X

İş yaşamında anda olabilmeniz için 5 öneri

“Yaşamdaki tek misyonum hayatta kalmak değil, aynı zamanda gelişmek ve bunu biraz tutkuyla, biraz sevecenlikle, biraz mizahla, biraz da tarzla yapmak”
Maya Angelou 

Sabah alarm ile uyandınız ve yataktan fırladınız. Dişinizi fırçalarken bir yandan ne giyeceğinizi düşündünüz. Kahvaltı ederken sosyal medyada dolanmaya başladınız. Ya haber okuyarak ya da müzik dinleyerek işe gittiniz. Toplantılar, telefonlar, mailler, acil yetişmesi gereken işler… Yemek molasından sonra kaldığınız yerden devam ettiniz. Arada bunaldığınızda sosyal medyada ya da gazetede dolandınız, koridorda birileriyle lafladınız ve nihayet mesai bitti. Yorgun bir beden ve zihin ile yine müzik eşliğinde dönüş yoluna geçtiniz. Günün izleriyle eve geldiniz. Ailecek akşam yemeğinin ardından biraz sohbet ettiniz, biraz televizyon izlediniz ve uyudunuz. 
 
Kendimizle iletişim kurmadığımız takdirde dış dünyayla ilişkimiz de her zaman biraz kopuk olacaktır. Böyle bir günün içinde “kendimiz” hariç ne kadar çok kişi ile iletişime geçtiğimizin farkında mısınız? Uyandığımız andan itibaren bedenimiz, zihnimiz ve duygularımızdan kopuk bir halde, otomatik pilotta günü tamamlıyoruz. Oysa ki çevremizdeki (özel hayat ve iş yaşamındaki) insanlarla kuracağımız iletişim, ancak kendimizle kuracağımız iletişim kadar güçlüdür. Hem kendimizle, hem de başkalarıyla kuracağımız her etkileşim mevcut anda kalarak, bilinçli bir dikkati hak eder.
 

 
Kendimizle bağlantımızın güçlü olmasının bir diğer avantajı ise gün içinde etrafımızdaki insanlardan yansıyan duyguları sünger gibi çekmemizi engellemesidir. Unutmamalıyız ki bizler iletişime geçtiğimiz insanlardan olumlu ya da olumsuz besleniriz. İş arkadaşımızın, trafikte karşımıza çıkan sürücünün ya da komşumuzun bize yansıttığı öfke, panik gibi olumsuz duygulara kapılmak yerine, onların üzerimizdeki etkisini kontrol etmek bizi güçlendirir, o duygulara kapılıp gitmemizi engeller.

İlginizi çekebilir: Mindfulness’ın gücü: Otomatik pilottan çıkıp her defasında yenilenmek

Alışkanlıklarınızın sizin yerinize tercih yapmasına izin vermeyin 

Burada önemli olan bir başka konu ise, neredeyse kurduğumuz tüm iletişimlerde kendimizi nadiren bir şeylere adıyor oluşumuz. Bu süreçlerde ya biz kendimizi engelliyoruz ya da veri akışı bizi engelliyor. Böylece iç dünya ve dış dünyada ne olup bittiğini fark etmeden yaşıyoruz.

Bir önceki telefon konuşmasının gölgesinde bir diğerini yapıyor, bir önceki toplantının gerginliği ile bir sonrakine katılıyoruz. Dikkatimizi bilinçli bir şekilde mevcut ana getiremediğimiz tüm durumlarda duygularımız ve davranışlarımız ezberlenmiş alışkanlıklarla ortaya çıkıyor. Ezberlenmiş alışkanlıklar olaylara karşı tutumumuzu bizim yerimize en kestirme yoldan seçip, bizi kendimize has tercihlerden ve tutumlardan uzaklaştırıyor.  

Otomatik pilottan çıkmak için öneriler

  1.  Uyandığınız anda yataktan hızla çıkmak yerine, bir ya da iki dakikanızı ayırarak bedeninizle iletişime geçin. Ayak ucundan başınıza yapacağınız kısa bir beden taraması bedeninizle ilk kontağınız olacaktır.
  2.  Güne başlamadan önce birkaç dakikalık nefes meditasyonu ile sadece nefesinize odaklanın. Doğal ritmi ile nefes alıp verin, her aldığınız nefes sonrası sayarak 10 defa bu pratiği yapın.
  3.  Mola vermek istediğiniz anda sosyal medya ya da gazeteye bakmak yerine, imkanınız varsa kısa bir yürüyüşe çıkın, belki koridorda kısa bir tur atabilirsiniz. Veya masanızı toplayıp, tekrar organize edin.
  4.  Bedeninizi fark etmek için bir yerinizin ağrımasını beklemeyin. Bedeninizle ara ara iletişime geçin; bilgisayar başında omuzlarınızı kasıyorsanız, telefonla konuşurken ayağınız titriyorsa veya toplantıda yüz kaslarınızı istemsizce kasıyorsanız bunu fark edin.
  5.  Bitiş ve başlangıçları bilinçle yaşayın; yeni bir toplantı, ofisten dışarı adım attığınız an, eve gelmeniz gibi tüm başlangıçları bir önceki bitişten bağımsız, yeni bir deneyim olarak karşılayın. Bir önceki deneyimin gölgesinden kurtulun. 
Gamze Nokay: 2009 yılında işletme bölümünü bitirdikten sonra farklı kültürlerden beslenmek için 2 yıllığına Londra’ya gitti. Londra’da Kurumsal İletişim eğitimini tamamlandıktan sonra Türkiye’ye dönerek profesyonel iş hayatına kurumsal bir şirkette başladı. Çalışma hayatı ve gündelik yaşamın da etkileri ile hepimiz gibi; esneklik, öz şefkat, farkındalık gibi alanlarda gelişime ihtiyaç duydu (ya da ihtiyaç duyduğunu fark etti). Bu doğrultuda yoga, meditasyon, midnfulness gibi araçlardan beslenmenin yanı sıra MBSR ve Self-Compassion gibi eğitimler ile bu konularda derinleşmeye başladı. LÖSEV ve TEGV’de gönüllü olarak başlattığı STK çalışmalarına; Good4Trust.Org’da 2019 yılından itibaren gönüllü iletişim koordinatörü olarak devam ediyor. Kurumsal hayattaki yolculuğunun yanı sıra; farkındalık ve gönüllülük çalışmaları ile ruhunu beslemeye devam ediyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale