X

Mindful eating: Porsiyonları kaçırmadan yediklerimizden tatmin olmak

Özellikle son yıllarda artan hayat tempomuzla, uyaranların fazlalığıyla yemek yemek  otomatik hareket ettiğimiz bir davranışa dönüştü. Ve bu hızın sonucu olarak nasıl bittiği anlaşılmayan yemekler, doyum hissetmediğimiz yemek deneyimleri, porsiyon kontrolünde yaşadığımız problemler her gün şikayet ettiğimiz başlıca konularımız. Öğünümüzü aceleyle geçiriyorsak, ayaküstü atıştırıyor, akşam da televizyon karşısında yiyorsak nasıl bir tatmin duygusundan bahsedebiliriz ki?

Tatmin edici bir yemek mumlar, müzik romantizm kokan bir yemek yemek değildir. Tatmin edici bir yemek; tüm duyularımızla yemeği almamız ve onları doyurmamız, yemek anında orada olmak için kendimize yarattığımız fırsattır.

Yemek yerken zihnimiz bambaşka yerlerdeyse bakar ama göremeyiz, dinler ama duyamayız, yer ama yediğimizden hiçbir şey anlamayız. Yemek yerken sadece yemeğimizle ilgilenirsek ne olur? Mindful eating dediğimiz “ dikkatli yeme”; duyularımızla, bedensel hislerimizle, açlık, tokluk seviyemizin farkında olarak o anda mevcut olmayı içerir. Yemek yerken farkındalık  uygulamanın,  yavaşlamanın  amacı her  anı  deneyimlemek  için  duyularımızı kullanabilmemiz  içindir. Biz ise tam tersini yapıyoruz. Sanki çok fazla miktarda yiyecek tükettiğimiz zaman onun tadını alabildiğimizi, tatmin olacağımızı düşünüyoruz. Ama tatmin olmanın, doyum almanın yolu yemeği tüm duyularımızla yemekten geçer. Peki, bu duyuları yerken nasıl kullanacağım?

Yemekte mindful eating uygulaması

Görme

Yemeği önce  gözlerimizle  yeriz.  Gözlerimiz  bize  bir  yiyeceğin  rengi,  şekli,  dokusu  ve miktarı  hakkında  bilgi  verir.  Görme duyumuzu pas geçmek, tatmin hissimizin önündeki ilk engeldir. Yemeğin  sunumunun  iştahınızı  veya  yeme  isteğinizi  nasıl  etkilediğine  dikkat  edin.  Masada neler var? Yemeklerin ve masada olan şeylerin isimlerini içinizden geçirebilirsiniz.

Koku

Koku, duyumlarımızı en fazla harekete geçiren, iştahımızı en fazla arttıran hislerdendir. O sebeple ağzınıza ilk lokmayı atmadan önce, kokuları fark edin. Yemek yerken kokulara dikkat etmenin tatmin hissini nasıl etkilediğini daha iyi anlamak için. Yemeğinize ağzınıza attığınız ilk birkaç lokmada burnunuzu elinizle sıkıp nefes almadan yiyeceği çiğnemeyi deneyebilirsiniz.

Tat, dokunma

Yemek deyince aklımıza gelen ilk şey tat olsa da; görme ve koku duyumlarının yeme deneyiminde ne kadar etkili olduğunu deneyimlediğinizi düşünüyorum. Tat konusuna gelecek olursak;  dilimizin üzerinde yanlarında, arkasında hatta boğazda bulunan tat tomurcukları 5 temel tadı algılayabilir acı, ekşi, tatlı, tuzlu ve umami. Bu 5 tanesinin farklı miktarlardaki ve şiddetlerdeki kombinasyonları, bizlerin “tat” olarak bildiği hissi oluşturmaktadır. Her lokmada yemeğin tadının nasıl değiştiğini fark edin:

Çiğnerken nasıl?

Yutarken nasıl?

Halen aynı lezzeti alıyor musunuz?

Görüntüsü halen ilk andaki kadar çekici mi?

Yemek boyunca bu kadarı size yeter mi yoksa hala devam edecek misiniz anlayabilmek için midenizin doluluk oranına dikkat edin. Bunu fark etmek için lokmalarınız arasında çatalınızı tabağın kenarına koyarak küçük duraklamalar yaratabilirsiniz. Mindful eating deneyimine çalışmak yemek ile olan ilişkinizi, yemeğin sizi ne verdiğini anlamanızı sağlayabilir. Dikkatli yeme pratiği sonrası aşağıdaki sorulara biraz vakit ayırmak deneyiminizi daha net ayırt etmenizi sağlayacaktır:

1. Yemekten önce nasıl hissediyordunuz?

2. Yemeğinizi yerken dikkatli kalmakta zorlandınız mı?

3. Geçmiş deneyimlerinize göre mindful eating ile yemek yediğinizde yemeğinizde ne gibi farklar fark ettiniz?

4. Mindful yeme deneyiminizden ilerideki deneyiminizde yanınızda götüreceğiniz ne var?

5. Bir sonraki deneyiminizde neyi farklı yaparsınız?

İlginizi çekebilir: İş yerinde “mindful eating” için nelere dikkat etmelisiniz?İş yerinde “

Ceylan Ulusoy: 1981 yılında Bursa'da doğdu. Meditasyonla ilk defa 17 yaşında tanıştı. Meditasyon eğitimleri 2004’te bir meditasyon merkezine adım atmasıyla devam etti. Üniversite eğitimi sırasında kendi pratiklerini geliştirdi. 2006'da Zeynep Aksoy’un yoga dersleri ile ilgilenmeye başladı. Uzun yıllar boyunca tüm pratiklerini kendi gelişimi ve dönüşümü için kullandı. Farklı yoga ve meditasyon hocaları ile çalıştı. 2012 yılında taşındığı İstanbul’da ileri seviye kundalini meditasyon eğitimi aldı. Sahaja Yoga'da gönüllü meditasyon öğretmeni olarak ders verdi. Pratikleri ve araştırmaları sırasında Dr. Fuat Beşkardeş ile Mindfulness terapi çalışmaya başladı. Ardından 8 haftalık MBSR eğitimi ve sonrasında David Cornwell ve Banu Çeçen’le Breathing Mind Mindfulness Koçluğu eğitimini tamamladı. 2019 yılında Amerikan Hastanesi bünyesinde Code Lotus Mindfulness merkezinde David Cornwell ve Banu Çeçen’e mindfulness programı içerisinde asistanlık görevi üstlendi. Aynı zamanda Judson Brewer’la sezgisel beslenme üzerine Mindfulness temelli alışkanlık değiştirme programında çalışmaktadır. İş hayatı ile eşzamanlı yürüttüğü öğrencilik ve eğitmenlik yolculuğunda 17 yıllık kurumsal hayatını 2020 Şubatında sonlandırıp, şu an tam zamanlı olarak logoterapi bakış açısıyla mindfulness eğitmenliği ve farkındalık temelli beslenme koçluğu yapmaktadır. Öğrenci olmak konusunda derinleşmektedir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale