X

İlk günkü motivasyonu koruyabilmenin sırrı: Kendini doğrulayan kehanetlere dikkat

Çelişkili duygularla aynada sana bakan bir çift göz. Aaa o da nesi? Bir yerlerden tanıyorsun o göz bebeklerini. Sana aitler anne rahmine düştüğünden beri. İkilem dolu duygular yansıyor aynadan. Oysaki bir hafta önce ne kadar da kor alevler yanıyordu içinde. Bir tırtılın kelebeğe dönüşümü gibi hissediyordun. Sağlıklı bir şekilde kilo vermeye karar vermiştin. Sana özel programına başlamıştın. Düzenli egzersizini de yapıyor, suyunu da tüketiyordun. Uykun da düzenliydi. Sonra bir şey oldu…

  • Yolda bir arkadaşınla karşılaştın ve sana zayıfladığı söyledi.
  • Bir arkadaşına davetliydin, bol bol hamur işi, işlenmiş ve kızartılmış besin tükettin.
  • Ortada bir sebep yokken, birden aklına daha çok yolun olduğu geldi.
  • Fazla kafein aldın, gece geç saatte yattın ve ertesi gün ve bir sonraki gün de aynı şey oldu.
  • Moralin bozuldu, stres seviyen yükseldi, abur cubur yedin ve devamı geldi.
  • Sıkıldın.

Evet o gözler sana çelişkili duygularla bakıyor. Tamam mı? Devam mı?

İlk hatırlamam gereken bunun senin hayatın olduğu ve değişimin içeriden geldiği. Kimse seni zorla değiştiremez. Dışarıdan gelen cızırtılı sesleri susturmayı veya duymamayı öğrenmelisin. Zihinsel ve duygusal enerjini kendi dışındaki, kontrol edemeyeceğin faktörler yerine kendi içindeki, kontrol edebileceğin faktörlere yöneltmelisin.

“Başkalarının senin hakkında düşündüğünü dert ettiğin sürece onlar senin sahibin olur.Ancak kendin dışında bir başkasından onay alman gerekmediği zaman kendine sahip olabilirsin.”
Neale Donald Walsh

Yeni bir düzen kurmak için eski sistemi yıkman gerekir. Sağlıklı beslenerek kilo verirken, eski yaşam tarzından farklı, yeni yaşam tarzına geçiş yapıyorsun. İlk haftadan sonra vücudun da, hayatın da defans göstermeye başlayacaktır. Su içmek istemeyeceksin, egzersiz yapmak istemeyeceksin, hayat karşına birçok engel çıkartacak, programını yapmak istemeyeceksin. İşte burada azimle mücadele etmen gereken dönem başlıyor. Bu durum vazgeçme ya da pes etme sebebi değildir. Değişim cesaret gerektirir. Cesaret de sorumluluk ister. Kendini gerçekleştirmenin sorumluluğunu alıp yoluna devam etmelisin.

Alışkanlıkların Gücü kitabının yazarı Charles Duhigg, kitabında yapması zor ama oldukça basit bir uygulamadan bahseder. Bir alışkanlığı değiştirmek istiyorsanız; eski alışkanlığı tutmalı, eski ödülü vermeli; ama rutini değiştirmelisiniz. Basit bir örnekle anlatmaya çalıştım. Rutin yerine bambaşka eylemler koyabilirsiniz.

Örneğin; su içmek, egzersiz yapmak, nefes egzersizi yapmak, kitap okumak… Ritus Latince “doğru eylem” demektir. İnanç sisteminin uzantısı olan ve düşünmeden yapılan bu eylemler sürekli başarının anahtarıdır. Hayatınızda düzenli olarak yüksek performans gösterdiğiniz ve verimli olduğunuz bir alana bakarsanız, belirli alışkanlıklarınızın bunun gerçekleşmesini sağladığını göreceksiniz.

Harvard Üniversitesi profesörlerinden Robert Rosenthal 1969 yılında bir ilkokulda araştırma yapmayı planladığı zaman, psikoloji tarihinde dönüm noktası olacak bir bulguyla karşılaşacağını bilmiyordu. Ders yılı başında uyguladığı zeka testinden sonra, öğretmenlere her sınıfta belirli çocukların üstün zekalı olduğunu söyledi. Öğretmenlere bu bilgiyi öğrenciler ve onların aileleriyle paylaşmamaları tembih edildi. Çocuklar gerçekte normal zeka düzeyinde çocuklar olup, araştırma gereği rastgele seçilmişlerdi.

Ders yılının sonunda hayret edilecek iki bulgu ortaya çıktı. Birincisi çocukların başarısı önceki yıllara göre yükselmişti. İkincisi ise, çocuklar ders yılı sonunda uygulanan zeka testinde, öncekine kıyasla daha yüksek puan almışlardı. Bu araştırmadan sonraki ilk on yılda bu konuda 345, yirmi yıl içerisinde de 464 araştırma daha yapıldı ve hepsi benzer sonuçlar gösterdi.

Bu araştırma sonuçlarına göre öğretmenin öğrenci ile beklentisi ne yönde ise, öğrenci o beklentiyi doğru çıkartıyor. Öğrencilerinin üstün zekalı olduğuna inanan öğretmenler de, öğrencilerinin sıradan veya sıra dışı olduğuna inanan öğretmenler de haklı çıkıyor. Bu etkiye araştırmayı yapan araştırmacıdan esinlenerek “Rosenthal Etkisi” veya “Kendini Doğrulayan Kehanet” dendi. Daha sonra farklı alanlarda yapılan benzer araştırmalarda da benzer sonuçlar alındı (Acar Baltaş).

Sürekli aynı düşünce kalıplarına takılıp kalırsanız, aynı sonuçları yaşarsınız. Kendini içinizde bazı cümleleri tekrarlamaktan vazgeçmelisiniz. 

  • Ben yapamıyorum.
  • Zaten hep böyleyim.
  • Ben güçsüzüm. Yine aynı şey oldu.
  • Herkes zaten benim başaramayacağımı söylüyor.

Bunların yerine kendi tutkunuzu artıracak cümleler üretmelisiniz. Zihin boşluğu kabul etmez.

İlginizi çekebilir: Doğayı hisset, yaşa ve yenilen!

Selin Şahin: Araştırmayı, içimdeki öğrenme ateşini hep canlı tutmayı, okumayı, kalemimi kağıtla buluşturmayı ve yeni şeyler öğrenmeyi kendine görev edinmiş bir diyetisyenim. Psikoloji, felsefe, moda, spor, farklı tatlar, doğa ve hayvanlar ise ilgi alanlarım arasında. Üretmeyi ve üretim deviniminin içinde yer almayı seviyorum. Üniversite eğitimimden sonra sektörün önde gelen sağlık gruplarından birinde stajımı tamamladım. "Leptin Direnci ve İnsülin" alanında yazdığım tezimle mezun oldum. Şu anda ofisimde sağlıklı beslenme ve diyet danışmanlığı yapıyorum.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale