine değil portfolyosuna odaklandılar.”

Öz geçmişlerindeki kısa süreli tek bir iş yüzünden İK çalışanlarının adayları sürekli iş değiştiriyor diye nitelendirebildiğini anlatan Shen’e göre; biri hakkında tam bir görüş edinemezsek, onlara biçtiğimiz değer her zaman kusurlu olacaktır. Deneyimi yetenekle, kimlikleri başarıyla eş tutmayı bırakmalıyız. Güvenli ve aşina tercihleri kabul etmeyi bırakmalı ve harika biri için kapıyı açık tutmalıyız. İşverenlerin modası geçmiş İK uygulamalarından vazgeçmesine ve yeteneği görüp tartmayı öne çıkaran yeni yollar edinmesine ihtiyacımız var. Ve bu noktada adaylara düşen işse, anılarını güçlü ve ikna edici yollarla anlatarak bu sürece yardım etmek. İnsanların gerçekten yapabilecekleri her şeyle görüldüğü, potansiyellerini gerçekleştirme fırsatına sahip oldukları bir dünyada yaşayabiliriz ve bu dünyayı inşa etmek bizim elimizde.

Konuşmasında kendi hayat hikayesinden de örnekler veren Shen, çocukken öğretmeninin onu özel ihtiyaçlı sınıfına göndermeyi düşündüğünü, ancak tek sorunun ailesinde yalnız bir çocuk olduğu için okulda biraz fazla heyecanlı olması olduğunu anlatıyor. Jason Shen’in ilham verici konuşmasının tamamını aşağıdaki videoda bulabilirsiniz:

İlginizi çekebilir: Şans: Doğru yerde doğru zamanda olma sanatı ve şanslı olmanın 3 kuralı

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale