X

Yaza daha fit girmek için edinmeniz gereken 5 alışkanlık

Eminiz sizin de hayatınızda düzenli olarak spor yapabilen ve hayatının çoğunu sağlıklı beslenerek geçiren, ya da hiçbir suçluluk duymaksızın ve kaç kalori olduğunu düşünmeden tatlı yiyebilen insanlar olmuştur.

Bu kişilerin sürekli fit kalabilmesinin sırrı doğuştan var olan genetik özellikleri gibi görülse de, aslında uzun yıllardır sürdürülen bazı alışkanlıklar ve yaşam tarzıyla ilişkilidir. İlkbahar biraz geç gelmiş olsa da, havalar artık ısınmaya başlıyor. Peki vücudunuz cıvıl cıvıl renkteki elbiselerinize, eteklerinize ve şortlarınıza hazır mı? Nisan ayının ortasında olmamız, fit olmak için geç kaldığınız anlamına gelmiyor. Aşağıda sunacağımız öneriler, yalnızca yaz süresince değil, hayatınızın geri kalanında daha fit ve sağlıklı bir vücuda kavuşmanıza yardımcı olacak.

1) Diyet yapmak yerine sağlıklı beslenmeyi yaşam tarzı haline getirin

Fit olan kişilerin “Diyet yapıyorum.” dedikleri ya da yedikleri yiyeceklerin kalorilerini saydıkları çok nadir görülür. Çünkü bu bireyler, aslında birçok kişinin diyet olarak adlandırdığı sağlıklı beslenmeyi yaşam tarzı haline getirebilmiş olan kişilerdir.

Sağlıklı beslenmenin ve fit kalabilmenin yolu, ne yiyeceğinize önceden karar vermenizle değil, vücudunuzdan gelen sinyallere kulak vermenizle mümkündür.

Sizi ne iyi hissettiriyor? Yediğiniz hangi yiyecek tüm gün ağırlık yapıyor ve yorgun hissetmenize neden oluyor? Eğer kendinize bu ve  bunun gibi soruları sorup, vücudunuzun sinyallerine göre hareket ederseniz hiçbir diyete ihtiyaç duymaksızın sağlıklı ve fit kalabilmeniz mümkün olacaktır.

2) Sağlıklı beslenmeyi zevkli hale getirin

Vücudundaki yağ oranı %5 olan, bir parça bile olsa çikolata yemeyi reddeden ve bu şekilde mutlu olan bireyler olabilir; ancak çoğumuz ruh sağlığımızı koruyabilmek adına küçük kaçamaklara ihtiyaç duyarız. Tabii lezzetinin yanında, mümkün olduğunca az kalorili ve sağlıklı kaçamakları tercih etmek durumundayız.

Gün içinde ya da beslenme düzeninizin herhangi bir yerinde sağlıklı küçük kaçamaklar yapmak, diyet yaptığınız için kendinizi kötü hissediyor oluşunuzu engeller ve yeni yaşam tarzınızla birlikte kalorisi az sağlıklı alternatif kaçamakları daha çabuk benimsemenize yardımcı olur.

Her sabah yeni bir gün ile tazelenir ve zihnimizi sıfırlayarak pozitif uyanmaya gayret ederiz. Sabahın ilk öğünü, bizi güne motive eden en önemli faktörlerdendir. Sağlıklı beslenme düzeninde kahvaltının ne kadar önemli olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Güne doğru başlamanın ve kahvaltının faydasını görmenin en pratik ve sağlıklı yolu ise zenginleştirilmiş tahıl gevrekleridir. Kaliteli karbonhidrat tüketimi için doymuş yağ oranı düşük, lif yönünden zengin olan tahıl gevrekleri, hem tok tutmaları hem de lezzetli oluşları açısından sağlıklı beslenenlerin son dönemlerde en çok tercih ettikleri kahvaltı seçenekleri arasında yer alıyor. Basit tahıllardan yapılan kahvaltılık tahıl gevrekleri, hepimiz için değerli olan vitamin ve mineralleri sağlama konusunda vazgeçilmez besin değerlerine sahiptir. Yapılan araştırmalar günlük demir alımının %15’inin; B1 ile B2 vitamini ve folik asit alımının %10’unun zenginleştirilmiş kahvaltılık gevrekten sağlandığını gösteriyor.

Fırınlanmış yulaflı yeni Ülker Kellogg’s Special K GranolaÜlker Kellogg’ içinde bol üzüm var. Fındık ve incir sevenler için incirli-fındıklı-üzümlü çeşitleriyle, keyifli ve lezzetli bir sabah kahvaltısı için muhteşem bir seçenek olacaktır. 4 farklı tam tahıllı Special K Granola, zengin bir lif kaynağı olmasının yanı sıra, 6 çeşit B vitamini içeriyor. Artık yaza fit girmek için zengin besin değerlerinin yanı sıra, sağlıklı ve lezzetli tatlardan ödün vermeye gerek kalmadan güne harika başlayabilirsiniz.

3) Spor yapmayı eğlenceli hale getirin

Eğer koşu bandı üzerinde koşmak, sizin için yeterince keyifli değilse ve her egzersiz saati işkenceye dönüşüyorsa, spor yapmak için başka yollar denemenin vakti gelmiş demektir.

Fit olan bireyler için egzersiz yapmak bir amaç uğruna, görev olarak görülerek yapılan bir aktivite değildir. Bu tarz kişiler spor yapmaktan ya da hareket etmekten zevk alırlar ve bir sonraki antrenmanlarını hevesle beklerler. Yağmurlu bir günde siz evinizde oturup kahvenizi yudumlamayı tercih ederken, bu kişileri sokakta koşarken görebilmek mümkündür.  

Eğer egzersiz yapmak size işkence gibi geliyorsa, bunun sebebi çalışma stiliniz olabilir. Herkes farklı şeyler yapmaktan hoşlanır. Bu nedenle zevklerinize, isteklerinize ve ihtiyaçlarınıza uygun bir egzersiz programı bularak antremanlarınızı keyifli bir boş zaman aktivitesine çevirebilirsiniz.

4) Düzenli ve dengeli uyumaya özen gösterin

Fit olmanın ne kadar fazla çalışılırsa o kadar mümkün olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü, sağlıklı ve fit olmanın en büyük gerekliliklerinden biri düzenli uykudur. Uykunuzun düzenli ve dengeli olması, düzenli olarak egzersiz yapabilmeniz için gerekli olan enerjinin sağlanmasında, metabolizmanın düzenlenmesinde, kasların tamir edilmesinde, atletik performansınızın güçlenmesinde önemli rol oynar.

Her gece en az 7-8 saat uyumayı alışkanlık haline getirin. Kendinizi çok yorgun hissettiğiniz zamanlarda, kısa molalar vererek gözlerinizi kapatarak dinlendirin.

5) Kendiniz gibi sağlıklı beslenen ve fit olan insanlarla daha fazla zaman geçirin

Arkadaşlarınızın sürekli fast food ve tatlılarla beslendiğini, zamanlarını saatlerce film izleyerek ya da bilgisayar başında oyun oynayarak geçirdiklerini düşünün.  Bu tarz bireylerle beraberken sağlıklı şeyler tüketebilmeniz ya da aktif bir yaşama sahip olabilmeniz pek mümkün görünmüyor.

Diğer taraftan arkadaşlarınız sürekli sağlıklı besleniyor, boş zamanlarınızda sizi fiziksel hareketin ön planda olduğu aktiviteler yapmaya teşvik ediyor ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek yaşıyorsa, bu çevrede sizin de bu bireyler gibi yaşamanız daha olası gözüküyor.

Eğer çevrenizdeki bireyler sağlıksız yaşayan ve hareketsiz bir yaşam tarzını benimsemiş kişilerse, bu durum sizi psikolojik olarak zorlayabilir ancak ilk adımda beraber geçirdiğiniz zamanda yaptığınız aktivitelerde küçük düzenlemeler yaparak arkadaşlarınızı sağlıklı yaşamaya teşvik etmek etkili olabilir. Bunun dışında, çevrenizdeki sağlıklı yaşayan ve düzenli olarak spor yapan bireylerle yeni arkadaşlıklar geliştirebilir, bu kişilerle daha fazla zaman geçirebilirsiniz.

Yaza daha fit girmek için kazanmanız gereken alışkanlıkları derlediğimiz bu yazı, yeni Kellogg’s Special K Granola‘nın katkılarıyla hazırlanmıştır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale