X

Kendimle Bağlantı: “Tüm duygular hissedilmek ister”

Bugün yeni yaşımın ilk günü. Dün, tam da doğum günümde biraz üzücü bir tartışmanın içinde buldum kendimi. Günün ortasında pek de hoş olmayan duygular üşüştü kalbime. Eskiden, hoş olmayan bir duygu çıkageldiğinde ondan kurtulmak için bir yol bulur ve sinemaya gitmek veya bir arkadaşımla buluşmak gibi “kafamı dağıtacak” bir şey yapardım. Ancak, uzun bir zamandır bu anların ne kadar kıymetli olduğunu bildiğimden hissetmekten kaçındığımı gözlemlediğim duyguların içine dalmayı seçiyorum. Eskiden bu anlardan çıkmam günler alırken artık birkaç saatlik bir çalışma ile yeniden huzur ve barışa ulaşabilirim.

Bu yazımda sıkışma anlarında aklınıza getirmenizi önerdiğim 5 önemli bilgi ve pratik paylaşıyorum sizinle. Kendinizi taşımakta zorlandığınız duygular içinde bulduğunuz her zaman yapabildiğinizce bunları tekrarlamak yaşamınızda yepyeni kapılar aralayacak. 

Her sıkışma bir kutlamadır.

Hepimiz büyürken içine doğduğumuz aile, toplum, arkadaşlar ve eğitim sistemi gibi dış faktörler sebebiyle farkında olmadan yaşama ve kendimize karşı direnç geliştiririz. Yaşam akışkan olduğundan hep akışkan olmak ister. Bu nedenle, tüm dirençler yeniden yaşama ulaşabilmek için çözülmek ister. İşte bu yüzden sıkışmalar yaşarız, bu yüzden ilişkilerde çatışmalar ortaya çıkar. Her sıkışma veya her tetiklenme anı bir hediyedir. Bunu anladığınızda ve zor durumlarda bu bakış açısını kendinize hatırlattığınızda drama kapılıp enerji kaybetmek yerine farkındalık kazanıp bütünlüğünüze katkı sağlarsınız. Bu anlarda, gölgelerde kalmış ve sizinle tanışmak için yanıp tutuşan bir yanınız ortaya çıkmıştır. Saygı, değer, sevgi ve şefkat ihtiyacınız gibi gölgeden gelen her haliniz onları görüp kucakladığınızda ışığa kavuşur ve ihtiyaçlarınız karşılandıkça şifalanırsınız.

Tüm duygular hissedilmek ister.

Nasıl kırmızı iyi, pembe kötü değilse duygular da iyi/kötü veya olumlu/olumsuz olarak ayrılamaz. Nefret, kıskançlık, sevgi, özlem… tüm duygular kendine hastır ve her biri ara ara bizi ziyarete gelir. Hissetmekten hoşlandığımız sevgi, şefkat gibi duygulara sarılıp nefret, kıskançlık gibi duygular geldiğinde onları görmezden gelmek bütünlük ihtiyacımızı tehdit eder. Kendimizi bütün hissetmediğimizde ise huzursuz oluruz. Bir şeyler eksik gibi gelir. Yaratılmış olan her şey gibi duygular da var olmak isterler ve duygular hissedilerek var olur. Bunu hatırladığınızda içinde kalması zor duygularla yaşamak kolaylaşır.

Acı yaşamın doğasıdır ama ızdırap engellenebilir.

Üzüntü, kıskançlık gibi içinde kalması zor bir duygu ile karşılaştığımızda bize saniyeler saatler gibi gelir. Halbuki, duygular sandığınız gibi çok da uzun sürmezler. Onlara direnç geliştirmediğinizde ve özgürce hissetmeye alan açtığınızda duyguların saniyeler içinde gelip geçtiğini görürsünüz. Ancak, direnç gösterdiğinizde acı kaçınılmaz olarak ızdıraba dönüşecektir. Saatlerce üzgün hissetmemizin sebebi de budur. Her zaman hatırlayın: Acı yaşamın doğasıdır ama ızdırap engellenebilir. 

Her duygu bir ihtiyacın habercisidir.

Aslında duygular birer habercidir ve bir ihtiyacımızı görebilmemiz için ortaya çıkarlar. Mesela, doğum gününüzü kutlayan bir arkadaşa coşkuyla tepki verdiğinizde sevgi ve şefkat ihtiyaçlarınızın karşılandığını anlarsınız. Aynı şekilde, doğum gününüzü hatırlamayan bir arkadaşınıza kırılabilirsiniz. Bu kırılganlığın altındaki üzüntü duygusu size öz değer ihtiyacınızla ilgili bir haber veriyor olabilir.

İhtiyaçları karşılanan her insan huzur ve barış içinde yaşar.

Her insan karşılanmayan bir ihtiyacı sebebiyle acı çeker. Büyürken, görülmemiş ihtiyaçlarımızı açığa çıkartıp onları karşılayabilecek stratejiler geliştirdiğimizde huzur ve barış içinde yaşarız.

Gerçekten özgür olmak istiyorsanız tetiklenme anlarınız üzerine çalışmanızı öneririm. İçinizin sıkıştığı bu anlar en büyük gelişim potansiyellerini barındırır. Hoşlanmadığınız bu anlarda kaçıp gitmek yerine o andaki gerçeğinizle yüzleşmek sizi büyütür.

Şimdi en son yaşadığınız bir tetiklenme anını gözlerinizin önüne getirip hatırladığınız kadarıyla tüm detayları ile ona yeniden bakmak ister misiniz? Geçmiş anılarla yapacağınız bu pratik bir sonraki tetiklenme anında çok daha kolaylıkla uyanmanıza yardımcı olacak.

Kendimle Bağlantı – 8 Haftalık Online Program

Kendimle bağlantı kurmayı öğrenmek bu yaşamdaki en büyük hediyelerimden biri oldu. Eskiden, taşıması zor bir duygunun içinde günler geçirirken ve çırpınıp dururken şimdi fark edip oradan çıkmak çok daha az zamanımı alıyor. Tetiklenmeler hep oluyor ve olmaya da devam edecek. Onlar yaşamın bir parçası. Tetiklenmeleri yok edemezsin ama bu anlardaki tavrını değiştirmeyi seçerek muazzam kazanımlar elde edebilirsin. Bu yeni tavır seni her geçen gün kendine, yaşama ve bir diğerine yakınlaştırır. Aradığın, huzur, barış ve sevgi dolu bir yaşamsa yolun budur. Bu özgür insanın yoludur.

Bugün geçtiğim bu yollarda yürümekte olan arkadaşlarıma destek olmak için Kendimle Bağlantı isminde 8 haftalık bir online program hazırladım. Yaşamını değiştirecek olan doğru bilgiye ulaşmak ve bu bilgiyi yaşamında kullanmayı öğrenmektir. Bu programda kendinle yaşamayı öğrenmek ve giderek güçlenen bir bağlantı kurmak için sana yardımcı olacak tüm araç ve bilgileri bulacaksın.  Bu yaratıcı yolculukta sen de bize katılmak istersen detaylı bilgi ve kayıt için giricidigdem@gmail.com adresimden bana ulaşabilirsin.  

 

İlginizi çekebilir: 3 adımda motivasyonunu canlandır: Hayalin özgürleşmeyi bekliyor

Diğdem Girici: İnanıyorum ki doğru bilgiye ulaşabilen ve bu bilgiyi hayatında doğru şekilde kullanmayı öğrenen her insan hayal ettiği yaşamı yaratabilir. İşte bu yüzden yazıyorum, yaşamımı hafifleten bu muhteşem bilgiler daha çok insana ulaşabilsin ve daha çok insan yaşamdan keyif alabilsin diye. Sorularınız veya paylaşımlarınız için bana giricidigdem@gmail.com adresimden veya @digdemgiriciyoga Instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz. Sevgiler.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale