X

Karnınız mı aç, duygularınız mı: Duygusal yeme nedir?

Duygusal yeme, olumsuz duygulara verilen bir yanıt olarak aşırı yeme eğilimi göstermek olarak tanımlansa da yakın zamanda yapılan araştırmalara göre hem olumlu hem olumsuz ruh haline bir yanıt olabileceği belirtilmektedir. Stres, kaygı, mutsuzluk gibi durumlarda daha çok ortaya çıktığı düşünülse de heyecan, mutluluk gibi duygularda da yeme davranışında fiziksel bir açlık olmaksızın aşırı yeme davranışı gösterebiliriz. Hatta hayatımızda olumlu olarak görülen şeylerin (terfi, yeni bir iş, evlilik vs) yemekte kutlanması da bu duruma bir örnek olabilir. Yani aslında duygusal yeme davranışını duygu durumumuzun yeme davranışımız üzerinde yarattığı değişimler olarak özetleyebiliriz.

Yapılan araştırmalarda duygusal yeme alışkanlığının yeme bozuklukları, yalnızlık, depresyon, anksiyete gibi psikolojik problemlerin yanı sıra aşırı kısıtlayıcı diyetler, vücut ağırlığında dalgalanmalar, kilo verme motivasyonunun azalması ve obezite ile de yüksek oranda ilişkili olduğu ifade edilmektedir. Özellikle obezite bağlamında duygusal olmayan yeme davranışı sergileyenlerin duygusal yeme davranışı sergileyenlere göre kilo verme olasılığının iki kat daha fazla olduğu belirtilmektedir. 

Duygusal yeme probleminin olası nedenleri arasında ise yüksek diyet kısıtlaması, zayıf bedensel farkındalığı, duyguları düzenleyememe, aleksitimi (duygu körlüğü), hormonal salgılar (hipotalamus-hipofiz bezi adrenalin salgısındaki stres ekseninde terslik ) gibi sebepler olduğu belirtilmektedir. Peki bu mekanizma nasıl işliyor?

Duygusal yemenin mekanizması

Stres, olumsuz duygular ile birlikte özellikle diyet yapanların gıda alımının kısıtlaması konusunda kişisel kontrolü zayıflayabiliyor. Yetersiz yeme durumunda ise vücudumuz gıda kısıtlaması yapar ve bu kısıtlamayı gerçek bir kıtlıktan ayırt edemediği gibi açlık modunda davrandığı için metabolizma hızının yavaşlaması, açlık ve iştahın artması gibi bir durum yaratır.

Özellikle de diyet yapan kişilerin stresli dönemlerinde yoğun yoksunluk duyguları gelişiyor ve bu da onları diyetlerine devam etmeyle ilgili savunmasız hale getiriyor. Yani hem stresli bir dönemde hem de diyet uyguluyorsanız yeme davranışınız daha fazla artabiliyor.

Özellikle kronik stres ile yapılan bir araştırmada; kronik stres yaşayan kadınların bu tür kronik stresi olmayan kadınlara kıyasla duygusal yeme ölçeğinde daha yüksek puanlara sahip olduklarını belirtilmiştir (Tomiyama ve ark. 2011). Stres ve yetersiz gıda kısıtlamasının dışında duygusal yemenin pek çok sebebi olabilir:

  • Çocukken psikolojik ve duygusal gelişimimizi zayıflatan ebeveyn davranışları… Örneğin: Çocuk açlık hissetmeden yemek yedirmek, çocuğun yemeği kendi yemesine, sebze ve meyvelere dokunmasına izin vermemek gibi aşırı kontrolcü ebeveyn tutumları)
  • Travmatik deneyimler (Travma yaşayan yetişkinlerde ve çocukluğunda duygusal istismara uğramış kişilerde duygusal yeme davranışının arttığı belirtilmektedir.)
  • Düşük duygu durum farkındalığı
  • Zayıf içsel farkındalık
  • Yüksek derecede aleksitimi (duygu tanımlama ve açıklama zorluğu)
  • Uyumsuz başa çıkma stratejileri (duygulardan kaçınma, bastırma, yön değiştirme vs)
  • Fizyolojik nedenler (kortizol ve bazı diğer hormon seviyelerindeki değişiklikler)

Duygusal yeme davranışı kontrol edilebilir mi?

Duygusal yeme davranışı hem kendi hayatımızda hem de çevremizde karşılaştığımız yaygın bir durum olmakla birlikte kontrol edilebilmesi de mümkün bir durum.

  • Öncelikli olarak duygusal yeme davranışınızı fark etmek, ne zaman arttığı ne zaman azaldığına bakmak bu yoldaki ilk adımlar olabilir. Açlık ve tokluk hissinizi kontrol etmek; gerçekten açlık hissettiğinizde mi yemek yiyorsunuz yoksa açlık hissini hiç duyumsamadan otomatik yemeğe mi yöneliyorsunuz? Doyduğunuzu nasıl anlıyorsunuz? Bunlar gibi bir kaç soruyla fiziksel tokluk hissinize odaklanmak  diğer bir kaç adım olabilir. 
  • Farkında yemeği öğrenmek, içsel farkındalığınızı geliştirmek, olumsuz duygu durum ve strese yönelik baş etme mekanizmalarımızı güçlendirmek dikkat etmemiz gereken diğer adımlar olacaktır.
  • Söylenildiği üzere duygusal yemenin pek çok sebebi olabildiğinden kontrol etmek ya da fark etmek bazen çok zor olabilir. Bu nedenle bu tarz bir ihtiyaç duyulması dahilinde baş edemediğinizi düşündüğünüz zamanlarda, farkındalığınızı geliştirmek ve baş etme mekanizmalarınızı güçlendirmek için profesyonel destek almak gerekebilir.

İçsel hava durumunuzu fark etmeniz dileğiyle…

Kaynak: Tomiyama AJ, Dallman MF, Epel ES. Comfort food is comforting to those most stressed: evidence of the chronic stress response network in high stress women. Psychoneuroendocrinology. 2011;36: 1513–9.

İlginizi çekebilir: ‘Popüler kültür’: Yaptığımız her şeyden zevk almak zorunda mıyız?

Merve İnaç: Merhaba ben Merve İnaç. Klinik psikolog ve psikoterapistim. 2012 yılında Atılım Üniversitesi Psikoloji Bölümünden mezun oldum. Hemen sonrasında Hasan Kalyoncu Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programı’nı tamamlayarak uzmanlığımı aldım. Kariyerimin uzun dönemini Unhcr ve Unicef’in farklı projelerinde sığınmacı ve göçmenlerle çalışarak geçirdim. Bu süreç içerisinde Bilişsel Davranışçı Terapi ve Transaksiyonel Analiz Terapi eğitim ve süpervizyonlarımı tamamladım. Son yıllarda Mindfullness, Aile Dizimi ve Sanat Terapi ve varoluşçu yaklaşımlar üzerine eğitimlerimi tamamlamaktayım. Psikolojinin farklı bakış açılarından aldığım bu eğitimleri benimsediğim bütüncül bakış açısıyla birleştirerek danışanlarımın ihtiyaçlarına göre eklektik çalışmayı tercih ediyorum. Bana merveinac@hotmail.com e-posta adresimden ulaşabilirsiniz.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale