X

Su içme alışkanlığı bebeklik döneminde oluşur

Hamile kaldığını duyan tüm anne adayları hayatlarındaki en büyük heyecanı yaşar. Hemen bebekleri için en iyisini araştırmaya başlarlar. Çünkü, onun için en iyisini yapmak isterler. Ona en iyisini vermek isterler. Onu en iyi şekilde beslemek isterler.

Hamilelik ve doğum sürecinde anne ve bebek kısa zamanda büyük değişimler geçirirler, özellikle fiziksel olarak. Anne adaylarının bu fiziksel değişimleri sürecinde birçok alışkanlığı da değişir. Artık iki kişi için beslenmeye ve yaşamaya başlarlar. Vücuttaki değişikliklerden biri de anne karnının ve bebeğin vücudunun su oranı olarak artmasıdır.

Gün geçtikçe daha fazla suya ihtiyaç duyan annenin bebeğini beslemesi için daha fazla su içmesi de gerekmektedir. Anne yeterli suyu içmezse, bebek su ihtiyacını annenin stoklarından kullanarak kendi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışır.

Doğumdan sonra bebeğin su ihtiyacı 

Bebek doğduktan sonra artık ağız yoluyla beslenmeye başlar. Doğduğu andan itibaren anne sütü ile beslenen bebekler, ihtiyaç duydukları suyu anne sütünden temin ederler. Ancak ek gıdaya geçildiği andan itibaren su içilmeye de başlanması gerekmektedir. Aksi taktirde susuzluğun olumsuz etkileri görülmeye başlanır.

Bebekler dehidrasyona yani susuz kalmaya karşı daha hassaslardır. Bir yetişkinin susuz kalması ile bir bebeğin susuz kalması arasında önemli farklar vardır. Bu nedenle bebeklerin susuz kalmadıklarından emin olmanız gerekmektedir.

Hafif bir dehidrasyon bebek sağlığı açısından büyük sorunlar yaşatmayacağı ve kolayca düzeltilebileceği gibi ileri derecede dehidre olan bebeklerde büyük hasarlara hatta ölümlere dahi görülebilmektedir.

Bebeğinizin susadığını nasıl anlarsınız?

Bebeklerin konuşma yeteneğini kazanmadan önce isteklerini ağlayarak anlatmaya çalışırlar. Ağlamak demek, bir şeye ihtiyacı olduğu anlamına gelir. Bu bazen sevgi, bazen güvende hissetme ihtiyacı, bazen de ıslaklık hissini giderilmesi talebidir.

Bir bebek ağlamaya başladığında ilk akla gelen acıktığı veya altını kirlettiğidir. Daha sonra diğer seçenekler değerlendirilir ve bebek susturuluncaya kadar denemeye devam edilir. Sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin dışındaki tüm bebeklerin ağladıklarında mutlaka ilk denenmesi gerekenler arasında su da gelmelidir. Anne sütünün yaklaşık %88’i sudan oluşmaktadır. Bu nedenle anne sütü almayan veya ek gıda alan bebeklerin mutlaka su da içmeleri gerekmektedir. İçmeleri gereken yaklaşık miktarları daha önceki bir yazımda paylaşmıştım. Buradan doğru miktarları belirlemek mümkündür.

Konuşma yetisini kazanana kadar bebeklerin su içme alışkanlıkları yerleştirilmelidir. Aksi taktirde su içmeye alıştırmak daha zor olacaktır. Yetersiz su içmek bebeklerde birçok rahatsızlığın tetikleyicisi olabilir: yüksek ateş, ishal, huysuzluk, cilt kuruluğuna vs.

Bebeklik döneminde, su içmeye alıştırılmış bebekler ilerleyen yaşlarda da su içmeye devam etmektedir. Susamanın nasıl bir his olduğunu bildikleri için, ihtiyaç duyduklarında direk su içerler. Ancak bebeklik döneminde su ihtiyacı karşılanmayan bebekler, büyüdüklerinde suya ihtiyaç duyduklarını, susadıklarını anlayamazlar. Acıkma hissi ile karışmaya başlayan susama hissi nedeni ile yemek yeme artabilir veya susadıklarını hissettiklerinde, susama hissini gidermek için farklı içecekler içerek gidermeye çalışabilirler. Süt, ayran, soda (özellikle Amerika’da çok fazla tüketilmesi dikkatleri çekmektedir) gibi sıvılar ile susuzluk giderilmeye çalışılır. Bu durum yaş ilerledikçe değişmezse, su yerine içilecek sıvılara çay, kahve, soğuk çay ve maalesef gazlı içecekler eklenmektedir.

Bebeğinizin susuz kaldığını nasıl anlarsınız?
  • Altı saat ve üzeri boyunca bezi kuru kalıyorsa,
  • İdrarı daha koyu renkte ve kokusu da normalden farklıysa,
  • Uyuklama varsa,
  • Ağzı kuruyorsa,
  • Ağladığında göz yaşı akmıyorsa.
İleri seviyede dehidrasyon durumunda ise belirtiler şu şekildedir:
  • Çökük gözler,
  • Eller ve ayakların soğuk olması ve lekeli görünmesi,
  • Aşırı uyku hali veya huysuzluk,
  • Bıngıldağın çökmesi.
Oya Milli Sülün: Sulak bir ülke olan Hollanda'da doğup, büyümeme rağmen, kendimi bildim bileli bir bardak su içmez, üniversite yıllarında okurken de içme suyu ile ilgili hiçbir çalışma yapmak istemezken, yaşam beni "canlı su" uzmanı yaparak hayatın ne kadar ironik olduğunu kanıtladı. Ben de hayatın bana verdiği cevaba karşılık, suyun bilinmeyenlerinde önce bir güzel kayboldum sonra da kendimi de bulup çıktım… Siz de su deyip geçmeyin, çünkü SU: aşktır, sanattır, sevgidir, barıştır, bununla birlikte aynı zamanda şifadır, enerjidir, yakıttır, güçtür, bazen de afettir, seldir, çığdır...

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale