X

Niyet etmek: Hayata dair kararlar vermenin gücü

“Sadece niyet edin. Ve yolunuza devam edin. Kader niyete aşıktır. Çektiğin zahmet bir gün rahmet olur…” Şems-i Tebrizi

Niyet etmeyi çoğu zaman hafife alırız. Oysa niyetlerimiz hayat ile yaptığımız anlaşmalarımızdır. Niyet ederiz mutlu bir insan olmaya; seçimlerimiz değişir, ruh durumumuz değişir, hayata kattıklarımız değişir. Niyet ederiz bolluğu ve bereketi paylaşmaya; verdiklerimiz değişir, sözlerimiz değişir, hayata kazandırdıklarımız değişir.

Niyet ederiz kendimizden daha üst bir güzellik için yol olmaya; emeklerimiz değişir, düşündüklerimiz değişir, hayatımıza ve etrafımızdaki hayatlara bakış açımız değişir… Niyet ederiz iyi bir anne olmaya; fedakarlıklarımız değişir, pişirdiğimiz yemekler bile değişir, biz değişiriz… Niyet ederiz her günü bir önceki günümüzden daha kıymetli daha dolu dolu yaşamaya, kalbimiz değişir, sorun ettiklerimiz değişir, hayatımızı kaplayan renkler değişir…

İşte niyetlerimiz bu derece kıymetlidir. Niyetlerimiz hayatımıza dair verdiğimiz kararlarımızdır. Niyetlerimiz hayat ile yaptığımız sözleşmelerdir. Bizler tek taraflı imzalarız belki ama sevgili evren bizim yanımızda durur, tüm bu anlaşma boyunca bizi destekler… Ben bugün sizlerle birlikte günlük yaşamımızda ne kadar önemli olduğunu atladığımız niyetlerimiz hakkında detaylı bir inceleme yapalım istiyorum. Niyet etmenin gücünün ne kadar farkındayız? Ne zaman gerçekten niyet etmiş oluruz? Niyet ile kalp gücü arasındaki ilişki nedir? Hayata dair ve niyetlerimize dair bakış açımız nedir, niyet etsek de nasıl olsa olmayacak nasıl olsa layık değilim diye mi düşünmekteyiz?

Şimdi içimizden geçirmiş olabiliriz, istedim de olmadı diyebiliriz. Öncelikle bir niyet ve “normal bir istek” arasındaki ciddi ayrıma odaklanalım. Sadece istemek gerçekten niyet etmek değildir. Niyet etmek demek “gerçekten” yaşamak demektir, istediğimizin olduğunu bilmek ve hatta istediğimizi yaşayabilmek demektir. Hemen bir örnekle açıklayalım, örneğin evlenmek. Gerçekten evlilikle sonuçlanacak bir ilişki yaşamaya niyet ediyoruz veya bu şekilde bir insanla karşılaşmaya niyet ediyoruz. Karşımıza çıkan herhangi başka bir insanı kabul etmemiz mümkün müdür? Niyetim evlenmek ve ben o kişiyi arıyorum diyerek o can-ım yolumuza devam etmek kararlılığımızdır niyetimizin gücü.

Bugün yanımızda olmasa bile bize geldiğini bize gelmek için can attığını her ne olursa olsun ondan daha “aşağıda” daha “farklı” daha “başka” hiçbir şeyi kabul etmemek kararlılığını gösterdiğimizde bizim olacağını yolumuza çıkacağını bilmektir. Bu yolda bu inançla ilerlediğimizde niyetimiz de güçlenerek parlar.

Kalbimizden ve evet en derinlerden bilmektir niyetin gücü, niyetimizin dünyadaki tüm güçlerden tüm akıştan kuvvetli olduğunu… O kişinin mutlaka bir gün uzak veya yakın bir gün yanımızda olacağını. Aynı zamanda güvenebilmektir, her ne olursa olsun yorulmamaktır. Akışın evrenin dünyanın yanımızda olduğuna, o kişiyi bir şekilde binlerce belki de yüz binlerce olasılık sonucunda bir gün bir yerde bir şekilde karşımıza çıkaracağına gerçekten inanabilmektir… Ve o an geldiğinde minnetle şükürle teşekkürler bunu kabul edebilmektir…

Gerçekten niyet etmek bu yüzden hayata dair verilmiş gerçek bir “karardır”… Karar demek evrenin harekete geçmesi demektir. Hayatımıza dair niyet ile ifade edilmiş bir karar demek etrafımızdaki tüm moleküllerin yeniden şekillenmesi demektir. Işığın buna göre ilerlemesi sesin bu karara göre akıp gitmesi demektir. “Yaptığımız” her eylemde aldığımız her nefeste bu seçimimizi bu niyetimizi bu kararımızı tekrarlamak demek hayata dair kocaman bir “oluş” yaratmak demektir…

Bu yüzden tek gerçek niyetlerimiz olduğunda ve her ne olursa olsun sadece niyetlerimize göre yaşadığımızda niyetlerimiz hayat seçimlerimizi belirlediğinde, evren bize hediyeleriyle cömertçe geri döner. Yukarıda verdiğimiz örnekte olduğu üzere “sadece” gerçekten evlilik ilişkisini seçtiğimizde o kişi karşımıza çıkacaktır. Fakat seçimimiz “bir süreliğine idare edecek” olan, evlilikten uzak olan, olduğunda sırf yanımızda olsun diye bunu “kabul ettiğimizde” niyetimizin gücünü zayıflatırız. Niyetimizden sapmışızdır, güçle ayakta durmamışızdır… Niyetimiz “olmayanı” kabul etmemek tercihini yapamamışızdır…

Bugün bu yazımı okuyorsanız, hayatınıza dair “niyet” ettiklerinize yeniden bakmanızı dilerim. Niyet demek hayata dair ciddi bir karar vermek demektir. Niyet demek kalbimizi yerinden sökecek kadar güçlü bir kararı hayata getirebilmek demektir. Gerçek bir niyet oluşu akışı varlığı enerjiyi kısacası dünyayı değiştirebilmek demektir… Niyet etmek demek özünde bu niyetin dışında hiçbir şeyi hiçbir koşulu ve hiçbir sonucu kabul etmemek demektir… Niyet etmek demek karar vermek demek ne gerekiyorsa bu şekilde emekle yorulmadan ve yılmadan yaşamayı da sırtlanmak demektir…

En güzel niyetlerinizin en güzel zamanda en güzel koşullarla en güzel oluşlarla sizi bulması dileklerim ve bu yazının size yepyeni niyetler kazandırması niyetiyle…

 

İlginizi çekebilir: Hayata dair: Başarıya fedakarlık olmadan ulaşmak mümkün mü?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale