X

Neden Kötü Tavsiyelerden Etkileniyoruz?

Kariyerinizde veya hayatınızda genel olarak bir şeyler başarmak istiyorsanız, kendinizi daha önce hiç yapmadığınız şeyler için zorlamanız gerekebilir. Örneğin, kariyerinizi ilerletmek için yeni bir sektörde işe girmeniz ve terfi olmayı kabul etmeniz gerekli olabilir. Bu gibi durumlarda hızlı davranabilmek için tavsiye almaya ihtiyacınız olabilir. Ancak aldığınız tavsiyelerin çok fazla olması halinde bunlar arasında ayrım yapmanız zorlaşabilir.

Tavsiye genelde iyi niyetle verilmesine rağmen bazı tavsiyeler kötü olabilir. Üstelik iyi tavsiye ile kötü tavsiyeyi birbirinden ayırmak zor olabilir. Kötü bir tavsiye kulağınıza hoş gelirken iyi olan ise sizi rahatsız ederek görmezden gelmenize neden olabilir. Bu nedenle size verilen tavsiyelerin iyi mi yoksa kötü mü olduğunu anlamak için bazı noktalara dikkat etmeniz gerekir.

Kötü tavsiye ve iyi tavsiye arasında nasıl ayrım yapabileceğinizi, kötü tavsiyelerin insanları neden etkileyebildiğini ve kötü tavsiyelerle karşılaşmanız halinde neler yapabileceğinizi bu yazıda okuyabilirsiniz.

Neden Kötü Tavsiyeler Etkilidir?

Hayatımızdaki bir kişi bize bir tavsiye verdiği zaman otomatik olarak bunun iyi bir tavsiye olup olmadığını sorgulamaya başlarız. Hatta çoğunlukla bu tavsiyeyi destekleyen nedenler üretir ve varsayımlarımızı bunlara göre ayarlarız. En iyi seçeneğin bu tavsiyeyi görmezden gelmek olduğunu bilsek dahi içten içe tavsiyeyi dikkate alabiliriz. Ne istediğimizden emin olmadığımız sürece seçimlerimiz aldığımız tavsiyelerden etkilenebiliriz.

Özellikle belli bir otoriteye ya da uzmanlığa sahip kişilerin verdikleri tavsiyeler, bu tavsiyeleri uymayı seçmesek dahi aklımızı kurcalamaya devam edebilir. Kötü tavsiyelerin genel olarak çok fazla bir zararı olmasa da önemli konulardaki tavsiyeler, yaşamımızı değiştirecek ölçüde etkilere sahip olabilir.

Çoğumuz farkında olsak da olmasak da hayatımızda bazı kötü tavsiyeler almış ve bunlara göre hareket etmişizdir. Örneğin, çocuklarının iyiliğini düşünen ebeveynlerin dahi verdikleri kötü tavsiyeler çocuklarının önemli konularda yanlış kararlar almalarına neden olmuştur. Bu nedenle birinden tavsiye aldığınızda bunu olduğu gibi kabul etmek yerine sorgulamanız ve iyi bir tavsiye olup olmadığını değerlendirmeniz önemlidir.

Kötü Tavsiye Nasıl Anlaşılır?

Birinden tavsiye aldığınızda bunun iyi bir tavsiye mi yoksa kötü bir tavsiye mi olduğunu anlamanız o kadar kolay olmayabilir. Tavsiyeyi veren kişi iyi niyetli biri olsa dahi verdiği kötü tavsiyeyi dinlemeniz nedeniyle bazı hatalar yapabilirsiniz.

Aldığınız tavsiyenin kötü olup olmadığını anlamak için aşağıdaki noktalara dikkat edebilirsiniz:

Gizli bir amaç olup olmadığına bakın

Her insanın sizin çıkarlarınızı düşünmeyebileceğini unutmayın. Bazen kişiler kendi avantajlarına olacak şekilde kötü tavsiyelerde bulunabilir. Bu nedenle size tavsiye veren kişinin bu tavsiyeyi uygulamanız sonucu kazanacağı bir şeyler olup olmadığını sorgulayın. Bununla birlikte kötü tavsiyeler bazen iyi niyetle de verilebileceği için tavsiye alacağınız kişinin kişisel veya profesyonel olarak size çok yakın olmamasına dikkat edin.

Kişinin uzmanlığını sorgulayın

İnsanların pek çok konu hakkında görüşleri ve tavsiyeleri vardır. Bu nedenle öncelikle tavsiye veren kişinin bu konuda uzman olup olmadığını sorgulayın. Dunning-Kurger etkisinin de gösterdiği üzere bir kişi bir konu hakkında ne kadar az şey biliyorsa kendi görüşlerine o kadar fazla güvenir. Bu nedenle karşınızdaki kişinin deneyimlerine odaklanın. Tavsiyeye ihtiyacınız olan konu üzerinde daha önce uğraşmış kişilerden tavsiye alın. Tavsiye veren kişi konunun uzmanıysa bunu ciddiye alın, değilse söylediği şeyler üzerinde iki kez düşünün.

Tavsiyeyi başka yerden duyup duymadığınızı düşünün

Kötü bir tavsiyeye karşı en iyi savunma, pek çok uzmandan çeşitli tavsiyeler almaktır. Tavsiye aldığınızda bunlar arasındaki ortak noktaları ve kalıpları kolaylıkla fark edeceksiniz. Bu da aldığınız yeni tavsiyeyi karşılaştırmanıza yardımcı olacaktır. İyi tavsiyeler genelde birden çok kere duyduğunuz tavsiyelerdir. Aynı tavsiyeyi sık sık duyuyorsanız, bu tavsiyeyi dikkate almanız gerekiyor olabilir. Ancak tavsiye ne kadar iyi olursa olsun, kararı verecek kişi siz olduğunuz için tavsiyeye uyup uymama kararının size ait olduğunu unutmamalısınız.

Tavsiyenin güncelliğini kontrol edin

Hayatınızın belli bir alanında farklı uzmanlıkları olan kişilerden tavsiye almanız faydalı olabilir. Bununla birlikte özellikle iş hayatında dijitalleşmeyle birlikte dinamiklerde değişimler olduğu için bundan uzun yıllar önce yöneticilik yapmış bir kişi, kendi deneyimiyle sınırlı kalarak günümüzde geçerliliğini yitirmiş tavsiyeler verebilir. Bu nedenle insanlardan tavsiye alırken bunların güncelliğini sorgulayın ve aldığınız tavsiyeyi başka uzmanlar tarafından doğrulatmaya çalışın.

İçinizden gelen sese kulak verin

Aldığımız kararların çoğunun doğru olması gerekmez. Hatta bunların pek çoğu kötü sonuçlanabilir. Benzer şekilde konu bir tavsiyenin kötü mü yoksa iyi mi olduğuna karar vermek her zaman mümkün olmayabilir Bu nedenle tavsiye aldığınızda içgüdülerinize ve içinizdeki sese kulak vererek karar verin.

Risk faktörlerini değerlendirin

İyi ve kötü tavsiyelerin risk faktörleri aynıdır. Çünkü iyi tavsiyeler kötü sonuçlanabileceği gibi kötü tavsiyeler de iyi sonuçlanabilir. Süreç boyunca alınan diğer kararlar, işlerin çok olumlu sonuçlanmasına neden olabilir. Bu nedenle aldığınız tavsiyeleri takip etmeniz ya da etmemeniz halindeki risk faktörlerini iyi değerlendirin.

İyimserlik konusunda dikkatli olun

İnsanlar hayatlarıyla ilgili kararlar konusunda genelde iyimserdir. Bu nedenle aldığınız tavsiye ister iyi ister kötü olsun, bu tavsiyeye karşı gereğinden fazla iyimser olabilirsiniz. Her tavsiye belli bir ölçüde iyimserlikle gelse de bunu nasıl ele alacağınız size bağlıdır. Aldığınız tavsiyenin iyi mi yoksa kötü mü olduğundan emin olamayacağınız için iyimserliğinize belli bir sınır koymanız ve objektif bir değerlendirme yapmaya çalışmanız gerekir.

Özet olarak iyi tavsiyeler, kişinin hayatında büyük fırsatlar elde etmesini sağlayabilir. Ancak hayatta karşılaştığımız tavsiyeler arasında kötü olanlar da olduğu için bunlardan etkilenmememiz ve kendi kararımızı vermemiz önemlidir. İyi tavsiyeler ve kötü tavsiyeler arasındaki farkları ve insanların niyetlerini anlamak, hayatınızda daha iyi kararlar almanıza yardımcı olacaktır.

İlginizi çekebilir: Başkalarının söylediklerini ne zaman dinlemeli, dinlememeliyiz?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale