X

Sofralar rengarenk: Baharı karşılayan şifalı besinler

Her değişen mevsim ile birlikte giydiğimiz kıyafetler, katıldığımız faaliyetler ve hatta yediğimiz yiyecekler de değişiyor. Yaşadığımız dünya bize her hava koşulunda sağlıklı ve kaliteli bir hayat yaşamak için ihtiyaç duyduğumuz şeyleri verir; ve mevsimsel olarak mevcut bulunan süper yiyecekleri yediğimizde mevsimlerin değiştiğini ve doğadan yararlandığımızı çok daha iyi fark ediyoruz .

Bazı yiyecekler ülkenin ve dünyanın diğer bölgelerinden ithal edilmek zorunda olmasına rağmen, organik ve yerel olarak yetiştirilen meyve ve sebzeler çok daha doğru tercihler olacaktır. Havalar ısınmaya başladığında ilkbaharda tüketebileceğimiz en iyi süper yiyeceklerden bazılarını sizlere sunmak istiyorum.

Enginar

Enginar için en yoğun sezon ilkbahar aylarıdır ancak bütün yıl boyunca kullanılabilir. Enginar birçok şekilde yenebilir ve C Vitamini, K Vitamini, Folat, magnezyum, potasyum ve lif açısından oldukça fazla sağlık yararı sunar.

Kuşkonmaz

Kuşkonmaz, bütün yıl boyunca mevcut olmasına rağmen bahar ayları boyunca doruğa çıkan başka bir sebzedir. Bu sebze kükürt bakımından zengindir, tansiyonu düşürebilen ılımlı miktarda potasyum içerir ve folik asit için önerilen günlük miktarın yarısından fazlasını bir porsiyonunda içerebilir.

Greyfurt

Greyfurt uzun süre tezgahlarda bulunsa da haziran ayından itibaren greyfurt, ekim ayına kadar 4 aylık bir süre bize veda eder.
Greyfurt, bol miktarda C vitamini sunarken, en düşük fruktoz içeren meyvelerinden biridir ve kalp sağlığının korunmasına yardımcı olabilir, kanserin yanı sıra cilt sağlığı ve kilo kaybına yardımcı olabilir. En çok ilaç etkileşimi olan meyve olduğu için dikkatli tüketilmesi gerekir.

Yeşil soğan

Mutfak dünyası, yeşil soğan ve taze soğan arasındaki ilişki konusunda hala uyum içinde değil, aynı ya da biraz farklı olup olmadıklarına bakılmaksızın, ilkbaharda en yoğun sezonunu yaşarlar. Yeşil soğan, kuru soğanı yetiştirme zamanları gelmeden hasat edilir, çok düşük kalorili bir sebzedir ve çok miktarda A ve K vitamini sunar. Yemeklerde, salatalarda ve omletlerin içinde oldukça mükemmel bir lezzet verir.

Sağlıklı otlar

Bitkilerin çoğu manavlarda bulunabilir ve yıl boyunca iç mekanlarda, seralarda yetişebilir, ancak doğal yaşam döngüleri ilkbaharda büyümeyle başlar. Bazı sıcak hava bitkileri fesleğen, kişniş, kekik, maydanoz, biberiye ve adaçayı bu mevsimde yetişir.
Her bir bitki farklı sağlık yararları sunar ve farklı şekillerde kullanılabilir. Örneğin, fesleğen bir antioksidan, bağışıklık artırıcı ve ağrı düşürücüdür. Kekik şişkinliği azaltmak, sindirimi geliştirmek ve antibakteriyel özellikleri sağlamak açısından yardımcı olabilir.

Kivi

Soğuk havalarda gelişen birkaç meyveden biridir, ilkbahar mevsimi kivinin olgunlaşmasını tamamlar. Kuşkusuz ki kivi, olması gerektiği kadar önemi fark edilmemiş, sessiz bir süper besindir. Sadece bir kivi günlük C vitamini değerini ve önerilen günlük K vitamini değerinin yaklaşık yarısını sunar. Kivi göz sağlığını, cilt sağlığını, solunum sağlığını, kemik sağlığını destekler ve büyük bir antioksidan kaynağıdır.

Yeşil yapraklı sebzeler

Neden markette “bahar karışımı” dediklerini merak ettiniz mi? Ispanak, roka ve marul gibi yeşillikler, ilkbahar ve yaz mevsiminde yetişmeye başlar. Bu nişastalı olmayan sebzeler, mikrobiyomdaki sağlıklı bağırsak bakterilerini beslerken folat, B vitaminleri ve magnezyum gibi besinlere de sahiptir.

Çilek

Dünyanın neresinde büyüdüklerine bağlı olarak, çilekler ilkbahar veya yaz aylarında en yoğun mevsimine başlar. Bu düşük glikoz içeren meyve kalsiyum, potasyum, magnezyum, fosfor sağlar aynı zamanda kan şekerini düzenler ve ara öğünlerde lif içeriği dolayısıyla tokluk sağlar.

İlginizi çekebilir: Modunuzu yükseltmeye sofradan başlayın: Mutluluk veren 13 besin

Hanife Kara: Diyetisyen Hanife Kara, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden başarıyla mezun oldu. Üniversitede aldığı eğitim süresince birçok kamu ve özel sağlık kuruluşunda uzun dönemli stajlar yaptı. Sağlıklı yaşam ve zihinsel gücün insan vücudu üzerine etkisi kavramları ile yakından ilgili olan Pozitif Diyetisyen; 2018 yılında aldığı eğitim programını başarı ile tamamlayarak, “Yaşam Koçu” unvanını kazanmış ve mesleğine yeni bir boyut katmıştır. Ege Üniversitesi Fitorerapi Yüksek Lisansı ile eğitim hayatı devam etmektedir. Şu an İzmir'de Pozitif Diyetisyen Hanife Kara beslenme ve diyet danışmanlığı merkezinin kurucu diyetisyenidir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale