X

Öz-Disiplin: Hazzı erteleyebilme kapasitesi neden önemlidir?

‘Hazzımı neden erteliyorum ki’ diye düşünüyor bile olabilirsin şu an, haz o kadar kuvvetli bir duygu. Özellikle içinde bulunduğumuz şu zamanda, markaların, dijital dünyanın, kültürün bizi yönetmek ve kontrol etmek için kullandığı neredeyse mükemmel çalışan onca stratejinin arasında ben de düşünüyorum bu soruyu…

Hazlarımı ertelemeli miyim?
Yapmak istediğim ama vazgeçmem gereken şeylerden vazgeçebiliyor muyum?
Yapmak istemediğim ama yapmak zorunda olduğum şeyleri yapmakta ne kadar iyiyim?

Bu soruları kendine sormaktan çekiniyorsan ya da cevaplarını erteliyorsan belki de disiplinin sana ne ifade ettiğine bakman iyi olabilir, aşağıda senin için bunu kolaylaştıracak maddeleri bulabilirsin.

Zayıf öz-disiplin belirtileri

  • Tembel olduğunu hissedersin.
  • Ertelemeye meyilli bir yapın vardır.
  • Son teslim tarihleri konusunda sıkıntılar yaşıyorsundur.
  • Aşırı yemek yeme, aşırı uyuma, çok para harcama, aşırı sosyal medya kullanımı gibi alışkanlıkların vardır.
  • Hayatın rutininden sıkılırsın.
  • Yapmak zorunda olduğun işlerden kaçınma eğilimin vardır.
  • Ne kadar az iş başardığın konusunda kendine kızarsın.
  • Kapasitenin altında başarı gösterirsin.
  • Daha iyisini yapabileceğini bilsen bile genelde düzensizsindir.

Belki de en önemlisi; sürekli “kendimi gerçekleştirmem gerekli” der durursun ama onun yerine başkalarının kendilerini gerçekleştirmelerinin seyircisisindir.

Araştırmalar bazı insanların bu kapasiteyi asla geliştiremediğini gösteriyor. Yanıtı kesin olmamakla beraber genetik etkilerin rolü belirsiz. Ama işaretlerin çoğu, ebeveynlerin çocuk yetiştirme niteliğinin belirleyici etken olduğunu açıkça gösteriyor! Bu noktada kültür, çocuk yetiştirme yöntemleri ve eğitim sistemi öz disiplinin gelişmesini sağlayan önemli etkenlerden.

Peki hazzı ertelemek ve öz-disiplin neden önemli?

Değerli olma hissi, kendine iyi bakmak ve gerekli olan özeni göstermek öz-disiplinin temel taşıdır.

Öz-disiplin sevgidir!

Scott Peck “Az Şeçilen Yol” kitabında sevgiyi şöyle tanımlar: “Sevgi insanın kendi benliğini -kendisinin ya da bir başkasının ruhsal tekamülünü- destelemek amacıyla genişletme iradesidir. İradenin eyleme dönüştürülecek kadar güçlü olanıdır. Sevgi bir irade eylemidir.”
Bu tanım gündelik dilde kullandığın sevgi ve irade kavramlarına ne kadar yakın ya da tanıdık geliyor mu?

İrade eylemi aynı zamanda seçmek demektir.
Öz-disiplin kendi hayatına kendini gönüllü atamandır.

Yapmak istediğinin egzersizleri, hobileri sürekli ertelerken… internette gördüğün kolyeyi almamak, hamburgeri yememek için savaş verirken, gidemediğin okullar, okuyamadığın bölümler, yapamadığın meslekler, kuramadığın ilişkiler için anne baba çevreyi ve toplumu aktif suçlamaya yetişkin halinde dahi devam ederken;
Kısacası iradenin iplerini başkalarının eline tutturmuşken,
Gerçekten kendini sevdiğini söyleyebilir misin?

Gerçekte olmak istediğimiz hale ve anlama bizi ulaştıracak olan, özne olarak hazlarımızı erteleyebilme ya da kontrol edebilme irademizdir.
İrade gücü; durum, olay ve ben arasındaki neden-sonuç ilişkisini görmemizi engelleyen bir perde gibi gözümüzün önüne çekilen zaman faktörünü ortadan kaldırmaktadır.
İrade gücü, disiplin; kendine olan inancını, kendilik düşünü gün, ay yıl, kısa ya da uzun diye ayırt etmeksizin sürdürebilme kapasitesidir!
Sen kendini ve başkalarını desteklemek amacıyla, kendi iradeni genişletme olasılıklarını görüyor musun?

Sana ait olasılıkların eyleme dönüşmesi dileğiyle…

Gülbalca Çakıroğlu: İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji bölümünü bitirdikten sonra beyin ve çalışma prensipleri alanında Dokuz Eylül Üniversitesi Klinik Sinirbilimleri (Neuroscience) Master programına kabul edildi. Yüksek lisansını yaparken Multidisipliner Beyin Dinamiği laboratuvarında TÜBİTAK 112S459 NO’lu 1001 proje bursiyeri olarak çalışmaya başladı. Bu dönemde 2 sene Alzheimer ve Hafif Kognitif Bozukluğu olan hastalarla çalışmalarını sürdürdü. Tezini tamamladıktan sonra uzman olarak sektörde çalışmaya başladı. 6 sene özel okullarda aileler ve çocuklarla çalıştı. Pandemi döneminde ikinci yüksek lisansı olan Klinik Psikoloji uzmanlığını Rumeli Üniversitesi Klinik Psikoloji programından aldı. Aynı üniversitede, Nöropsikoloji alanında öğretim görevlisi olarak çalıştı. Alp Karaosmanoğlu’ndan Şema Terapi, Emre Konuk’tan EMDR (göz hareketleri ile duyarsızlaştırma ve yeniden işleme modeli) 1. Düzey eğitimlerini tamamladı. İstanbul Psikodrama Enstitüsünde Psikodrama Temel Eğitimini aldı. Halen Yetişkinlerle bilişsel ve yaşantısal teknikler ile çalışmaktadır. Mezun olduğu üniversitede, 3 kuşak usta-çırak projesinde gönüllü olarak psikoloji öğrencilerine destek vermektedir. Çeşitli platformlarda Bağlanma ve Psikolojik Sağlamlılık ile ilgili eğitimler düzenlemektedir. Alanıyla ilgili çeşitli yazıları Psikeart Dergisi ve uplifers.com sitesinde yayınlanmaktadır.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale