X

Sağlıklı yaşam için daha çok hareket: Adım saymak ve nabız takibi neden önemlidir?

Wellness söz konusu olduğunda, sağlıklı olmak, fiziksel, zihinsel ve ruhsal iyilik halinin bütünlüğünden meydana geliyor. Ne var ki günlük yaşamımızın çoğunun koşturmaca ile geçtiği modern zamanda, pek çoğumuz sağlıklı olmak için yapmamız gereken aktiviteler bir yana, kendimize bile vakit ayıramadığımızı düşünüyoruz. Sonrasında kolay gelen ve bize iyi geldiğine inandığımız alışılmış rutinlerimize geri dönüyoruz.

Görünen o ki, sağlıklı yaşam adına bir adım atmaktan geri durduğumuz bu rutinler, bize pek de iyi gelmiyor. Türkiye nüfusuna şöyle bir göz attığımızda:

  • 7 milyon diyabet,
  • 5 milyon obezite,
  • 2 milyon depresyon,
  • 4 milyon kalp rahatsızlığı,
  • 8 milyon eklem rahatsızlığı olan kişi var.

Her ne kadar bu veriler göz korkutucu olsa da, saydığımız tüm bu rahatsızlık ve hastalıklarla başa çıkmanın ve hatta engellemenin birçok yolu var. Her gün ya da vakit buldukça uyguladığınızda, hem bedeninizi güçlendirecek hem zihninizi rahatlatacak hem de ruhunuza iyi gelecek, çok basit bir yöntem ise: Yürümek.

Hareket etmek neden önemli?

En kolay ve en faydalı egzersizlerden biri olan yürüyüş, sağlıklı yaşam yolunda atabileceğiniz en etkili adımlardan biri. Tüm yaş gruplarına ve vücut tiplerine uygun olmanın yanı sıra, günlük aktivite miktarınızı arttırmak için de oldukça etkili bir yöntem.

Yürüyüş, tıpkı dans etmek, bisiklete binmek, jogging, yüzme ya da basketbol oynamak gibi daha hızlı nefes almanızı ve kalbinizin daha hızlı atmasını sağlayan aerobik bir aktivite. Hem de bedeniniz için sunduğu faydaların yanı sıra zihninize ve ruhunuza da iyi geliyor. Nasıl mı?

  • Kilo almayı engeller ve fit kalmanıza yardımcı olur: Tempolu yürüyüş, vücut kitle endeksini düşürmek ve bel çevrenizi inceltmek için yapabileceğiniz en kolay sportif aktivite. Diğer yandan yürümek, fazla kilolarla mücadeleye ve yağ yakımına da destek olur.
  • Enerjik ve zinde hissettirir: Sportif aktivite sonrası artan endorfin salgısı kendinizi daha mutlu ve enerjik hissetmenizi sağlar.
  • Kalp sağlığını destekler: Düzenli yürüyüş hipertansiyonu düşürerek, kalp krizi, kalp hastalıkları, felç ve tip 2 diyabet gibi hastalıkların riskini azaltır.
  • Kaslarınızı ve kemiklerinizi güçlendirir. Düzenli aktivite, kaslarınızı, eklemlerinizi ve iskelet sisteminizi güçlendirir. Yürüyüş, çok tempolu bir aktivite olmadığı için eklemlerinizi çok yormaz; özellikle açık hava yürüyüşleri D vitamini ihtiyacınızı da karşılamanızı sağlar.
  • Uyku kalitesini artırır: Tüm gün aktif olmak, geceleri daha kaliteli ve deliksiz uyumanıza yardımcı olur. Yürüyüş, stresi azalttığı ve zihni boşalttığı için uykuya dalmayı da kolaylaştırır.

  • Düşünmek için vakit verir: Yürümek en kolay meditasyon türlerinden biridir. Zihnimizi çok yormayan bu fiziksel aktivite esnasında daha net düşünebildiğimiz için, hafızayı da güçlendirir.
  • Zihninizi keskinleştirir: Yürümek vücuttaki kan akışını hızlandırdığı için, beyne daha çok oksijen pompalanmasını ve daha iyi düşünmenizi sağlar.
  • Daha verimli çalışmanıza yardımcı olur: Özellikle iş günlerinde öğle arasında yemekten sonra yapacağınız kısa bir yürüyüş, iş bağlantılı stresinizi düşürerek modunuzu ve enerjinizi yükseltir.
  • Depresyonla mücadelede etkilidir: Düzenli yürüyüş yapmak, modunuzu yükseltir ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar. Sportif aktivite sonrası artan endorfin salgısı, enerjik kılar, stresten arındırır ve farkındalığınızı artırır.
  • Öz güveninizi artırır: Daha enerjik, daha zinde, daha fit olmak ve daha verimli çalışmak… Yürüyüşün sağladığı tüm bu faydalar, öz güveninizin artmasına da yardımcı olur.

Hedef koymak, başarmanın yarısı: Adım saymak neden önemli?

Yürüyüş yapmaya başladığınızda, ne kadar yürüdüğünüzü ölçmenin en kolay yolu adımlarınızı saymak. Çünkü adım, sayılması ve anlaşılması kolay ve herkesin anlayabileceği bir metrik.

Pek çok otorite sağlıklı yaşam için günde atılması gereken adım miktarını 10.000 adım olarak belirlemiş olsa da; aslında bu rakam minimum fitness aktivitesine denk gelecek şekilde hesaplanmış bir rakam. Yani başka herhangi bir sportif aktiviteniz yoksa, günde 10.000 adım daha fit ve daha sağlıklı olmanıza yardımcı olabilir. Bu rakam, yaşınız, sağlık durumunuz, vücut yapınız ve beslenme şeklinize göre değişebilirken; aslında yürüyüş söz konusu olduğunda ne kadar çok adım, o kadar iyi.

Peki adımlarımızı neden sayalım?

  • Net bir hedefiniz olur: Ulaşılması en kolay hedefler, spesifik, ölçümlenebilir, ulaşılabilir, gerçekçi ve zamana bağlı hedeflerdir. Hedefiniz kaç adım olursa olsun, attığınız adımları ölçümlemek, hedefinize giden yolda kendinizi takip etmenizi kolaylaştırır. Yani hedef koymak yolun yarısıysa, takip etmek de kalan kısmıdır.
  • Motivasyonunuzu artırır: Adımlarınızı saymak, yalnızca kendinizi takip etmenizi değil, yürüyüş yapmakla da ilgili kalmanızı sağlar. Yürüyüş hedefinize ulaşmak için kaç adım kaldığını bilmek, gerçekleştirme isteğinizi de artırır. Hatırlatmalar pes etmenizi engellerken, hedefinize ulaşmanın hazzı bağımlılık bile yapabilir 🙂
  • Gelişiminizi gösterir: Ulaşmak istediğiniz bir hedef varsa, nereden başladığınızı ve ne kadar yol kat ettiğinizi görmek, başka hiçbir şeyde bulamayacağınız bir motivasyon kaynağıdır. Adım saymak, kendinizi gözlemlemenizi ve farkında olmanızı dağlar. Hedeflerinize adım adım ilerlemek, uzun vadede alışkanlık edinmenizi ve sürdürmenizi de kolaylaştırır.

Huawei Watch GT 2 ile yeni profesyonel spor takibi

Spor modunda Huawei Watch GT 2; yürüyüş ve koşu başta olmak üzere 8 açık hava sporu, yürüyüş, koşu, bisiklet, yüzme gibi 7 kapalı salon sporu dahil olamak üzere 15 spor modunu destekliyor. Bu 15 spor modu için yaklaşık 190 veri türünün tam ve kesintisiz izlenmesini sağlayan Huawei Watch GT 2Huawei Watch GT 2;, farklı sporlar için hedefli egzersiz öncesi veri analizi, egzersiz sırasındaki veri kayıt analizi ve sonrasında profesyonel tavsiyeler sunuyor.

Ölçümlenmesi gereken diğer değişken: Nabız

Hareket etmek önemli; ancak ne kadar hareket ettiğiniz kadar önemli bir başka konu daha var: nasıl hareket ettiğiniz. Fitness odaklı sportif faaliyetlerin temel amacı, nabzınızı ve nefes alışverişlerinizi sağlıklı bir seviyeye yükselterek vücudun kapasitesini artırmak. Çünkü yoğunluk arttıkça, vücudunuza daha çok kan pompalanıyor ve hücreleriniz ihtiyaç duyduğu besinlere daha kolay ulaşıyor.

Kalbinizin bir dakikadaki atış miktarı nabzınızı belirlerken; durgun ve hareketsiz bir andaki nabzınız, dinlenme kalp atış hızınızı belirler. Dinlenme kalp atış hızı profesyonel atletlerde dakikada 40 iken, ortalama bir yetişkinde bu rakam 72’ye yükselir. Ne kadar çok egzersiz yaparsanız, dinlenme kalp atış hızınız o kadar düşer ve kalbiniz o kadar rahat çalışır. Çünkü tıpkı diğer kaslar gibi, kalp de fiziksel aktiviteyle güçlenir. Güçlü bir kalp, her atışta vücuda daha çok kan pompalanması demektir.

Nabzımızı ölçmek neden önemlidir?

  • Dinlenme kalp atış hızınızı bilmek; nabzınızın ne zaman yükseldiğini ve düştüğünü gözlemlemenizi ve olağan dışı durumların farkına varmanızı sağlar.
  • İdeal bir egzersiz, sıklık, yoğunluk, süre ve egzersiz türünün ideal dengesiyle sağlanır. Nabzınızı ölçmek, özellikle spor yaparken, vücudunuzun yaptığınız spora ne kadar adapte olabildiğini gösterir.
  • Spor yapmanızın nedeni kilo vermek, bel çevrenizi inceltmek veya kalbinizi güçlendirmekse, ölçümlemeniz gereken ilk şey nabızdır. Spor esnasında nabzınızı ölçümlemek ve sağlıklı bir noktaya kadar yükselmesini sağlamak, yaptığınız aktiviteden verim almanızı sağlar.
  • Herhangi bir sağlık probleminiz varsa, nabzınızın ortalama değerini bilmek önemlidir.

Nabız, genellikle hareket arttıkça artarken; hareket halinde değilken nabzınızın yükselmesi stres göstergesi de olabilir. Bu durumda size iyi gelen rahatlama tekniklerini öğrenmek, kalp atış hızınızı düşürmenize yardımcı olabilir.

Huawei Watch GT 2 ile günlük sağlık takibi

Huawei Watch GT 2, spor modunda olmadığı sürece, kalp atış hızı 100 bpm’nin üzerindeyse veya 10 dakikadan fazla bir süre 50 bpm’nin altındaysa kullanıcıyı uyarıyor. Bu sınırlar, kullanıcının yaşı, cinsiyeti, kilosu ve aktivite yoğunluğuna göre ayarlanabiliyor. Kullanıcılar ayrıca gerçek zamanlı olarak sağlık bilgilerine göz atmak için HUAWEI Sağlık uygulamasındaki verileri de görebiliyorlar.

Huawei Watch GT 2 ayrıca kullanıcıya belirli bir süre sonra ayağa kalkmasını ve hareket etmesini hatırlatan bir hareketsizlik uyarısı da sisteme entegre edildi. Özel durumlarda, bu hareketsizlik uyarısı da kapatılabiliyor. Her gün atılan adım sayısını, yakılan kaloriyi ve ayağa kalkma sayısının da kaydı tutulabiliyor. Huawei Watch GT 2Huawei Watch GT 2 ayrıca kullanıcıya belirli bir süre sonra ayağa kalkmasını ve hareket etmesini hatırlatan bir hareketsizlik uyarısı da sisteme entegre edildi. Özel durumlarda, bu hareketsizlik uyarısı da kapatılabiliyor. Her gün atılan adım sayısını, yakılan kaloriyi ve ayağa kalkma sayısının da kaydı tutulabiliyor. #HiçÇıkarma: Huawei Watch GT 2 ile daha sağlıklı bir sen

Huawei’nin en gelişmiş akıllı saati Huawei Watch GT 2 akıllı saat, daha sağlıklı bir sen olma yolunda sana destek olmak için tasarlandı. Stres, uyku kalitesi ölçümü gibi özelliklerinin yanı sıra, adım ve hareket takibi, nabız ölçümü gibi tüm özellikleriyle sağlıklı yaşamın olmazsa olmazı “hareket etmek” için seni destekleyecek.

Yoga, meditasyon, koşu, yürüyüş ya da egzersiz… Sağlıklı kalmak için seçtiğin hangisi olursa olsun Huawei Watch GT 2; sürekli nabız ve hareket takibi özelliği, açık alan ve salon sporları dahil toplam 15 farklı spor modu bulunması ve 2 haftayı bulan pil süresi ile sağlıklı yaşam için kolundan hiç çıkarmayacağın bir destekçi olacak.

Şık görünümüyle diğer akıllı saatlerden ayrışan ve Kirin A1 yongasıyla güçlendirilen Huawei Watch GT 2; günlük kullanımda nabız takip modu, haftada 30 dakikalık Bluetooth çağrısı, 30 dakikaya kadar müzik çalma, 90 dakikalık egzersiz ve geceleri bilimsel uyku modu açıkken iki hafta boyunca sürekli çalışabiliyor. 46mm serisi, GPS takipli spor modunda 30 saatlik pil ömrü sağlıyor.

 

Bu içerik Huawei Watch GT 2 katkılarıyla hazırlanmıştır.

 

İlginizi çekebilir:
Sağlıklı ve mutlu yaşam için daha iyi uyku: Uyku ve stres arasındaki ilişki
2020’de mutlaka takip etmeniz gereken 9 wellness trendi: Akıllı asistanlar ön planda

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale