X

Japonların kadim bilgeliği ikigai: Başarılı olmaktan çok daha ötesi

Pek çok insan, yaşamı boyunca belli amaçlar peşinde koşar: Okulu bitirmek, iyi bir işe girmek, kariyer basamaklarını tırmanmak, başarılı biri olmak… Ancak bunların, bireylerin gerçekten kendi yaşam amaçlarının olup olmadığı çoğu zaman muğlaktır. Kişinin hayata dair beklentisi gerçekten iyi bir kariyer inşa etmek olabilir. Bunda, elbette hiçbir sorun olmamakla birlikte, genel anlamda herkesin hayattan beklentisinin bu yönde olduğuna dair yaygın kanı, bireylerin hayatları boyunca aslında kendilerine hiç uygun olmayan veya içten istemedikleri emellerin peşinde koşmalarına da neden olabilir.

Yaşam amacının sorgulanmadığı bir hayat geçirmek, günün sonunda hayal kırıklığıyla sonuçlanabilir. İşte bu noktada Japonların kadim bilgeliğinden doğan “ikigai” kavramına değinmek yararlı olacaktır. Kısaca “sabahları yataktan kalkma nedeni” olarak açıklayabileceğimiz ikigai, bireyin yaşam boyu izleyeceği amacı anlatır.

İlginizi çekebilir: Kendi ‘ikigai’ni bul, yaşam alanını keşfetKendi ‘

Günümüz başarı kıstasları ve ikigai

Güzel bir eviniz, iyi bir işiniz olabilir. İnsanlar size bakıp ‘başardığınızı’ düşünebilir. Ancak ne kadar eğitimli, başarılı ve sofistike olursa olsun, bireyin hayattan istediği şey, sabahları umutla uyanmaktır. Sabahları isteksiz bir şekilde uyanmak ya da yarının bugünün bir kopyası olacağını düşünmek, umutsuzluk denen hastalığın belirtileridir. Ve umutsuzluk, ruhsal bir hastalıktır.

Pek çoğumuz, başarılı olmak üzerine eğitim aldık. Bize öğretilenler; aynı anda birden fazla işi başarmak ve çalışmak, kısaca merdivenin basamaklarını çıkmaktı. Ancak bize öğretilmeyen önemli bir şey var: Çıktığımız merdivenin doğru binaya dayalı olup olmadığını sormak.

Oysaki başarı ve sabahları “ne yapacağım” umuduyla uyanmak birbirinden farklı şeylerdir. Başarı, hayattan daha fazla ne alabileceğimizi sorgularken, ikigai hayattan beklentimizi sorar.

İlginizi çekebilir: Daima genç kalmanın formülü: akışta kalmak, akış olmak, akışta var olmak

İkigai ile korkuyu yenmek

Japon öğretilerine göre kendi yaşam amacınızı bulmak hayati öneme sahiptir. Çünkü bu öğretiye göre, sabahları sizi yataktan kaldıracak bir şey yoksa, artık yaşamıyorsunuz demektir.

Yaşam amacınızı bulduğunuzda ise çoğu zaman korku engeliyle karşılaşmanız olasıdır. Yapmak istediğiniz şey için yeterince zeki veya becerikli olmadığınızı, bunun için doğru eğitimi almadığınızı düşünebilirsiniz. Ancak kim olmadığınızın hiçbir ilginç tarafının bulunmadığını bilmelisiniz. Yapmadığınız şeylerin, gitmediğiniz yerlerin, tanımadığınız insanların ve sahip olmadığınız paranın uzun listesi önemli değil. Aksine tüm bunlar oldukça sıkıcı şeyler. Asıl ilginç olan sizin kim olduğunuzdur.

Kendi yolunuzu bulduğunuzda, korkunun sesini içinizde duyduğunuzu hissedebilirsiniz. Yapmak istediğiniz şeyin yanlış gidebileceği tüm yolları sizin için listelemekte bir ustadır korku. Bu noktada korkunun içinizde duyduğunuz sesiyle konuşmak, yapabileceğiniz en iyi şeydir. Çünkü yazar Rob Bell’e göre, korku kendisinin zeki olduğunu düşünür ve bu doğrultuda sizi olabilecekler hakkında uyarır. Korkunuzla konuşup tüm bunların farkında olduğunuzu söylemeniz sizi bir sonraki adıma taşıyacak şeydir. Korkunuz size “Sen kimsin ki, böyle bir şeyi başarabileceksin?” diye sorduğunda, “Ben kimim ki, böyle bir şeyi başaramayacağım?” diye yanıtlamak, yapılacak en iyi şeydir.

Buna karşılık, içinizdeki korku size bu işte başkalarının daha iyi olabileceğini fısıldayabilir. Fakat unutmayın; yapmak istediğiniz şey her neyse, elbette bu konuda sizden daha iyileri her zaman olacak, ancak bu sizin o şeyi yapmanıza asla bir engel değil. Çünkü ilginç olan sizsiniz, sahip olmadıklarınız değil.

Rob Bell’den ikigai felsefesi ile ilgili daha fazlasını öğrenmek için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:  

Kaynak
bigthink

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale