X

Kişilik özellikleriniz zor zamanlarınızda nasıl davranışlar doğuruyor?

Yaşamımız boyunca hem kendimizin hem başkalarının kişiliklerini anlamaya çalışmak en büyük meraklarımız arasında yer alıyor.

Bugün size derin bir konudan, ruhumuzun yansıması olan Enneagram öğretisinden bahsetmek istiyorum.

Bu yazıyı okuduktan sonra hem kendi kişiliğiniz hem de çevrenizdeki insanların kişilikleri konusunda daha derin ve hoşgörülü bir bakışa sahip olacağınızı şimdiden söyleyebilirim. Farkındayım bazılarınıza bu söylem biraz iddialı görünebilir. Ama okuyun, anlayın ve uygulamaya başlayın derim.

Enneagram’da 9 ayrı kişilik tipi bulunuyor

Enneagram, dokuz ayrı kişilik tipini ve bu tipler arasındaki ilişkileri açıklayan eski bir Sufi öğretisi olarak biliniyor. Yunanca enna dokuz ve grammos noktalar anlamına gelen sözcüklerden oluşuyor. Enneagram’ın ilk ortaya çıkışı 1930’lu yıllarda felsefeci George Ivanovich Gurdjieff ile başlamıştır. Bugün kullandığımız anlamdaki Enneagram sistemine ana katkıyı 1950’li yıllardan itibaren psikolog Oscar Ichazo ve 1970’lerden itibaren de psikiyatr Claudio Naranjo yapmıştır.

Şimdiye kadar hem iş hem özel yaşamımda birçok kişilik testi denedim ve başkalarına da uyguladım. Ama Enneagram açıkça diğerlerinden çok daha net, geniş, nokta atış tespitlere ve ayrımlara sahip. Enneagram’daki her tipin hem öz hem de edinilmiş kişilik özelliklerinden bahsediliyor. Bunu basitçe şöyle açıklayabilirim; her tipin temel özellikleri var; ama bu tipler kendini güvende yani rahat hissettiğinde ya da baskı/stres altında hissettiğinde aşağıdaki şema üzerinde oklarla geçişi gösterilen diğer tiplerin olumlu veya olumsuz özelliklerini de gösteriyorlar.

Bu tiplerden hangisi sizin kişiliğinizi yansıtıyor?

Örneğin test sonucunda Tip 3 çıktıysanız verimlilik, üretkenlik, performans sizin için çok önemli, yaptığınız her işte en iyi olarak algılanmayı önemsiyorsunuz. İçten motivasyonlu, çalışkan, enerjik, sonuç odaklı olmak güçlü yönleriniz arasında. Ancak stres altında Tip 9’un olumsuz yönleri olan problemleri çözümsüz bırakma, erteleme, verimsiz çalışma gibi özellikler sergiliyorsunuz. Kendinizi güvende ve rahat hissettiğinizde ise Tip 6’nın olumlu yönleri olan planlama, riskleri tespit etme ve önleyici tedbirler alma, iyi bir takım oyuncusu olmak gibi özellikler sergiliyorsunuz.

Enneagram‘ı kullanma amacımız çok yönlü ve karmaşık insan yapısını bir karakter özellikleri listesi ile etiketlemek olmadığına göre nerelerde ve nasıl kullanabiliriz?

1. Güçlü yönlerinizi keşfedebilisiniz

Güçlü yönlerimizi bilmek yaşamımızın her alanında bu özelliklerimizden faydalanmamızı, sorunlarla baş ederken bu yönlerimizi farkında olarak daha kolay aşmamızı sağlıyor.

2. Çevrenizle olan iletişiminizi iyileştirebilirsiniz

Başkalarını kendi bakış açımızla değil, onların kendilerini gördükleri şekilde anlamamıza yardımcı oluyor. Örneğin bir takımın etkin bir şekilde çalışması için kullanılabilir, takım üyelerinin iletişim tarzı, baskı altındaki davranışları, performanslarının nasıl artırılabileceği yönünde fikirler verebilir.

3. Stres altında gösterdiğiniz davranışlarınızı yönetebilirsiniz

Enneagram ile geliştirilmesi gereken yönlerimizi fark ederek stres ve baskı altındaki davranışlarımızı kontrol altına alabiliyoruz. Zorlandığımız alanlar varsa bu konularda koçluk desteği alarak gerçek potansiyelimize ulaşabiliriz. Bu çalışmalar da yine çevremizle ve kendimizle olan iletişimimizi oldukça iyileştirecektir.

4. Yaşam kalitenizi artırabilirsiniz

Kişiliğimizin derinliklerini fark etmek ve üzerinde çalışmaya başlamak özellikle stres altındayken ortaya çıkan iç sesimizi yönetmemizi de kolaylaştırıyor. Bu sayede hedeflerimize doğru giderken daha hızlı ve sağlıklı yol alabiliriz. Kendimizi daha iyi tanımak ve doğru yönetebiliyor olmak özgüvenimizi artırır, iç huzurumuzu iyileştirir. Tüm bu pozitif gelişmeler yaşamınızın her alanında etkisini göstererek yaşam kalitemizi de yükseltecektir.

5. İşe alım süreçlerinizde kullanabilirsiniz.

Tabi ki sadece Enneagram’ı kullanarak bir personel seçme sürecinden bahsetmiyorum. Örneğin işe başvuran 300 kişi var ve şirketin insan kaynakları süreçleri uygulanarak bu rakam 5 kişiye düşürüldü. Bu 5 kişiye Enneagram uygulayarak işe, ekibe, beklentilere uygun aday seçimi yapılabilir.

Daha önce çalıştığım bir şirkette bu yöntemi uygulamıştım. Ücretsiz özet raporlar dahi yeterli oluyor. Aslında şirketin İK sisteminde böyle bir aşama yoktu, ama kendi birim personellerimi seçerken son aşamaya kalan kişilere test linkini gönderdim. Ve kararsız kaldığım noktalarla ilgili Enneagram raporları çok faydalı oldu. Sonrasında ise seçtiğim personellerin kendi aralarındaki iletişimi, benimle olan iletişimleri ve iş verimlerinden çok memnun kalmıştım.

Burada yazdıklarım kısa birer özet, bunun yanında birçok önemli faydasını görebileceğiniz bir sistem olduğunu söyleyebilirim.

Peki ya siz ruhunuzun aynasına bakmaya ne dersiniz?

Özet ve ücretsiz rapor alabileceğiniz birçok site bulunuyor. Buradan bu sitelerden birisine ulaşabilirsiniz.

Bu konuda birçok yazarın kitabına da ulaşabilirsiniz. Bunlardan bazıları Helen Palmer, Don Richard Riso ve Elizabeth Wagele.

Eliz Esra Şimşek: Proje, Yönetim Danışmanı ve Profesyonel Koç // Lisans eğitimi Çevre Mühendisliği üzerine olan Eliz, iş yaşamını sürdürürken İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde MBA lisansüstü derecesini aldı. Daha sonra Galatasaray Üniversitesi’nde Yönetim Bilişim Sistemleri programını tamamladı. Eliz koçluk kariyerine Sola Unitas Koçluk Akademisi’nden aldığı eğitimlerle adım attı. Değişim Koçluğu, Kariyer Koçluğu ve Takım Koçluğu ilgilendiği alanlar arasında. İnsanların yaşam kalitesini artıracak iç potansiyele sahip olduklarına inanıyor ve bu konuda destek vermekten çok keyif alıyor. Mottosu sağlıklı ve dengeli yaşam, pilates ve sabah yürüyüşleri vazgeçilmezleri arasında. Ayrıca yazı yazmayı, bilgi ve tecrübelerin paylaşılmasını çok değerli buluyor. Yazılarını Uplifers ve Harvard Business Review’dan takip edebilirsiniz.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale