X

Kendimizi yeniden yaratmak mümkün: Bir heykeltıraş gibi kendimizi yontarak şekil verebiliriz

Kendi kendini yontan bir mermersin sen. Kendinin en güçlü bölgesini, en zayıf yönlerini bilen…
Keskini, çekicini öyle bir ustalıkla kullanmalısın ki, blok mermer halinin bütünlüğünü bozmadan, en az zaiyat ile doğal esansını ortaya çıkarmalısın.
Tam mermerinin damarları üzerine vurursan çekicini ve keskini, boydan boya yarılıp, acının yarattığı su yollarından kırılıp paramparça yerlere dağılırsın. Ama keskinin yönü, acının paralelinde değilde onu kesen bir açı ile olursa kırılıp dökülmeden şekillendirirsin kendini. Acıya ortak gitme, onunla aynı yolda yürüme! O vakit, aşınıp zayıflayan hallerin içinde volta atan mahkum olursun. Üzerinden, sanki bir köprüden karşıya geçecekmiş gibi al yönünü…
Heykeltıraşın ustalığı, mermerin tüm su yollarını keşfedip, keskiyi nereye vuracağını bilmesindedir.
Böylelikle tuz buz etmez tüm varlığını. Yaraları, acılarının yarattığı izler, eserinin benzersiz desenlerini oluşturur. Ne eşi bulunur, ne benzeri. Ne tekrarı olur, ne taklidi…

Kendi izlerini cesurca taşımaktır kendini yaratmak, kendini kendinden yontmak. Utanmadan, saklanmadan, cesurca! Seni besleyen, oluşturan kendini görmeni sağlayan yaralara, acılara saygı duyup öğrettiklerinin idrakinde kalabilmek, onları cesurca göğsünde taşıyacak gücü de verir sana. Kendini kabullenmek, yaşam yolunda ayağına takılan taşlara da şükürden geçer.

Kocaman bir yanılsamayı kırmaya çalışıyoruz hep beraber. Canımızı yakan her şey kötü değildir. Ya da kötü diye bir şey yoktur bütünde. Zıttıyla bir var olan gerçekliğimizin içinde, aksi namümkün. E o zaman, boşuna debelenmek değil midir iyi-kötü ayrımcılığı?
Kendini tanımak için ayrıştırıp, sonra olduğu hali ile bütünleyebilir misin?
Çünkü buna niyet edersen, ayıklamak olmaz yapacağın “dengeli” kullanmak olur. Sana hizmet eden şekilde var etmek olur gölgelerini, karanlık diye yaftaladığın hallerini. Ayrıştırmak ise tek tek, göz göze tanışmak, hakkını devretmek olur.

Bir heykeltıraşın ustalığında, spontanlığında ve teslimiyetinde olmalı insan. Önünde sürekli değişen, dönüşen eseri onu nereye götürürse oraya gidecek cesarette, onunla birlikte şekillenecek teslimiyette.. Ancak o zaman, kendi esansının yansımalarıyla göz göze bakabilir insan. Acıysa acı, kırılmaysa kırılma, aşksa alası… Özü ona nasıl bir malzeme verdiyse o! O kadar…
O malzemenin içinde katman katman dolaşmalı, hemhal olmalı.
Kendini kendinden, kendi gibi çıkarmalı. Eşsiz ve tek.
Bu romantik bir hayal değil, bu çok gerçek bir hal. Ağzına kadar tıka basa yaşamla dolu bir hal… 
Bir parfümün alt notalarını duyumsamak gibi, leziz bir baharatın dilinin her yerinde başka bir tat bırakması gibi. Hem hafif, hem dolu, hem de benzersiz.

Ve bizler, ancak tüm parçalarımızı tanıyıp kabul edince, kullanmayı öğrendikçe, öğrenmeye devam ettikçe “iyi insan” olma yolunda ilerleriz. Öze ulaşmak, kendi iyiliğimize de ulaşmaktır. İyi insanlığımıza. İyi insan bir sonraki adım için çabalayandır. Bu doğuştan gelen bir yetenek değil, oldurduğumuz, oluşturduğumuz, yonta yonta kendimizden çıkardığımız elmasımızdır.

Bu sefer, elmasımıza ulaşınca, heykeltıraştan, bir değerli taş kesim ustasına dönüşürüz. Onu öyle bir keseriz ki, bütün renkleri süzsün ve tek bir ışığı binbir renge ayrıştırıp yansıtsın. Şeffaflığı ile, tekliği ve doğallığının verdiği mükemmellik ile parlasın, parlatsın!
Aşk olsun!
Yaşam olsun!

İlginizi çekebilir: Matruşka açılımı: Daha derinlere inersek neyle karşılaşırız?

Esra Uyman: Lise yıllarında başlayan kişisel gelişim, ruhsal gelişim ve metafizik konularına duyduğu yoğun merak onu yurt içi ve yurt dışında birçok özel eğitim çalışmalarına katılmaya yönlendirdi. İlk eğitmenlik diplomasını ‘World Initiatives School of Esoteric Studies’den alan Uyman’ın katıldığı çalışmaların bazıları; Organizasyon Konstelasyonu, Aile Sergileri, Vernon Frost eğitimleri, Louis Franco’dan aldığı çeşitli eğitimler, Anthony Robbins Unleash the Power Within San Jose semineri, Charlie Morlay Lucid Dreaming eğitimi, Tayland da Tantrik Yoga (RYT-200) eğitmenliği eğitimi, Peru, Amerika, Şili, G.Afrika ve Türkiye’de katıldığı Şamanik çalışmalar ve seremonilerdir. Bunların yanı sıra TGA İleri Seviye Metafizik Semineri, Ziya Azazi’nin Dervish in Progress Çalışması gibi pek çok özel çalışmaya katıldı ve eğitmenlik eğitimini aldı. Masssuma Altın Enerji I-II enerji uyumlamasını alan Esra Uyman, Avi Gören-Bar Jungian Coaching School (ICF) (ACSTH) dan koçluk sertifikasını aldı. Tüm bu çalışmalar ve eğitimlerle kendi uyanış deneyimini birleştiren Esra Uyman, farklı başlıklar altında bireylere ve kurumlara yönelik, birbirinden güçlü çalışmalar tasarlayıp sunuyor. Kişilerin iç dünyalarına yönelik farkındalıklarını artıran, çarpıcı bir vizyon ve perspektif değişimi sunan, yaşamda üstlendikleri sorumluluklarda anlam bulmalarını sağlayan, merak, heyecan ve umut duygularını yükselten, tüm insanlık deneyiminin derinliğini kavramaya yardım eden ve çarpıcı yüzleşmeleri şefkatle yaşamalarını sağlayan eğitimler gerçekleştiriyor. Yaşamın Sorumluluğunu Almak, Kendimiz Olmak, Bizi Engelleyen İnançlar, Metafizik ile Özgürleşme Yolculuğu, Seçimlerimiz ve Biz, Gözlemci Bilinci, Nefes ve Meditasyon Teknikleri başlıkları altında kurumlara webinar ve uygulamalı eğitimler veriyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale