X

Tıbbi cinsiyet eşitsizliği (gender health gap) nedir: Kadın sağlığı, araştırmalarda geri planda mı kalıyor?

Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, ne yazık ki yaşamın her alanında yaygın bir şekilde karşımıza çıkıyor. Tarihin tozlu sayfalarından günümüze kadar ulaşan bu eşitsizlik, eğitimden iş hayatına politikadan günlük yaşama kadar hayatın tüm alanlarına uzanıyor. Ve ne yazık ki sağlık da bu alanlardan bir tanesi.

Erkek egemen bir dünyada kadınların biyolojik özellikleri, ihtiyaçları, sağlığı belirgin bir şekilde göz ardı ediliyor ve sağlık alanındaki yaklaşımlar, araştırmalar, büyük çoğunlukla erkek odaklı bir bakış açısıyla ilerliyor. Bu da toplumdaki cinsiyet eşitsizliğini perçinlemesinin yanı sıra kadın sağlığını da olumsuz yönde etkileyen ciddi sonuçlar doğuruyor.

Dünyanın pek çok yerinde kadınlar hak ettikleri sağlık hizmetlerine erişim sağlayamıyor, dahası gerçek anlamda neye ihtiyaçları olduğunu belirlemeye yönelik bilimsel çalışmalar da yetersiz kalıyor.

Öyle ki kadınlar, dünya nüfusunun yarısını oluşturmasına rağmen araştırmalar, hem denek hem de araştırmacılar açısından erkek egemenliğinde. Bu da tıbbi cinsiyet eşitsizliğine yani ‘gender health gap’e neden oluyor.

Bu cinsiyet ayrımcılığının bir sonucu olarak, çeşitli hastalıklara ilişkin içgörüler ve ilaçlarla ilgili bulgular, genellikle ‘erkeklerden çıktılar alındıktan sonra kadınlara’ uygulanıyor. Ancak, kadın ve erkek yapısı, pek çok açıdan olduğu gibi biyolojik olarak da birbirinden çok farklı. Kadın vücudu, organları, genleri, hormonları, kısacası kadın sağlığına ilişkin pek çok değişken erkeklerinkilerle aynı değil. Dolayısıyla yalnızca erkeklerin araştırdığı ve erkeklerden elde edilen çıktılarla yorumlanan konuların kadınlar için aynı oranda geçerli olmasını beklemek doğru değil. Örneğin, kadınlar erkeklere kıyasla iki-üç kat daha fazla post-travmatik stres bozukluğu tanısı alıyor. Ancak, bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ön klinik araştırmalar genellikle erkeklere odaklanıyor.

Ya da kalp krizlerinde, erkekler ve kadınlar için en yaygın semptom göğüs ağrısı olsa da kadınların nefes darlığı, mide bulantısı veya kusma veya çene ağrısı gibi diğer semptomları deneyimleme olasılığı daha yüksek olabiliyor. Veya bir ilacın yan etkisi erkek ve kadın vücudunda farklı şekillerde metabolize edebiliyor, çünkü fizyolojik mekanizmaların altında cinsiyete dayalı birtakım farklılıklar da var. Ve ne yazık ki tüm bunların göz ardı edilmesi kadın sağlığındaki boşluğu yani tıbbi cinsiyet eşitsizliğini besliyor.

2022’de Contemporary Clinical Trials’da yayınlanan bir çalışmada, araştırmacılar 2016 ile 2019 yılları arasında ABD’de gerçekleştirilen ilaç ve cihaz klinik denemelerini değerlendirmiş ve edilen edilen bulgular şunu göstermiş: Kadınlar psikiyatrik rahatsızlığı olan kişilerin %60’ını oluştururken, psikiyatrik klinik denemelere kadınların ortalama katılımı %42. Diğer yandan, JAMA Network Open’da 2021 sayısında yayınlanan bir çalışmada, beş milyondan fazla katılımcısı olan 20.020 klinik çalışmada kadın katılımını incelenmiş ve onkoloji, nöroloji, immünoloji ve nefrolojideki klinik çalışmalarda, kadınlardaki hastalık yüküne göre en düşük kadın temsili olduğu bulunmuş.

Yani, bu rahatsızlıklar kadınlarda daha yüksek oranda görünse de bu tür hastalıklarla ilgili yapılan araştırmalarda kadın katılımcı sayısı çok daha az. Northwestern Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Jecca Steinberg, “Genel olarak, kadınlar araştırmalarda hala yeterince temsil edilmiyor; kadın temsili birçok klinik çalışmada hastalık yüküyle orantılı değil.” diyerek konuya dikkat çekiyor. Peki, bu konuda neler değişmeli ya da değişmeye başlayan bir şeyler var mı?

Kadın sağlığına yönelik araştırmalar ne durumda?

Güzel haber şu ki; her ne kadar bu eşitsizliğin kökenleri çok eskilere dayansa da özellikle covid 19 pandemisinden sonra tıp dünyasında cinsiyet farklılıklarına daha fazla dikkat çekilmeye başlandı. Çünkü covid salgını, kadın ve erkeklerin bağışıklık sistemlerinin ne kadar farklı olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kadın ve erkek sistemlerinin özellikle covid aşılarına verdiği tepkilerin farklı olması, bu farkın altını iyice çizmiş oldu. Tabii gelişmeler yalnızca pandemi dönemi ile sınırlı değil.

Kadın sağlığı araştırmalarında son yıllarda önemli gelişmeler kaydedildi. Örneğin, genetik faktörlerin hastalıklar üzerindeki rolü daha iyi anlaşılmaya başlandı. Özellikle meme kanseri gibi yüksek riskli genlerle ilişkili hastalıklar konusunda elde edilen bilgiler, erken teşhis, önleme ve tedavi yöntemlerini geliştirdi. Ancak ne yazık ki yalnızca belirli hastalıkların üzerine yoğunlaşılması da yeterli değil.

Özellikle menopoz, endometriozis gibi yalnızca kadınlara özgü hastalıklar, yeterince incelenmeyen alanlar arasında. 2023 yılında yayımlanan bir makaleye göre, menopozun sağlık üzerindeki etkileri büyük olmasına rağmen bu konuda yapılan araştırmalar sınırlı. Dolayısıyla hem kadın hastalıklarına hem kadın katılımcılara hem de kadın araştırmacılara odaklanan daha çok çalışmaya ihtiyaç olduğunu söylemek mümkün.

Kaynak: time.com

İlginizi çekebilir: Feminizm, kalp sağlığınız için yararlı olabilir

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale