X

Ocak ayında gidebileceğiniz tatil destinasyonları

Ocak ayı genellikle en az seyahat edilen aylardan biridir. Hıristiyan kültürlerde noel ve yılbaşı tatillerinin hemen arkasından gelen ocak ayı, dünya genelinde insanların yeni tatilden döndüğü, çocuklarının okuluna engel olmak istemediği bir dönem olarak bilinir.

Ancak bu tür engelleri olmayanlar için ocak ayı harika bir tatil ayı olabilir. Büyük turist gruplarının olmadığı, uçak ve otel fiyatlarının nispeten daha uygun olduğu ocak ayı, tatil yapmak isteyenler için güzel fırsatlar sunuyor. Biz de Uplifers olarak ocak ayında gidebileceğiniz destinasyonları bir araya getirdik. Biletlere göz atması sizden.

1. Miami, ABD

Sadece ABD’nin değil, dünyanın en ünlü plajlarına ev sahipliği yapan Miami, ocak ayında içinizi ısıtacak destinasyonlardan biri.

2. Bali, Endonezya

Tatil sezonunda Bali’de uygun fiyatlı bir otel bulmak neredeyse imkansız. Ancak kalabalık turist gruplarının çekildiği ocak ayını bir fırsat olarak değerlendirebileceğiniz destinasyonlardan biri.

3. Dizin, İran

Tahran’dan sadece iki saat uzakta olan Dizin, kış sezonunda özellikle kayak yapmayı sevenler için harika bir destinasyon. Dizin’de mayıs ayına kadar kayak yapmak mümkün.

4. Palm Springs, Kaliforniya

Palm Springs, son dönemde ağırladığı önemli konuklarıyla dünyada adından daha çok söz ettirir oldu. Louis Vuitton’un moda şovu, Barack Obama ve ailesi bu önemli konuklardan sadece birkaçı. Palm Springs’e gittiğinizde etrafınızda ünlü simalar görürseniz şaşırmayın.

5. Nikaragua

Orta Amerika’nın en kalabalık ülkelerinden biri olan Nikaragua, ocak ayında sakin dalgalarıyla yeni başlayan sörfçüler için güzel bir alternatif.

6. Hokkaido, Japonya

Yılın bu zamanlarında Japonya’nın Hokkaido kenti kayak sevenler için güzel bir alternatif.

7. Dominik Cumhuriyeti

Karayiplerin en önemli lokasyonlarından biri olan Dominik Cumhuriyeti’nde hangi otelde kalırsanız kalın, muhteşem plajların tadını çıkarmamanız için hiçbir sebep yok.

8. Adelaide, Avustralya

Genellikle Sydney ve Melbourne’ün gölgesinde kalan Avustralya’nın Adelaide kenti; mimarisi, bahçeleri, parkları ve şarap evleriyle aslında ilginizi sonuna kadar hak ediyor. Kentin kültürel atmosferi de gün geçtikçe gelişiyor. Ocak ayında Dünya Tenis Turnuvası’na ev sahipliği yapan Adelaide’de tenisçileri ve tenis severleri görmek mümkün.

9. Jaipur, Hindistan

Ocak ayında büyük bir edebiyat festivaline ev sahipliği yapan Jaipur; Hint mutfağını, tarihi yapıları ve rengarenk dokusunu keşfedebileceğiniz bir destinasyon.

10. Guadalajara, Meksika

Etkileyici müzeleri, kentin duvarlarındaki graffitileriyle Guadalajara sanat severler için ocak ayında görülmesi gereken destinasyonlardan biri.

11. Kosta Rika

Ocak ayı Kosta Rika’nın en yağışsız aylarından biri. Macera tutkunları Nayara Şelalesi’ne, kahve severler ise kahve tarlalarına doğru yol alabilir.

12. Byron Bay, Avustralya

Sörfle ünlenen kent, aslında yerel tatlar ve deniz ürünleriyle de ön plana çıkıyor. Ocak ayı Byron Bay için harika bir dönem.

13. Sevilla

Eğer yeni tatlar ve değişik bir mimari görmek istiyorsanız, Endülüs’ün en özel köşelerinden biri olan Sevilla’yı es geçmeyin. Kasım ayındaki soğukların ardından 16-17 derecelere çıkan sıcaklıklar sokakların tadını çıkarmanıza engel değil.

14. New York

Ocak ayında New York buz gibi olabilir ancak bu şehrin üzerinde parlayan güneşe ve elektrik mavisi gökyüzüne engel değil. Tatil sezonunun hemen ardından New York’u görmek isteyeceksiniz.

15. Berlin

Almanya’nın başkenti Berlin, kış aylarında adeta bambaşka bir havaya bürünür. Donan nehir suları, kafeler, müzeler, galeriler kendini bulur. Berlin’i bir de kışın görün.

16. Santa Cruz de Tenerife

Kanarya Adaları’nın en büyük kentlerinden biri olan Santa Cruz de Tenerife ocak ayında tercih edebileceğiniz destinasyonlardan biri.

Kaynaklar:
Travel and Leisure
Telegraph

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale