X

Mikro emeklilik trendi ne kadar gerçekçi?

Pek çok insan, emekli olup iş hayatını arkasında bırakacağı dönemi iple çekiyor. Her ne kadar emeklilik dönemine yönelik büyük bir istek ve heves olsa da çalışanların çoğu için bu dönem fazlasıyla uzakta bulunuyor. Bu nedenle, emekli olup iş hayatını sonlandırmak isteyen kişiler bu uzaklığa ulaşmayı beklemeden mikro emeklilik trendini benimsiyor. Peki, nedir mikro emeklilik ve bu trend gerçek dünya koşullarına uygun mu? Bu yazımızda, bu soruları sizler için detaylı bir şekilde cevaplandırıyoruz.

Mikro emeklilik nedir ve nasıl planlanır?

TikTok başta olmak üzere çeşitli sosyal medya platformlarında popülarite kazanan mikro emeklilik trendi, alışılagelmiş emeklilik sürecine bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Bu trend, insanların iş hayatlarına birkaç aylık veya bir yıllık düzenli aralar vermesi olarak tanımlanıyor. Bu trend doğrultusunda benimsenen tatiller veya dinlenme dönemleri, iş dünyasından 5-10 yılda bir uzaklaşmaya yardımcı olan molaları işaret ediyor. Bu kısa süreli aralar ise ‘’ara emeklilik dönemleri’’ olarak yorumlanıyor. Bu dönemler aracılığıyla yaşam kalitesini yükseltmek ve iş dünyasında tükenmişlik sendromuyla etkili bir şekilde mücadele etmek hedefleniyor.

Mikro emekliliği benimseyen insanlar, ara emeklilik dönemlerinde farklı ülkelere veya şehirlere seyahat ediyorlar, yeni hobiler ediniyorlar ve benliklerini derinlemesine keşfetmek adına çeşitli aktivitelere yöneliyorlar. Bunlara ek olarak, bu dönemleri sadece fiziksel ve zihinsel açıdan dinlenerek geçirmeyi tercih eden insanların da sayıca fazla olduğunu belirtmeliyiz.

Mikro emeklilik trendi, ‘’Emekli olduğum zaman hayatın tadını çıkarırım.’’ düşüncesine sahip bireylerin bu mottosunu yıkmayı amaçlıyor. Bu trend, yaşamdan keyif almak için emeklilik döneminin beklenmesine karşı çıkıyor.

Yıllık izinlerin ve resmi tatillerin yetersiz olduğunu düşünen insanlar, mikro emeklilikle iş hayatlarında karşılaştıkları psikolojik ve fiziksel zorlukları aşmayı hedefliyorlar. Başta Z kuşağı olmak üzere genç yetişkinler tarafından tercih edilen bu trend, iş-özel hayat dengesini yakalamaya yardımcı olabiliyor. Aynı zamanda, bu trendin aşırıya kaçan kariyer odaklı bir yaşam tarzının ötesine geçerek daha anlamlı deneyimleri açığa çıkarttığı vurgulanıyor.

Mikro emeklilik planlaması için ilk olarak ara emeklilik dönemlerinde gelir kaybının muhtemel olduğunu kabullenmek gerekiyor. Bu nedenle, iş hayatına belirli bir süre ara vermeden önce detaylı bir bütçe hesabı ve planlaması büyük bir önem taşıyor. Ayrıca, ara emeklilik dönemine giriş yapmadan önce bahsi geçen dönemde harcanabilmesi için yeteri kadar para biriktirilmesi de öneriliyor. Maddi konular netleştirildikten sonra da ara emeklilik döneminden çıkıldığı zaman iş hayatına nasıl devam edileceğinin de kesinleştirilmesi kritik. Bir başka deyişle, bahsi geçen dönem bittikten sonra kariyerin nasıl sürdürüleceğine dair planlama yapılması gerekiyor. İkinci aşamada ise ara emeklilik döneminde ne yapılacağına karar vermek kritik bir rol oynuyor; bu trendi benimseyenlerin tercihleri arasında seyahat etmek, kişisel gelişime odaklanmak ve dinlenmek ön plana çıkıyor. Kariyerin bir parçası olarak görülen mikro emekliliğin uygun ve yoğun bir planlama süreciyle başarılı bir şekilde sürdürülebileceği öngörülüyor.

Mikro emeklilik trendini günümüz dünyasında benimsemek mümkün mü?

Hayatın çeşitli dönemlerinde emeklilik tarzı bir yaşam sürdürmek kulağa güzel gelse de mikro emeklilik ne kadar gerçekçi? Finansal zorluklar, sosyal güvenlik sistemleri ve istikrarlı bir kariyer isteği bu trendin önüne geçebiliyor.

Dünya çapında söz konusu olan yüksek yaşam maliyetleri ve tasarruf yetersizliği, mikro emeklilik için gerekli olan finansmanın toplanmasını zorlaştırıyor. Yüksek gelire sahip veya düşük giderli bir yaşam tarzını benimsemiş kişilerin bu trende uyum sağlayabileceğini belirtebiliriz. Kısacası, bu trend için planlama süreci ne kadar iyi yürütülse de maddi gelir merkeze yerleşerek mikro emekliliği engelleyebiliyor.

Bir başka kritik nokta ise çoğu ülkenin yetersiz esnekliğe sahip bir sosyal güvenlik sistemine sahip olmasıyla ilgili. Bahsi geçen sosyal güvenlik sistemleri geleneksel emeklilik anlayışına dayalı olduğu için mikro emekliliği benimsemek zor olabiliyor.

Son olarak, mikro emekliliğin düzenli bir gelir sağlayan bir iş hayatını kesintiye uğrattığını vurgulamalıyız. Bu kesinti sonucunda da hem kariyerde yükselmenin hem de maddi kazancın önüne engel koyulmuş oluyor.

Mikro emeklilik belirli bir yaşam tarzı ve finansal disiplin gerektirdiği için herkese uygun ve gerçekçi bir trend olarak karşımıza çıkmıyor. Her ne kadar bu trend yaşam kalitesini ve sevincini artırabilecek potansiyele sahip olsa da pratikte fazlasıyla zor bir yapıyla bizleri selamlıyor.

İlginizi çekebilir: Herkese bir gün lazım olacak: Emeklilikte mutlu olmanın yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale