X

İdeal bir hayat tarzına kavuşmanıza yardımcı olabilecek 10 öneri

İdeal Bir Hayat Yaşamak İçin Öneriler

İdeal bir hayat tarzına kavuşmak ve hayatınızı daha verimli yaşamak, aslında düşündüğünüz kadar büyük adımlar atmanızı gerektirmiyor. Küçük fakat etkili adımlarla, hem kendi gününüzü güzelleştirmeniz, hem de çevrenize mutluluk saçmanız mümkün.

Uplifers olarak, bugünden itibaren uygulayabileceğiniz, hem kendi hayatınızı hem de çevrenizdeki insanların hayatını daha mutlu ve etkili kılabilmenize yardımcı olacak önerileri bir araya getirdik.

1. Zaman yönetimi konusunda kendinizi geliştirin

İdeal Bir Hayat Yaşamak İçin Öneriler

Zaman yönetimi ve planlama, ideal bir yaşam tarzına ulaşmak isteyenlerin yapması gereken en önemli şeylerdendir. Günlük rutininizde yapacağınız küçük değişikliklerle daha düzenli bir hayata kavuşabilmeniz mümkün.

Örneğin; işten çıkış saatinizi sabitleyebilir ve o saatte mutlaka çıkmayı kendinize hedef olarak belirleyebilirsiniz. Böylece elinizin altındaki işleri bir an önce bitirmek için işinize daha kolay odaklanabilirsiniz. İşe erken gelmek, öğle saatlerinde çalışmak gibi; etrafınızda dikkatinizi dağıtabilecek birilerinin olmadığı zamanlarda çalışmak işinizi kolaylaştıracaktır.

2. Günlük rutininizi başlatacak bir alışkanlık geliştirin. 

İdeal Bir Hayat Yaşamak İçin Öneriler

Kimilerinin sabah rutini büyük bir bardak soğuk su içerek başlar. Bazı insanlar gününü 10 dakikalık bir meditasyonla başlatabilir. Benzer şekilde sizin de gününüzü başlatacak bir dizi ritüelleriniz olsun.

Bu küçük ritüeller iyidir; çünkü beyninize artık işe koyulmanın, spor yapmanın -ya da artık o an ne yapmanız gerekiyorsa onun yapılmasının- gerektiği sinyallerini gönderir. Bu küçük rutinler motivasyon eksikliğinin üzerinden gelmenize yardımcı olur. Zihninizi şartlandırdığınız için o an canınız istemiyor olsa bile o işe daha kolay başladığınızı göreceksiniz.

3. Tempolu yürüyüşler yapın

Tempolu yürüyüşler, kaslarınızı ve tendonlarınızı güçlendirerek, vücudu koşmaya hazırlar. Koşu öncesinde yapacağınız tempolu bir yürüyüş ısınmanıza yardımcı olarak koşudan kaynaklanan kas ağrılarını ve kasılmaları azaltacaktır. Tempo tutturmakta zorlanıyor ya da uzun süreli yürüyüşlerde temponuzu ayarlamakta zorluk çekiyorsanız, müzik dinleyerek dinlediğiniz şarkının temposuna ayak uydurmaya çalışabilirsiniz.

Yoğun bir iş gününden sonra yürüyüş için sahil kenarları iyi bir alternatif olabilir. Bugün Bebek’te yaptığınız 45-50 dakikalık bir koşudan sonra, Bebek Caffè Nero’da, boğaza karşı kahvenizi yudumlayarak yorgunluk atmaya ne dersiniz?

4. Mükemmeliyetçi olmayın.

Hedefleriniz yolunda her şeyi en doğru şekilde yapmak istiyor olabilirsiniz. Ancak, mükemmellik arayışınız adım atmanıza engel oluyorsa, zaman kaybetmemek için bu isteğinizden vazgeçmeniz yerinde olacaktır.

Başlangıç için, yapmanız gerekenleri küçük parçalara bölmeyi deneyebilirsiniz. Böylece daha küçük çaplı ve ulaşılması daha kolay hedefleriniz olacaktır.

Diğer yandan, taslak hazırlamak bu noktada işinizi kolaylaştıracaktır. Hazırladığınız taslakları adım adım geliştirmek, istediğiniz mükemmellikte bir sonuca ulaşmanıza da yardımcı olacaktır.

5. Esneyin

 

Düzenli olarak spor yapabilmek için vücut sağlığınıza dikkat etmeniz çok önemlidir. Kısa süreli ya da uzun süreli antrenmanlarınızdan önce ısınma yapmak, sonrasında ise esneme yapmak sporun olmazsa olmaz iki aşamasıdır.

Hangi sporla ne kadar süre uğraşıyor olursanız olun, spor sonrası esnemelerinizi asla ihmal etmeyin. Esnemek vücudunuzdaki tutuklukları azaltarak, kan akışınızı artırır, duruşunuzu düzeltir ve sizi sakatlıklardan korur. Yoga ve pilates gibi size esneklik kazandıracak sporları deneyin ve farkı hissedin.

6. Egzersiz sonrasında yediklerinize dikkat edin

Spor yaparken bedeninizi rahat hissetmeniz ve yalnızca yaptığınız spora odaklanmanız büyük önem taşır. Giydiğiniz kıyafetten spor yapacağınız yerin atmosferine kadar her şey, yaptığınız sporun kalitesini ve sizin spor ile ilgili olan tutumunuzu etkiler. Spor yaparken yaşanılan en büyük rahatsızlık sebeplerinden biri ise spor öncesindeki ve sonrasındaki beslenme hatalarıdır. Eğer egzersiz öncesi 60 dakika ya da biraz daha az bir zamanınız varsa, az protein miktarına sahip, düşük kalorili atıştırmalıklar tüketmelisiniz.

Caffè Nero’da özel hazırlanmış sandviçler, paniniler, geleneksel çorbalar ya da salatalar; spor öncesi tüketilmesi gereken düşük kalorili ve küçük öğünlü besinler için iyi bir alternatif olabilir. Sağlıklı seçenekler sunmak ve farklı beslenme ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlanmış yiyeceklerde genetiği değiştirilmiş ürünler, hidrojene yağlar, yapay renklendiriciler, aromalar ve tatlandırıcılar kullanılmıyor.

7.  Etrafınızda pozitif insanlar bulundurun

İnsan olarak, içinde bulunduğumuz sosyal çevrenin davranışlarını yansıtmaya meyilliyiz. Bir düşünün, etrafınızda sürekli olumsuz düşünen ve enerjinizi düşüren birileri olmasını mı tercih edersiniz, yoksa heyecanlı ve motive birileri mi? Hayatınızı değiştirmek istiyorsanız, bugünden itibaren pozitif insanlarla vakit geçirmeye başlayın.

8. Personal trainerla çalışmayı deneyin

 

Spor yapan insanların yaptıkları en büyük hata bilinçsiz ve programsız çalışmaktır. Spora yeni başlıyorsanız mutlaka bir profesyonelden yardım alın. Her bedenin farklı ihtiyaçları ve gereksinimleri vardır.

Sizin için uygun olan sporu ya da fitness programını bulmanız, spora daha istekli ve motive bir şekilde gitmenize yardımcı olur. Bir programa bağlı kalarak çalışmak, kendinize hedefler belirlemek ve hedeflerinize ulaştığınızdaki tatmini yaşamak, sporu hayat tarzı haline getirmenizi sağlayacaktır.

9. Şikayet etmeyi bırakın

Şikayet etmiyor oluşunuz, her şeyin yolunda olduğu anlamına gelmiyor; sadece sıkıntılarınızı dile getiremiyor olduğunuz anlamına geliyor. Mutlu olabilmek için, pozitif düşünmeniz ve pozitif insanlarla çevrili olmanız gerekir. Siz sürekli dertlerinizden yakındıkça, bu insanların etrafınızdaki varlığı da azalacaktır.

10. Geçmişe takılmayın

Hayatta herkes hata yapabilir. Ancak bazı kişileri yaptıkları hatalardan bile zaferle çıkaran, hatalara karşı yaklaşımlarıdır.

Geçmişinize ya da yaptığınız hatalara takılı kalmak yerine, içinde bulunduğunuz ana odaklanın. Almanız gereken dersi aldığınıza emin olun, negatif düşüncelerinizden kurtulun ve yolunuza bakın.

 

“Caffè Nero ile keyifli yaşam önerileri” yazı dizisinin tamamı için tıklayın.

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale