X

Kendini sevmek narsisizm değildir: Öz-şefkatin 3 boyutu

Son zamanlarda kendini sevmek ve öz-şefkatle ilgili bir yazıya, kitaba veya herhangi bir yayına mutlaka denk gelmişsinizdir. Bazıları için kendini sevmek bencillik ve narsisizmle aynı şey. Bu kişilere kısmen hak vermekle birlikte, kendini sevmek ve öz-şefkat konusunu bilimsel yayınlar eşliğinde incelemekte yarar görüyorum. Çünkü ruhsal ve fiziksel açıdan sağlıklı ve dengeli olmanın yolu kendinizle kurduğunuz ilişkinin sağlıklı olmasından geçiyor. Şimdi gelin şu kendini sevmek ve öz-şefkat aslında neymiş ve neden gerekliymiş bir inceleyelim.

Nedir bu öz-şefkat?

Ben bu yazı boyunca kendini sevmek ve öz-şefkat kavramlarını aynı anlamda kullanacağım. Öz-şefkat ve kendini sevmekle kastettiğimiz şey aslında kendinize karşı anlayışlı, şefkatli ve destekleyici olmak. Bilimsel yayınlara baktığımızda öz-şefkat, kendinize yargılamadan, eleştirmeden ya da cezalandırmadan yaklaşabilmek, zorlu bir yaşantı sonrasında deneyimlerinizi kendinizi izole etmeden diğer insanlarla paylaşabilmek ve acı verici duygu ve düşüncelerinizi aşırı şekilde tanımlamadan bilinçli bir farkındalık zemininde tutulabilmek olarak tanımlanıyor.

Araştırmalar öz-şefkatin psikolojik iyilik haliyle de doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor. Buna göre öz-şefkat depresyon, kaygı, yeme bozuklukları, travma ve pek çok psikolojik belirtiyle de negatif yönde ilişkili; yani öz-şefkat arttıkça bu tür psikolojik belirtiler azalıyor.

Aslında bireyin hem kendisini, hem de diğerlerini anlaması ve şefkat gösterebilmesi ile psikolojik belirtiler arasında doğrudan bir ilişki var. Öz-şefkat temelde genel iyilik halini geliştiren, nihai aydınlanmayı sağlayan ve kişinin kendi zihnini eğitmesine yardımcı olan bir yolculuk. Buna göre, bir yanda nezaketli olmak, şefkat duymak, keyif alabilmek ve sakinlik gibi özellikler yer alırken, diğer yanda bu özelliklerin “zıttı” olan nefret, zalimlik, kıskançlık, kaygı gibi özellikler de tanımlanıyor. Bu açıdan öz-şefkat, psikolojik sorunlar yaşamamanız için sahip olmanız gereken en temel özellik.

Ruh sağlığı alanında öz-şefkat kavramını kapsamlı şekilde ilk kez ele alan Neff (2003) öz-şefkati, acılarınıza açık olmanız, bu acılarla temas edebilmeniz ve acıdan kaçmaktan ziyade, acıyı azaltma ve iyileştirme cesareti gösterebilmeniz olarak tanımlıyor. Ayrıca Neff’e göre öz-şefkat bir hata yaptığınızda ya da başarısız olduğunuzda kendinize yargılamadan yaklaşmanızı, bunu “insani bir deneyim” olarak görebilmenizi de içeriyor.

Hiç kimse mükemmel değildir. Hatalar yapabilir, bazen yetersiz kalabilir, zorluklar yaşayabilirsiniz; ancak her koşulda yine de değerlisiniz. Dolayısıyla bu kavram ile Neff, psikolojik sorunlara ilişkin “kendilik” (self) merkezinde toplanan bakış açısına yeni bir yaklaşım getirerek, psikolojik destek sürecinde şefkat duygusunun geliştirilmesini öz-şefkat kavramı ile vurgulamıştır. Esas olan, başarısızlıklarınızı ve yanlışlarınızı dikkate almamak ya da düzeltmemek değil; daha ziyade kendinize ya da bir başkasına yargılamadan, eleştirmeden ve cezalandırmadan yaklaşabilmektir.

Öz-şefkatin üç temel boyutu vardır ve bu boyutlar her ne kadar birbirinden farklı olsalar da etkileşim halindedir. Birinci boyut olan öz-nezaket (self-kindness), kendinizi ve bir başkasını sert bir şekilde yargılamadan ve acımasızca eleştirmeden şefkatli bir yaklaşıma, nezakete ve sevecenliğe vurgu yapar.

Bir hata yaptığınızda, yetersiz kaldığınızda ya da herhangi bir konuda başarısız olduğunuzda genellikle kendinizi acımasızca eleştiren bir “iç ses” duyabilirsiniz. Çevrenizdeki diğer insanlara, hatta yabancı birine bu acımasız eleştirileri yöneltmezken, kontrolünüzün dışındaki olaylarda dahi kendinize “ne kadar tembel ve aptalsın” gibi cümleler kurabiliyor olabilirsiniz. Ancak öz-nezaket, kendinize karşı daha destekleyici ve duyarlı yaklaşmanızı sağlar. Hayatta bazen yetersiz kaldığınızda kendinizi eleştirmektense “mükemmel” olmadığınızı kabul etmek öz-şefkatinizi artırır.

Bu seslerin ve düşüncelerin özellikle birçok ruhsal sorunun gelişmesinde ve sürdürülmesinde önemli rol oynadığını göz önüne alırsak, öz-nezaket çok önemli bir koruyucudur.

Öz-şefkatin ikinci boyutu ortak paydaşımdır (common humanity). Ortak paydaşım, acı veren deneyimlerinize daha geniş açıdan bakarak onları insani bir deneyim olarak kabul etmek, kendinizi diğerlerinden ayrışmış ve izole şekilde algılamamaktır. Yani “mükemmel” olmamak tüm insanların ortak özelliğidir. Buna göre herkes hata yapabilir, başarısız olabilir, yetersiz hissedebilir ve bazen hayatta bir şeyler kötü gidebilir. Bu olumsuzluklarla birlikte kendinizi çevreden soyutlamak, izole etmek ve ayrışmak, zaten zor olan bu süreçte “Bu durumu sadece ben yaşıyorum”, “Neden ben?” gibi çarpıtılmış düşüncelere sebep olabilir. Kendinize ve yaşamınıza daha geniş bir açıdan bakmak ve aslında diğerlerinin de zaman zaman zorlandığını fark edebilmek, daha az hayal kırıklığı yaşamınızı sağlar.

Öz-şefkatin üçüncü boyutu olan farkındalık (mindfulness) ise, acı verici düşüncelere ve hislere aşırı şekilde yoğunlaşmadan bunları dengeli bir farkındalık zemininde tutmaktır. Farkındalık aynı zamanda yaşadığınız anın farkında olmayı, olaylara kişiselleştirmeden ve daha geniş bir açıdan bakabilmeyi ifade eder. Farkındalık acı veren duyguları ve olumsuz düşünceleri zorla değiştirmeye ve aşırı derecede tanımlamaya çalışmak, abartmak, takıntılı şekilde düşünmek ya da bastırmaya çalışmak yerine, bunları akışına bırakmak ve gözlemek olarak da tanımlanır.

Öz-şefkat bağlamında da, bu olumsuz duygu ve düşünceleri kabul etmek ve aşırı tanımlama yoluna gitmemek olarak ele alınabilir. Olumsuz düşünce ve duyguların bilinçli şekilde farkında olmak, problemleri çözebilmenizi kolaylaştıracak ve engellenemez şekilde zihninize gelen “çaresizlik” ve “kurbanlık” düşüncelerinin önüne geçmenizi kolaylaştıracaktır. Öz-şefkatin bu üç boyutu ortak bir şekilde artırılabilir ancak birbirinden farklı bileşenlerdir ve farklı şekillerde deneyimlenebilir. Kısaca öz-şefkat olumsuz durumlar karşısında kendinizi olduğunuz gibi kabul etmeniz ve kendinize nazik olmanız ve bu olumsuz durumları bir bütünsellik içinde ele alabilmeniz demektir.

Yukarıda da söylediğimiz gibi araştırmalar öz-şefkatin tek başına psikolojik iyilik halini artırdığını gösteriyor (Neely ve ark. 2009). Yani kendinize şefkat göstermek ve anlayışlı olmak sizi daha huzurlu ve mutlu hissettiriyor. Öz-şefkat sadece psikolojik sorunları önlemekle kalmıyor, aynı zamanda iyi hissetmenizi, daha üretken olmanızı ve hayattaki isteklerinize ulaşmanızı kolaylaştırıyor. Çünkü acı verici duygulara öz-şefkat ile yaklaşabilmek daha mutlu, daha olumlu ve duyarlı olmanızı sağlıyor (Neff ve ark. 2007). Zaten acı içindeyken bir de kendinizi dövmek, kendinize saldırmak sizce de çok mantıksız değil mi?

İşte bu nedenle kendini sevmek, artık kendinizle ve hayatla kavga etmeyi bırakmak ve kendi iyiliğiniz için hayatınızın sorumluluğunu almak demek, hatalarınızla, kusurlarınızla kendinizi kabul edip daha iyi bir versiyonunuz olmak için çabalamak demek. Bu noktada kendini sevmek narsisizmden ayrılıyor çünkü öz-şefkat kendinize gerçekçi ama destekleyici, işlevsel bir şekilde yaklaşmanızı sağlıyor.

Kendisiyle barışık, özgüveni yüksek, başarılı kişilerin yanında olmaya karşı bir çekim hissetmiyor musunuz? Neden siz de böyle olmayasınız? Bu konuda psikolojik destek almak isterseniz bana ayselkeskin2004@yahoo.com vasıtasıyla ulaşabilirsiniz. Sevgiyle kalın.

Kaynakça:
Korkmaz, Burcu. (2018) Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar (Current Approaches in Psychiatry), Öz-Duyarlık (Öz-Şefkat): Psikolojik Belirtiler ile İlişkisi ve Psikoterapide Kullanımı: Self-Compassion: Association with Psychological Symptoms and Usage in Psychotherapy, 10(1):40-58.
Kraus S, Sears S. (2009) Measuring the immeasurables: development and initial validation of the self-other four immeasurables (SOFI) scale based on Buddhist Teachings on loving kindness, compassion, joy, and equanimity. Soc Indic Res, 92:169-181.
Leary MR, Tate EB, Adams CE, Allen AB, Hancock J (2007) Self-compassion and reactions to unpleasant self-relevant events: the implications of treating oneself kindly. J Pers Soc Psychol, 92:887-904. Neff K (2003) Self-compassion: an alternative conceptualization of a healthy attitude toward oneself. Self Identity, 2:85-101.
Neely ME, Schallert DL, Mohammed SS, Roberts RM, Chen Y. (2009) Self-kindness when facing stress: the role of self-compassion, goal regulation, and support in college students’ well-being. Motiv Emot, 33:88-97.
Neff K (2003a) Self-compassion: an alternative conceptualization of a healthy attitude toward oneself. Self Identity, 2:85-101.
Neff K (2003b) The development and validation of a scale to measure self-compassion. Self Identity, 2:223-250.
Neff K (2011) Self-compassion, self-esteem, and well-being. Soc Personal Psychol Compass, 5:1-12.
Neff K, Dahm KA (2015) Self-compassion: what it is, what it does, and how it relates to mindfulness. In Handbook of Mindfulness and Self-Regulation, (Eds BD Ostafin, MD Robinson, BP Meier):121-137. New York, Springer.

İlginizi çekebilir: Egonun korku senaryolarından kaçma: Özgüvenli olmanın yolu korkularla yüzleşmekten geçiyor

Aysel Keskin: Merhaba ben Aysel Keskin. Psikolojik Danışman ve Psikoterapistim. 2006 yılında Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olduktan sonra, Türk Deniz Kuvvetlerinde yedi senelik bir kurumsal hayat deneyimim oldu. Kurumsal hayat deneyimimin ardından, çocukluk tutkum olan psikolojiye bir de seyahat tutkum eklendiği için okyanus ötesine giderek bir süre Amerika’nın Kalifornia ve Oregon eyaletlerinde yaşadım. Tüm psikoterapi yaklaşımlarını bilmekle beraber uzmanlaşmanın gerekliliğine inanarak, kanıta dayalı terapi yaklaşımlarından Süre Sınırlı Psikanalitik Psikoterapi (SSPP), Jungian Psikoterapi ve Rasyonel Psikoloji Enstitüsü Preferred Partner of The Albert Ellis Institute onaylı, APA (American Psychological Association) Kredili Rasyonel Duygucu & Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimlerini (süpervizyonlar dahil) tamamladım. Sorunların bütüncül ele alınması gerektiğine, beden ve zihnin dengesini kurduğumuzda hayatımızda olumlu değişimler olacağına inanıyorum. Beden ve zihin sağlığınız her şeyden önemli. Bana ayselkeskin2004@yahoo.com eposta adresinden ulaşabilirsiniz. Sağlık ve sevgi ile kalın. Instagram: ayselkeskin.psk.dan

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale