X

Yeşil alanların psikolojik ve fizyolojik etkileri

İnsanlara, açık hava aktivitelerine katılıp yeşil alanlarda vakit geçirmeleri, sağlığa iyi geldiği için uzun zamandan beri öneriliyor. Chicago Üniversitesi’ndeki araştırmacılar bu konuyu bir adım ileri taşıyarak yeşil alanlarda vakit geçirmenin ne kadar faydalı olduğunu ölçmeye çalıştılar. Toronto’daki ağaçları ve sağlık kayıtlarını inceleyen uzmanlar, sokakta fazladan 11 ağaç bulunmasının kalp krizi, diabet ve obezite riskini azalttığını tespit ettiler. Peki, yeşil alanların psikolojik ve fiziksel etkileri nelerdir?

Ağaçların yakınında yaşamak sağlığa neden iyi geliyor?

Yeşil alanlarda yaşamanın pek çok psikolojik ve fiziksel faydası var. Doğa yürüyüşleri aynı konu üzerinde sürekli düşünmek gibi depresyona yol açan durumları azaltıyor. Araştırmacılar buna ek olarak şunu dile getiriyorlar: “Araştırma açığa çıkarıyor ki doğada yaşanılan deneyimler ile akıl sağlığı arasında doğrudan bir ilişki var ve şehirleşmenin arttığı günümüzde daha çok doğal alana ulaşımın olması gerekiyor.”

Dünyada şehirleşme oranı %50. Yani bir başka deyişle dünyanın yarısı şehirlerde yaşıyor. Bu oran ülkemizde ise %70’in üzerinde. Bu yüksek oranlar insanların yeşil alanlara ulaşımını zorlaştırdığı gibi toplum sağlığı için de bir tehdit oluşturuyor. Bunun yanında yeşil alanlara yakın yaşayan kişilerin sağlık problemleri hakkında daha az şikayet ettikleri gözleniyor.

Yeşil alan olarak şehir parklarını, tarımsal alanları, ormanları, kısacası doğaya ait her şeyi sayabiliriz. Yeşil alanlar aynı zamanda bilişsel işlevinizi de geliştiriyor. Yaşları 7 ila 10 arasında 2600 çocukla yapılan araştırmada, özellikle okullarında yeşil alan bulunan çocukların odaklanma becerilerinin arttığı gözlemlenmiştir. 2014 yılında yapılan başka bir araştırma ise okullarında yoğun bitki örtüsü bulunan çocukların derslerinde daha başarılı olduğu gözlemlenmiştir. 

Ağaçlar: Hava kirliliğinin çözümü

Pratik bir perspektiften bakarsak, ağaçların insan sağlığına iyi gelmesi havayı temizlemesinden kaynaklanıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre şehirde ve kırsal alanlarda hava kirliliğine bağlı olarak prematüre ölümlerinin sayısı sadece 2012 yılında 3.7 milyona dayanmış durumda. Ölümlerin önemli bir kısmı ise kalp krizi ve felç şeklinde oluyor. Ağaçlar bu durumu değiştirmek için büyük bir potansiyele sahipler. Ağaçlar yapraklarındaki gözenekler sayesinde kirleticileri ortadan kaldırıyorlar. Bitkinin yüzeyi sayesinde bazı gaz kirleticiler de yok olmaktadır.

Elimizdeki verilere göre 2010 yılında Amerika’da ağaçlar ve ormanlar tarafından yok edilen kirli havanın oranı 17.4 milyon tondur. Bu miktarda kirli havanın insan sağlığına etkisinin bilançosu ise 6.8 milyardır.

Ağaçlar sizi dışarı çıkmanız için cesaretlendirebilir

Ağaçlar, dışarı çıkmak, yürüyüş yapmak için harika bir motivasyon kaynağıdır. Araştırmaya göre 5 dakika kadar bile açık alanda fiziksel egzersiz yapmak ruh halinizde ve öz saygınızda olumlu yönde gelişmeye neden oluyor. Aynı araştırmada dışarıda egzersiz yapan insanlarda stres hormonu olan kortizolun kapalı alanlarda yapanlara göre daha az salgılandığı görülmüştür. Yazar Richard Louv, Last Child in the Woods adlı kitabında çocuklarda Dikkat Eksikliği Bozukluğu hastalığının açık alanda az vakit geçirmekten meydana geldiğini savunmaktadır. Dahası, haftada 5 ila 10 saat arasında dışarıda vakit geçiren çocukların doğayla arasında daha güçlü bir bağ olduğunun, bu bağın da insanın gelişimi ve iyiliği açısından son derece faydalı olduğunun altını çizmektedir.

Kaynak
theunboundedspirit.com

İlginizi çekebilir: Sportif meseleler arasında biraz trekking yapalım

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale