X

Uyandırıcı etkisinden yararlandığımız kahveyi içtiğimizde beynimizde neler oluyor? 

Kahve dünyada petrolden sonra en çok ticareti yapılan ikinci ürün. Etkilerini düşündüğümüzde böyle olması gayet anlaşılır. Peki yoğun günlerimizde uyanık ve hareketli olmamızı sağlayan, kendimizi enerjik hissettiren ve hatta zaman zaman bizi mutlu eden kahve bunu nasıl başarıyor? Kahvenin faydaları saymakla bitmez peki ya beynimizi tam olarak nasıl etkiliyor?

Kahvenin uyandırıcı etkisi

Uyanık olduğumuzda adenozin denilen bir kimyasal beynimizde birikir. Ve bu hormon, beynin aktivitesini yavaşlatan reseptörlere bağlanır. En sonunda o reseptörlerde ne kadar çok adenozin biriktiyse beyin de o kadar yorgun hisseder. Ne kadar uzun süre uyanık kalırsak o kadar fazla yorgun hissetmemiz de bununla bağlantılıdır. Öte yandan uyku sırasında adenozin yoğunluğu azalır. Bu da yavaşça uyanıklığı arttırır.

Adenozinin yapısı içtiğimiz kahvedeki kafeinin yapısı ile çok benzerdir. Bu yüzden, kafein dolaşım sisteminizden geçip beyne gittiğinde orada adenozinle yarışarak reseptörlere bağlanır. Ama kafein aslında adenozin olmadığı için uykulu hissetmezsiniz. Adenozin artık reseptörlere bağlanamaz ve dolayısıyla sakinleştirici etkileri de azalır.

Kahve, petrolden sonra dünyada en çok ticareti yapılan ikinci ürün.

Yorgun hissettiğimiz zamanlarda kafeinin bu etkisinden yararlanmak mükemmel olsa da, uzun süreli kafein kullanımında beyin daha fazla adenozin reseptörü üreterek tepki verir. Yani bir dahaki sefere aynı sonucu alabilmek için daha fazla kafein tüketmek gerekebilir.

Kahve neden mutluluk sağlıyor?

Kafein aynı zamanda adrenalin üretimini de uyarır. Adrenalinin “dövüş ya da uç hormonu” olarak bilinmesinin nedeni kalp atışlarınızı hızlandırması, kan basıncınızı yükseltmesi ve hatta solunum yollarınızı açmasıdır. Dahası bu hormon beyinde kendisinin geri emilimini sağlayarak dopamin seviyesini etkiler ki sizi mutlu eden de budur. Bu dopamin dürtüsü kahvenin kendisini bağımlılık yapıcı kılan yanıdır.

İlginizi çekebilir: Kahvenizi sağlıklı hale getirmek için yapmanız gereken 3 şey

Kafeinin tehlikeli dozu

Kafeinin de bir ölümcül dozu vardır. Ki bu da vücudunuzun 1 kilogramına 150 mg. şeklinde tekabül eder. Başka bir ifadeyle 70 kg ağırlığındaki bir insanın 14.000 mg kadar kafein alması, aşırı doz kafein almış olması anlamına gelir. Ortalama bir fincan kahvede 150 mg. kafein bulunur. Yani 70 kg bir insanın 70 fincan kahve içmesi onun için ölümcül doz olabilir. Ancak bunun gerçekleşmesi için 70 fincan kahveyi aynı anda içmek gerekiyor. Ve bu da kahveden aşırı doz kafein alımını imkansız kılıyor. Çünkü fiziksel olarak o kadar kahveyi içmek imkansız.

Kafeinin ömrü

Kafeinin yarılanma ömrü 6 saattir. Yani eğer standart 150 mg. kafein içeren 1 fincan kahve içmişseniz, 6 saat sonra vücudunuzda 75 mg. kafein kalır ve bu yüzden kafeinin sizdeki etkisi yarı yarıya azalır. Ve ondan da 6 saat sonra 3,75 mg. kafein kalır. Böylece beyninizde adenozin için daha fazla yer açılmış olur. Bu yüzden kafeinin sizde yarattığı enerjik hissi sürdürebilmek için gün içerisinde 1 fincan kahve daha içmek isteyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Kahve içmek ömrü uzatıyor, nasıl mı?

Asap Science’ın hazırladığı aşağıdaki videoda kahve içtiğinizde beyninizde neler olduğuyla ilgili daha fazla bilgi bulabilirsiniz:

Yukarıda yer alan bilgiler kahvenin ölçülü tüketildiğinde bize sağlayacaklarından yararlanabileceğimizi gösteriyor. Öte yandan uyuyamama, baş ağrısı, kaygı, ishal gibi sorunlar yaşıyorsanız; tüm bunlar fazla kahve tükettiğinizin işaretleri olabilir. Bu durumda günlük içtiğiniz kahve miktarını azaltmanız yararlı olacaktır.

Çok fazla kahve içtiğinizin işaretleri:

httpv://www.dailymotion.com/video/x5hh9ga

İlginizi çekebilir: Kafeini alışkanlık olarak değil stratejik olarak tüketerek verimliliğinizi arttırın

 

Kaynak:
cnet.com
rd.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale