X

Mindful tatil zamanı 4: Dengeli ve keyifli yeme alışkanlığı kazanın

Yaz ayları, açık havadaki keyifli sofraları ve masadaki lezzetli yemekleri de beraberinde getiriyor. Açık havanın iştahımızı artırmasından mıdır, tatile gittik diye daha çok yemeği tatma isteğimizden midir bilmiyorum ama bir şekilde yiyip içtiklerimizin dengesi şaşabiliyor.

Yaz da olsa yediklerimize mindfulness ile yaklaşarak beslenmemizi dengede tutabilir ve keyfine daha çok varabiliriz. Bu yazımda sizlerle benim de uyguladığım ve faydasını gördüğüm bazı tüyoları paylaşmak istiyorum.

Tatildeyken genel olarak yemeye daha çok eğilimimiz oluyor. Ya o bölgenin özel bir lezzetini deniyoruz ya da kalabalık olunca herkesle birlikte bizim de yemeye meylimiz artıyor. Böyle anlarda dikkatimizi bilinçli olarak yönlendirebileceğimiz bazı noktalar var…

1. Neden yiyoruz?

Bunlardan birincisi yeme isteğimizin kök nedeni. Gerçekten aç mıyız? Tadına bakmak istediğimiz için mi yiyeceğiz? Yoksa herkes yiyor ve hayır diyemediğimiz için mi yiyeceğiz?

Eğer aç olduğumuzu fark etmişsek ve bundan dolayı yiyorsak en güzelini yapıyoruz. Bazen çok aç olmasak bile ilk defa deneyeceğimiz lezzet önümüzde durur ve merak ederek tadına bakmak isteriz. Bu durumda da farkında bir şekilde yiyor oluruz çünkü merakımızı gidermek isteriz. Son durumda ise sırf başkası o anda sofraya oturdu diye veya “Herkes bir kaşık alıyor, ben almazsam ayıp olur” düşüncesiyle aç olmadığımız veya merak etmediğimiz halde yiyorsak bu yediğimizin bize pek de yararı olmuyor. Açken yemediğimiz için midemizi rahatsız edebiliyor ve ileriki saatleri keyifsiz geçirebiliyoruz.

Bu sebeple yemeden önce neden yemek istediğinizi anlamak için kendinize birkaç saniye tanıyabilirseniz mindful yemeye dair ilk adımı atabilirsiniz.

2. Ne kadar yiyoruz?

İkinci dikkat etmemiz gereken nokta ise yediklerimizin miktarı olacak. İlk adımdaki seçeneklerimizden devam edersek; aç olduğumuz seçenekte, bizi doyuracak miktarı önceden bildiğimiz için o miktarda yiyebiliriz. Tadına bakacaksak, bize rahatsızlık vermemesi için daha az miktarda yiyebiliriz. Üçüncü seçenekte, zoraki yediğimiz için miktarı ne olursa olsun bize keyifli gelmeyecektir.

Herhangi bir seçenekte, olur da miktarını fazla kaçırırsak gün içindeki başka bir öğünde daha az yiyerek bu durumu dengeleyebiliriz.

3. Ne yiyoruz?

Tatilde, hatta yaz boyunca, olabildiğince doğal olanı yemek en güzeli. Mevsim sebze ve meyveleri o kadar çeşitli ki bol bol değerlendirmenizi öneririm. Hatta marketten almak yerine pazara giderek keyifli ve sağlıklı bir alışverişin tadını çıkarabilirsiniz.
Size iyi gelmeyen ve bu sebeple tüketmediğiniz gluten, süt ürünü, maya gibi belirli gıdalar varsa yiyebildiklerinizi yanınızda götürerek onları pişirebilirsiniz. Ya da önceden pişirip sahilde, misafirlikte onları tüketebilirsiniz.

Bazen ne kadar bilirseniz bilin, size iyi gelmeyen gıdayı tüketme isteğinizin önüne geçemeyebilirsiniz. (Bana da oluyor!) Bu durumda kendinizi suçlamayın. Bir sonrakine daha az yeme yollarını keşfedin.

Burada dikkatinizi getirmeniz gereken ana konular, olabildiğince taze tüketmek, başkasına ayıp olmasın diye kendinizi zorlamayı bırakmak ve size iyi gelenleri yeme alışkanlığınızı sürdürmeye çalışmak.

4. Nasıl yiyoruz?

Geldik mindful yemenin en keyifli kısmına! Yemek yerken çoğunlukla sohbet ediyor, telefona bakıyor, belki bir şeyler izliyoruz. Başka aktiviteyle meşgul olunca da ne kadar yediğimizin ucu kaçabiliyor ve yediğimizin keyfini çıkaramıyoruz.

Tüm öğünlerde ya da yemek boyunca yapmak başlarda mümkün olmasa da gün içinde yediğiniz en az bir şeyi yerken sadece ona odaklanmanızı önereceğim. Bu esnada dikkatinizi yediğiniz ya da içtiğiniz şeyin şekline, rengine, kokusuna ve nihayetinde lezzetine getirin. Duyumlarınızı artırmak için o lokmayı yerken gözlerinizi de kapayabilirsiniz. Daha önce yediğinizde farkına varmadığınız birçok detayla karşılaşacağınıza, en çok lezzeti ve keyfi bu anda alacağınıza eminim!

Unutmayın, tatilde de olsanız, “Yaz bu, bir şey olmaz!” da deseniz, sırf başkası yiyor, ısrar ediliyor, çok çeşit var diye kendi sağlığınızdan ve keyfinizden olmak zorunda değilsiniz. Yemek yiyeceğiniz zaman neden, ne kadar, ne, nasıl sorularına vereceğiniz yanıtlara dikkatinizi getirerek beslenmenizi dengede tutabilir ve eş zamanlı olarak yediklerinizin keyfini çıkarabilirsiniz.

Dengede ve keyifli bir yaz dileklerimle!

İlginizi çekebilir: Mindful tatil zamanı 3: Plastik tüketiminize dikkat ederek doğayı koruyun

Sibel Okan - moment by Sibel: Merhaba ben Sibel. Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunuyum. Daha önce özel sektörde pazarlama alanında çalıştım. Mühendislik eğitiminin bana katmış olduğu analitik düşünce yapısı ve süreç yönetimi bilgisinin yanı sıra, Hamburg'da 5 ay boyunca yaşama fırsatı bulduğum Erasmus programı ve yelkencilik deneyimi okulumun bana verdiği en keyifli hediyeler. Üniversite hayatından özel sektördeki iş hayatına geçtiğim ilk yıllarda, mutluluğu arama yolunda tanıştığım enerji dengeleme deneyimi, farkındalığımın artmasına ve içimdeki yaratma gücünü daha derinden tanımama vesile oldu. Çıktığım bu yoldaki tüm deneyimlerimde ortak öğreti "anda yaşamak" oldu. Daha mutlu bir Sibel'e dönüşmek için anda yaşamanın yollarını keşfederken edindiğim bilgileri olabildiğince çok kişiyle paylaşarak herkesin kendi yaşamına uygulayabileceğini göstermek ve ilham olmak isteğiyle farklı bir yolda ilerlemeye karar verdim. Mindfulness temelli yoga ve meditasyon eğitmeni, mindfulness koçu olarak; tüm servislerimi tek bir çatı altında topladığım moment by Sibel markamla anda yaşamak için farklı yollar keşfetmenize alan açıyorum!

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale