X

Vücudunuzla gerçek bir iletişim kurmak için: Yoga

Vücudumuz, bize içimizde olanları anlatmak için tasarlanan mükemmel bir mekanizmadır. İçeride bir şeyler yolunda gitmediğinde, organlarımızı göremediğimiz ve direkt iletişim kuramadığımız için, yolunda gitmeyen konunun mesajını bize cildimiz veya ağrı gibi yollarla ulaştırır. Fakat çoğu zaman dış dünya ile o kadar meşgulüzdür ki, bu mesajı göremez ve hastalık diyip kabullenerek üzerinde durmayız. Genelde de geçici çözümlerle yetiniriz. Ta ki aynı problem tekrar baş gösterene kadar…

İlkokul ve ortaokuldan hepiniz hatırlarsınız, meşhur beden eğitimi derslerimiz vardı ve geçme notumuzu takla atmak, köprü kurmak gibi teknikleri uygulayarak alırdık. Hocalarımızla alakalı değil ama beden eğitimi dersi sınavları okul hayatım boyunca en düşük puan aldığım dersler oldu. Çoğu arkadaşım için eğlenceliyken benim için hep kabus olmuştu, çünkü o taklayı bir türlü atamıyor, mum duruşu yapamıyordum. (Çocukluk dramına bakın!)

Bu durumu o zamanlar uzun boylu olmama bağlıyordum. Büyüdüm üniversiteli oldum, bu sefer de ağır çanta taşımaktan birkaç sefer belim tutuldu. Acilde kas gevşetici iğne vurdurup kas ağrım geçtikten sonra da hayatıma devam ettim. Yaşadığım son bel tutulmasından sonra dedim ki “Ben düzenli spor yapmıyorum, kaslarımı güçlendirmek için en iyisi spora başlayayım.” Bir süre fitness’a gittim fakat pek benim tarzım olmadığını anlayınca yine süreklilik sağlayamadan bıraktım. Bu olaylardan birkaç yıl sonra nihayetinde bir şekilde yoga ile tanışma fırsatı buldum. Grup derslerine katılıyordum, ve sınıftaki insanların performansı ile kendimi karşılaştırdığımda ben zayıf olmama rağmen çoğu eğilme hareketini yapamıyordum. Yogayı henüz tanımamış birisi olarak etrafıma baktığımdaysa, benim tam tersime o hareketleri yapabileceğine inanmayacağım farklı yaş ve vücut yapısındaki birçok kişi kolaylıkla yapabiliyordu. (Bu bakış açısını, yogayı yanlış tanıyarak başlayan, ön yargıları olan ve sonra öğretisini anlayarak değişen birisi olarak samimiyetle paylaşmak istedim.)

Ben yoga akışı sırasında nefes nefese kalırken, onları bıraksanız üç saat daha devam edebilecek görünüyorlardı. İlk başta “hareketleri yapabilmek” sınırları çerçevesinde baktığım yoga, sonrasında bende farklı hissiyatlar yaratmaya başladı. Birincisi, yoga pratiklerinde hareketleri nefesinize odaklanarak yaparsınız. Nefesime odaklandıkça hangi noktalarda tıkandığını görmeye ve derslerde onu gözlemlemeye başladım.

Ben fark ettikçe, nefesin rahat akmadığı noktalar açılmaya başlamıştı. Hareketleri daha rahat, nefes nefese kalmadan yapabiliyordum. Yoga pratiğim esnasında nefesim ve hareketleri yapmamı zorlaştıran vücudumdaki bazı tıkalı bölgeler açıldıkça, günlük hayatımda da daha sakin, stressiz bir kişiye dönüşmeye başlamıştım. O başta yapamadığım hareketlere gelincee, eskiden eğildiğinde yere dokunamayan ben avuçlarımı yere koyacak kadar rahat eğilir olmuştum. Her zorlandığım harekette bedenimdeki hangi kısımlarda rahatsızlık duyduğumu görmeye başlamış, ve o bölgelerimle ilgili çalışmaya üşenmeden devam etmiştim. Devam ettikçe gördüm ki bir yandan vücudumdaki katı noktalar, bir yandan da hayatımdaki katı kurallarım yumuşamaya başlıyordu – hem kendim hem de başkaları ile ilgili.

Benim bu yaşadığım deneyim sadece bir başlangıçtı, fakat çok açıktı ki vücudum benimle konuşuyordu! Yoga matı üzerinde yaşadığım her zorluk hayatımdaki bir noktaya dokunuyor ve ben matta o tıkanıklıkları açtıkça hayatımda da açılımlar yaşıyordum. Diyeceğim o ki, vücudumuz bize her türlü sinyali veriyor ve bizim iyileşmemize yardımcı olmak için elinden gelenin en iyisini yapıyor. Bir kez onu dinlemeye başladığınızda ve onu kalıcı olarak iyileştirdiğinizde hayatınızda da olumlu dönüşümler yaşayacağınızı garanti edebilirim. Farklı yollarla da benzer noktaya gelebilirsiniz. Ben vücudumu dinlemeye yoga ile başladım ve sizlere ilham olması için paylaştım. Ne dersiniz, dinlemeye değmez mi?

İlginizi çekebilir: İyileşmek için blokajları kaldırmak: Enerji özgürleştiğinde, olasılıklar gerçekliğe dönüşür

Sibel Okan - moment by Sibel: Merhaba ben Sibel. Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunuyum. Daha önce özel sektörde pazarlama alanında çalıştım. Mühendislik eğitiminin bana katmış olduğu analitik düşünce yapısı ve süreç yönetimi bilgisinin yanı sıra, Hamburg'da 5 ay boyunca yaşama fırsatı bulduğum Erasmus programı ve yelkencilik deneyimi okulumun bana verdiği en keyifli hediyeler. Üniversite hayatından özel sektördeki iş hayatına geçtiğim ilk yıllarda, mutluluğu arama yolunda tanıştığım enerji dengeleme deneyimi, farkındalığımın artmasına ve içimdeki yaratma gücünü daha derinden tanımama vesile oldu. Çıktığım bu yoldaki tüm deneyimlerimde ortak öğreti "anda yaşamak" oldu. Daha mutlu bir Sibel'e dönüşmek için anda yaşamanın yollarını keşfederken edindiğim bilgileri olabildiğince çok kişiyle paylaşarak herkesin kendi yaşamına uygulayabileceğini göstermek ve ilham olmak isteğiyle farklı bir yolda ilerlemeye karar verdim. Mindfulness temelli yoga ve meditasyon eğitmeni, mindfulness koçu olarak; tüm servislerimi tek bir çatı altında topladığım moment by Sibel markamla anda yaşamak için farklı yollar keşfetmenize alan açıyorum!

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale