X

Psikolojik çerçevelendirme nedir: Sizin çerçeveniz ne?

Genellikle olaylara bakış açımız olaylardan elde ettiğimiz deneyimi etkiler. Bir objeye baktığımızda bile genellikle onu çevresindeki diğer her şeyle olan uyumuna göre değerlendirerek iyi-kötü, güzel-çirkin şeklinde çıkarımlarda bulunuruz. Örneğin yan yana kullanılan renklerin uyumu ya da uyumsuzluğu bizim baktığımız şeye dair algımızı etkileyebilir. Bu şekildeki çerçevelendirmeler yaşamın içinde karşılaştığımız durumlar için de geçerlidir.

Bir projenin hayata geçmesine önemli katkılarda bulunduğunuzu varsayalım. Bir müddet sonra projenin sonuna yaklaştınız ve birtakım geri bildirimler aldınız. Tanıdığınız bir kişi size üzerinden geçmeniz gereken bazı noktaları gösterdi diyelim. Bu noktada bu durumu farklı çerçevelerden ele alabilirsiniz.

Şöyle ki…

Utanç çerçevesinden bakarsak yapılan bu geri bildirimi kendimiz için utanç verici olarak algılayabiliriz. “Bu projeyi tamamlayabilecek kadar iyi değilim.” diyebilirsiniz. Kırılmış, motivasyonunuzu yitirmiş, üzgün hissedebilir ya da projeyi daha düzgün hale getirmek için endişe duyabilirsiniz.

Suçlama çerçevesinden bakarsak savunmacı bir hale girebiliriz ve diğer kişileri hatalı olmakla suçlayabiliriz. “Ne hakkında konuştuklarını bile bilmiyorlar.” “Çok huysuzlar…” “Aptallar ordusu.” gibi değerlendirmelerde bulunabiliriz. Çünkü mükemmeliyetçi kişiler hata yaptıklarını, iyileştirilmesi gereken yönler olduğunu asla kabul etmezler. Diğerlerini hatalı atfederek korunmaya çalışırlar.

Oyun çerçevesinden bakarsak, projeyi, ona dair yaptığınız her şeyi bir oyun gibi görebiliriz. Hedefimize keyif alarak ulaşabilmenin farklı yollarını ararız. Bunu yapabilmenin en kritik yollarından biri zorluklarla karşılaştığımızda ezilip büzülmek ve öfkelenmek yerine “Hadi o zaman başlayalım” şeklinde gücümüzü ve kararlılığımızı açığa çıkaran bir yaklaşımla ve belki eğlenceli birkaç hareketle başlamak olabilir. Geri bildirimler, özellikle de olumsuz olanları kullanmayı bilirsek işimizdeki ustalığı açığa çıkarmada yol gösterici olabilirler. Eleştirel geri bildirimlerin kesinlikle bizim öz değerimizle ilgili bir şey söylemediğini akıldan çıkarmamanın faydalı olduğunu da deneyimlerimden biliyorum. Dolayısıyla durumlara, olaylara getirdiğimiz bilinç düzeyi ya da bakış açısı, onu deneyimleme şeklimizi belirler de diyebiliriz.

Bolluk çerçevesinden bakarsak bir deneyimin, bir fırsatın ortaya çıkmasını sağlar ve büyümemize destek olur.

Meydan okuma çerçevesinden bakarsak az çok oyun çerçevesi gibi zorlukları güçlenmek için fırsatlar olarak görmemize yardımcı olur. Buna tıpkı çocukken “Gölgelerin gücü adına” deyip kılıcı yukarı kaldırdığımız gibi “Engellerin gücü adına” diyerek başlayabiliriz.

Şükran çerçevesinden bakarsak karşı karşıya kaldığımız şey ne kadar büyük olursa olsun, bizi minnettar olacak bir şey bulmaya teşvik eden bir hazine avcısına dönüştürebilir. Şükran duygusu hissetmenin beyin kapasitemizi geliştirdiğini pek çok bilimsel çalışma da kanıtlamışken inatçılık etmemek iyi olur sanki…

Öğrenme çerçevesinden bakarsak her deneyimi bir öğrenme fırsatına dönüştürebiliriz.

Yukarıdakiler bu çerçevelere dair sadece birkaç örnekti. Yaşamımızda olaylara uygulayabileceğimiz sayısız çerçeve olabilir. Siz yaşamınızı nasıl çerçevelendiriyorsunuz? Çerçeveleriniz sizi büyütüyor mu?

İlginizi çekebilir: Ritüeller performansımızı ve kaygılarımızı nasıl etkiliyor?

Birsen Ertan Yükseltürk: 1981’de Aydın’da doğdu. Bilkent Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. University of California, Los Angeles’ta (UCLA) Uluslararası Ticaret Yüksek Lisansını tamamladı. Yurt dışı satış pazarlama sorumlusu ve bölge yöneticisi olarak görev yaptı. Şu an İngilizce - Türkçe çeviriler yapmakta, öykü ve denemeler yazmaktadır. Sevgiye ve özgürlüğe doğru yolculuğu devam etmekte. Evli ve bir kız çocuk annesidir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale