X

Toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedir, toplumsal cinsiyet eşitliği nasıl desteklenir?

Bugün, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Kadına şiddetin, cinsiyet nedeniyle ötekileştirmenin, cinsiyete dayalı ayrımcılığın, toplumsal cinsiyet eşitsizliği mücadelesini destekleme günü…

Cinsiyete dayalı ayrıştırma ve ayrımcılık aslında hepimizin yakından tanıdığı ve yaşamın her alanında karşılaştığımız, birinci elden deneyimlemesek bile farklı formlarına neredeyse her gün şahit olduğumuz bir durum. Peki, cinsiyet ne demek ve cinsiyete dayalı ayrımcılık neden var? Herhangi bir cinsiyetin ayrımcılığa uğramasının temelinde biyolojik genetik ve fizyolojik özelliklerinin farklı olması mı yer alıyor yoksa cinsiyete dayalı ayrımcılığın suçlusu toplum tarafından cinsiyetlere atanmış roller ve sorumluluklar mı?

Atanmış cinsiyet ve toplumsal cinsiyet kavramları arasındaki ince çizgi

Atanmış cinsiyet olarak da bilinen cinsiyet (sex) kavramı, herhangi bir bireyin doğuştan sahip olduğu fizyolojik, genetik ve biyolojik özellikleri nedeniyle dişi, erkek ya da interseks (cinsiyetler-arası) olarak adlandırılmasını içeriyor. Toplumsal cinsiyetse (gender); atanmış cinsiyeti dişi ve erkek olan bireylere toplum tarafından uygun görülen rolleri, sorumlulukları ve davranışları tanımlıyor. Toplum tarafından cinsiyete atanmış tüm roller, sorumluluklar ve davranışlar kültürden kültüre farklılık gösterebiliyor ve zamanla toplum yapısındaki değişikliklerle birlikte değişim de gösterebiliyor. Toplum tarafından cinsiyete dayalı olarak belirlenen bu roller ve sorumluluklar nedeniyle dişi, erkek ve interseks bireylerin yaşama katılımları da farklılık gösterebiliyor. İşte cinsiyete dayalı ayrımcılık hikayesi de tam olarak bu ayrışma noktasında kendini gösteriyor.

Toplumsal olarak yapılandırılmış ve cinsiyetlere göre ayrıştırılmış toplumsal cinsiyet rolleri ve kalıplar kişilerin kısıtlanmasının, dışlanmasının ve ayrımcılığa maruz kalmasının; dolayısıyla cinsiyete dayalı ötekileştirmenin insan hakları ihlallerine kadar varabilen sonuçlarıyla mücadele etmemizin en temel sebeplerinden biri. Cinsel kimliği nedeniyle iş yaşamında ve toplumsal düzende kendisi için belirlenmiş kalıplara uygun olması beklenen kişiler, bu kalıpların dışında kalan davranışlar ve tutumlar sergilediklerinde otomatik olarak çoğunluk tarafından ötekileştirmeye maruz bırakılıyor.

İlginizi çekebilir: Cinsel yönelim, romantik yönelim, cinsiyet kimliği, ilişki türleri ve ilişki davranışları sözlüğü

Toplumsal cinsiyet kalıpları ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği

Yaşamın pek çok alanında eşitsizliklere neden olan toplumsal cinsiyet kalıpları, cinsel sağlık ve üreme sağlığı bilgi erişiminde, bedeni ve kendini tanımada, cinsel sağlık ve üreme sağlığı haklarına erişimde, okul ortamında, iş ve aile yaşamında da engeller oluşturuyor. Tüm değerleri, gelenekleri ve yaşam alışkanlıklarının kapsamı altında olan cinsiyet rolleri, dünyaya geldiğimiz ilk andan itibaren, sosyalleşme sürecimizde, bilinçli ya da bilinçsiz olarak bizlere aktarılmaya başlanıyor. Ailenin pembe ya da mavi renkli giysiler giydirmeyi tercih etmesinden oyuncak seçimlerine, duyguların nasıl ve ne kadar ifade edilmesi gerektiğinden örnek olarak sunulan rol modellerine, anne ve babanın toplumsal cinsiyet kalıplarının ne kadar içinde, ne kadar dışında bir yaşam sürdürdüğüne kadar; farkında olduğumuz ya da olmadığımız ufacık detaylar bile, toplumsal cinsiyete dayalı ayrışmanın ilk başladığı erken çocukluk döneminde yaşamımıza girmeye başlıyor.

Büyüdükçe ve okul, iş gibi kurumlar aracılığıyla yaşadığımız toplumla daha fazla etkileşim içine girdikçe bu roller daha da belirginleşiyor ve aldığımız tepkiler, kullandığımız dil, tüketim tercihlerimiz gibi pek çok alanda cinsiyet kimliğimizi ve kimliğimize atfedilen rolleri daha da benimsemiş hale geliyoruz. Tabii bu süreçte içinde yaşadığımız toplumda kadının ve erkeğin ne anlama geldiğini, nasıl davranması gerektiğini, beklentilere uygun davranmadığında ne gibi sonuçlarla karşılaşılabileceğini de öğreniyor ve içselleştiriyoruz.

Dünya genelinde erkeğe ve kadına atfedilmiş toplumsal cinsiyet rolleri kültürel bazı farklılıklara rağmen pek çok ortak nokta olduğuna işaret ediyor. Birçok toplumda erkekler güçlü, sert, özgüvenli, cesur, bağımsız, gerçekçi gibi sıfatlarla tanımlanırken kadınlar zayıf, güvensiz, bağımlı, pasif, kararsız, duygusal, şefkatli gibi sıfatlarla nitelendiriliyor. Tüm bu sıfatların ne kadarının olumlu ya da olumsuz olduğuna bakılmaksızın, kadınlardan ve erkeklerden neler beklendiği mesajının cinsiyet kimliği üstünden bu şekilde yansıtılması, insanlığın ortak paydası olan duyguların, davranışların ve düşüncelerin tek bir cinsiyet tarafından sahiplenilmesine ve bu özellikleri taşıyan diğer cinsiyetin bu özellikler nedeniyle dışlanmasına, ötekileştirilmesine ve ayrıştırılmasına neden olabiliyor.

‘Erkekler ağlamaz, kız çocukları arabalarla oynamaz, erkek adamın erkek çocuğu olur.’ gibi gerçeklikten uzak, herhangi bir cinsiyeti aşağılayan ve küçük gören sıfatlar nedeniyle sadece kadınları değil, her iki cinsiyeti de etkileyen cinsiyet ayrımcılığı konusunda atılacak adımlar; kadına şiddet sorununu çözebilmemiz, kadın ve erkeklerin toplumsal cinsiyet rollerinin baskısından uzaklaşması, önemli olanın önce insan olmak olduğu ve toplumdaki herkesin halk ve sorumluluklarının farkında olduğu bir dünya için önemli ve gerekli.

İlginizi çekebilir: Dikkat: Cinsiyet ayrımcılığı her iki cinsiyeti de etkiler

Tüm bireylerin kendini ifade etmesi için eşit alan tanıyın

Özellikle kadınlara dair hikayeler medyada ve popüler kültürde çok az temsil ediliyor. Dolayısıyla sosyal medyada bir kadının ya da cinsel kimliği nedeniyle ötekileştirilmiş bir bireyin hikayesini açıklıkla paylaştığını ve savunmasız kaldığı durumları cesaretle ifade edebildiğini gördüğünüzde, bu cesaret eylemini destekleyici adımlar atmamız son derece önemli. Görüldüğünü hissetmek, gerçekliğini onurlandırmak, yanında olduğunuzu hatırlatmak ve cesareti için takdir etmek kendisi küçük, etkisi büyük adımlardan olacaktır.

Cinsiyet rolleriyle ilgili kendi yargılarınızı, değerlerinizi ve inançlarınızı gözden geçirin

Kendinizi kadın ya da erkek olarak tanımlamanız kendi cinsinizle ilgili önyargılardan uzak olduğunuz ya da cinsiyete dayalı ayrımcılık içeren düşüncelere ve davranışlara sahip olduğunuz anlamı taşımıyor. Irk, yaş, cinsel yönelim, cinsiyet ifadeleri, fiziksel yeterlilik, vücut tipi ve sosyoekonomik geçmişlerine dayalı olarak diğer insanlara karşı sahip olabileceğiniz bilinçsiz önyargılarınızın ve davranışlarınızın mümkün olabildiğince farkında ve bilincinde olmaya çalışın.

Bağımsızlığı ve özgürlüğü destekleyin

Kadına şiddetin ve cinsiyete dayalı ayrımcılığın en temel sebeplerinden biri, başka bir bireye ekonomik ya da duygusal anlamda bağımlı olmaktan kaynaklanıyor. Özellikle toplumda kadına biçilen rolün diğerlerinin ihtiyaçlarını kendilerininkinden daha öncelikli hale getirmek üzerine toplumsallaştırılması, erkeklerinse ekonomik anlamda tüm yükü sırtlarına almak zorunda olduğu inancı cinsiyete dayalı ayrımcılığın ve problemlerin temelini oluşturuyor. Dolayısıyla, toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklemenin en önemli adımlarından bir diğeri de, cinsiyete bağlı olmaksızın tüm bireylerin tek başlarına ayakta durabilecek ve yaşamlarını sürdürebilecek becerilerle desteklenmesi.

Cinsiyete dayalı ayrımcılıkla mücadele eden sosyal destek mekanizmalarını görünür ve erişilebilir kılın

Cinsel sağlık, insan hakları, kadın hakları, kadına şiddet, işyerinde cinsiyet eşitliğinin sağlanması gibi konularda, toplumsal anlamda cinsiyet eşitliğinin sağlanması üzerine çalışan kurumların ve sivil toplum kuruluşlarının görünürlüğü ve erişilebilirliği konusunda sorumluluk alın.

Cinsiyetinizle ilgili tüm konuları konuşmaktan çekinmeyin

Özellikle cinselliğin tabulaştırıldığı bir toplumda; dişi, erkek ya da interseks olmanızdan ya da cinsel yöneliminizden bağımsız şekilde, eşit ve adil bir zeminde kendi cinselliğinize ve sağlığınıza yönelik her şeyin konuşulabilmesi ve bilgi alışverişinin sağlandığı bir ortam yaratılabilmesi, cinsiyet eşitliğinin sağlanmasında önemli bir role sahip.

Kadın girişimcileri ve iş yerinde kadın istihdamını destekleyin

Toplumsal düzende ekonomik tüm faaliyetler erkeklerle ilişkilendirildiği ve istihdam konusunda cinsiyete bağlı farklılıklar göz önünde bulundurularak erkeklere öncelik verildiği için kadınların özellikle bu alanda desteklenmesi, cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusunda son derece önemli. Dolayısıyla kadın girişimcilere ait markaları desteklemeyi ve kadının iş gücüne katılımına dair adımlar atmayı önceliklendirin.

Çocukların yanında, toplumsal cinsiyet normlarına dair kalıplaşmış yargıları onaylamadığınızı açıkça belirtin ve iyi bir rol model olun

Cinsiyet rollerine dair yargıları, kalıpları ve değerleri henüz doğmadan öğrenmeye ve içselleştirmeye başladığımızı biliyor muydunuz? Ebeveynlerimizin bize olan davranışları ve tutumları, eşyalarımızın rengiyle ilgili tercihleri, kullandıkları dil ve cinsiyet rollerini ne kadar benimsedikleri bizim de ilerideki cinsiyete dayalı rollerimizi belirleme gücüne sahip. Dolayısıyla hepimizin bu cinsiyet rollerini dengelemeyi aktif şekilde bir öncelik haline getirmesi gerekiyor.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale